HER YERE BUNU YAZACAGİM CUNKU 12 SUBATTA DOGMUSUM NAPİM YANİ🥺 AKTİF EXOLU BİR YİL GECİREYİM İYİ Kİ DOGMUSUM YOKSA EXOYU NASİ TANİCAKTİM🧐
Neyse daha fazla bos yapmadan iyi okumalar dilerimmmm❤️❤️❤️
"Baekhyun, uzun zaman oldu!" Jongdae'nin söylediği şeye gülerken duyduğum ses ile ortamdaki herkesle beraber sesin geldiği yöne doğru dönmüş, sarılmak için kollarını iki yana doğru kocaman açan o çocuğa odaklanmıştım. Buraya doğru hızlı adımlarla yaklaşsa dahi kim olduğunu çıkaramıyordum bir türlü.
"Gerçekten," dedi, beni oturduğum yerden hızla kaldırıp kollarını belime sardı. "Çok özlemişim seni." Ses tonunun tanıdık gelmeyişi, özellikle hiçbir şekilde izin almadan bana dokunması sinirimi zıplatırken göğsünden tutup hızla çektim onu üzerimden. Kimdi ki benim iznim olmadan bana dokunabiliyordu? "Ben Seungmin, hatırlamadın mı yoksa beni?"
"Bir daha sakın," dedim, işaret parmağımı tehdit edercesine ona kaldırdığımda beni gördüğü andan beri yüzünde olan o sırıtışı anında silinmişti. İstediğim de buydu zaten, bir daha o aptal gülümsemeyi görmek istemiyordum. "Sakın benden izinsiz bana dokunayım deme."
Tıslar gibi söyledim şey yutkunmasına neden olurken sinirden büyümüş gözlerimi onun gözlerinden bir saniye dahi çekmedim. Ha, doğru ya, şimdi hatırlamıştım kim olduğunu. O midemi bulandıran masum bakışları şimdi daha da tanıdık gelmişti. Sanki gerçekten de masummuş gibi bakıyorlardı bir de, yüzüne doğru kusacaktım.
Evet, biliyorum, sizinle tatsız bir şekilde tanışmış bulunduk fakat mazur görün lütfen. Ben buradan başlamasam da böyle değişik tiplerin sürekli bana seslendiğini, onları tanıyıp tanımadığımı söyleyeceğini duyacaktınız. Ben de öncelikle kendimi tanıtırım sanıyordum fakat ilgilenmem gereken bir konu var, onu halledip hemen sizin yanınıza döneceğim, bekleyin beni lütfen.
"Boş boş suratıma bakmayı kesecek misin artık?" Gitmesi için kafamla ileriyi gösterdiğimde masada bulunan herkesin susup bizi izlediğini o an fark etmiştim. Harika, şimdi de dedikodu malzemesi sanki ben değilmişim gibi yine ben olmuştum. İsmini biraz önce söylese de unuttuğum, daha doğrusu aklımda kalmasına gerek duymadığım, çocuk son kez beni sinirli olan gözleriyle süzdü, ben de hiç gocunmadan ellerim göğsümde bağlı çocuğun gitmesini bekledim.
Ağzının içinde bir şeyler geveledi. Büyük ihtimalle bana sövüyor, onu reddettiğim için suçu yine bende buluyordu. Son kez gözlerini bende ve nefesini tutarak bizi izlediklerine emin olduğum tayfamda gezdirip bir şey demeden söylene söylene ayrılmıştı yanımızdan. Eh, isabet olurdu.
"Bu Kang Seungmin değil miydi?" Jongdae koluma uzanıp beni sarstığında omuz silkmiş, soyadını hatırlamadığımı söyleyerek geri yerime oturmuştum. Gayet popüler birisi olduğunu biliyorum fakat gereksiz bir bilgiydi, bu bilgi kafamdan silinse iyi olacaktı. "Aranızdaki sorun neydi ki?" Ortamdan biri cesaretlenip soruyu sorduğunda herkes vereceğim cevabı hem merak hem de korkuyla bekliyordu. Normalde olsa tersledim fakat şu an hiç o havada değildim. Hem, bu bahaneyle siz de öğrenmiş olurdunuz gerçekleri.
"Bizden üç yaş büyük. Geçen sene birkaç gün takılmıştık." Önümdeki limonlu sodadan küçük bir yudum alarak devam ettim. "Meğersem üniversiteden sevgilisi varmış. Öğrendiğim an kızı aldattığı için gidip kıza bunu söyledim fakat o beni suçladı, hatta ismimi herkese çok farklı bir şekilde yaydı. Onu ben ayartmışım, ben zorlamışım falan fistan işte. Ben de uğraşamayacağım için aralarından çekildim fakat ikisi her ayrıldığında biraz önceki çocuk sanki hiçbir şey yaşanmamış gibi yanıma gelebiliyor."
Buna rağmen nasıl ismini hatırlamadın demeyin. Gerçekten istemediğim, gereksiz kişileri unutma gibi bir özelliğim var. Hatta bırakın özelliği, bu bildiğiniz özel güç, bayılıyorum bu huyuma. Ne olursa olsun o bilgiyi gereksiz bulduysam aklımdan saniyesinde çıkarabiliyorum. "Kötü olmuş senin için."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Call By All Love||Chanbaek
Fanfiction"Park Chanyeol," dedi, işaret parmağıyla ileride eskiden pamuk şekeri saçlarıyla tanıdığım, şimdi ise kan gibi kıpkırmızı saçı olan uzun boylu çocuğu gösterdi. "Sevgilisini ne kadar çok sevdiğini biliyordun, değil mi?" "Bunu bilmeyen yoktu bence." O...