Y-1

157 13 7
                                    

Medya:Hazal'ın önceki hali

"Anneeee!" Bu ne ya tamam kabullendim de bu kadar çabuk mu olmalı ya.. Daha arkadaşlarımla vedalaşamadım bile. "Annee çok erken, olmaz ya"
Annemin bakışları susmamı söylüyordu. Bakışlar işe yaramayınca "İtiraz hakkı verdigimi sanmıyorum. Haftaya başlıyorsun yeni okuluna. Hafta sonu alışveriş merkezine gideriz. Derslerini aksatmanı istemiyorum biliyorsun."

Eveett tahmin edildiği üzere annemin dediği gibi oldu. Hafta sonuna kadar toparlandım. Alışverişe çıktık. Annem benim seçtiğim kıyafetleri almıyor. Neymiş bir kız onları mı giyermiş. Sanki o giyecek onanee! diyemiyorum tabi ki elinin tersiyle bir çarpar feleğim şaşar. Bir anne kızına kısa mı alır. Tam tersi uzun alır. Ama benim annem de ters olduğu için alıyor valla.

O dükkandan öbür dükkana derken akşam olmaya başladı. Bu sefer de annem kolumdan tuttu kuaföre soktu beni. "Kuaföre niye geldik anne saçlarını mi boyatacaksın?" Diyince hiç mi hiç beklemedigim bir cevap verdi gülerek "Yeni bir başlangıç demek yeni bir Hazal demek." Ayy bu kadının beni cicili bicili kız yapma planları diye düşünürken kuaför koltuğuna oturttu bile beni...

Eve geldiğimizde aldıklarımıza baktım hiçbiri tarzım değil ama annem benim giymeyeceğimi bildiği için evdeki kıyafetlerimi kaldırmış mecbur aldıklarımıza kaldım... Saçımı kestirip boyatmam - tabi ki annemin talimatlarıyla - bile karşımda farklı biri varmış havası katıyordu. Yarın Mısra'yla buluşup olanları anlatacağım inşallah okulumu değiştireceğim için beni kesmez diye düşünürken yorgunluktan uyuya kalmışım.

Mısra'yla buluşacağımız kafe için hazırlanmaya başladım. Annemin aldıklarından altıma kot şort üstüme de salaş bir tisort giydim. Havanın serinliğine karşı üstüme de kot ceket aldım. Ve evden annemin telefonun açık olsun dikkatli ol konuşmasını dinleyip çıktım. Kafeye gelirken bir kaç kişinin bakışlarına maruz kaldığımda kendimi sakinleştirmeye çalışıp kafeye gittim.

Mısra beni görünce ufak çaplı krize girdi. "Hazaallll sana ne olmuş böyle kızım. Sanki kafana meteor düşmüş. Sende ne cevherler varmışta saklıyormuşsun ha" diyip göz kırptı. Benim anlatacaklarımı bilmediği için bu kadar mutluydu şu an. Garson geldiğinde Mısra iltifatlarını kesti ve kola sipariş verip garsonu yolladık ve bende olanları Mısra'ya anlattım. Tepkileri hep değişiyordu. Bazı yerlerde bağırdı hatta çevredekiler dik dik bakınca biraz sesini kısmak zorunda kaldı. Ona olanları anlatınca ne kadar gözleri dolsa da bana hak verdi. Yeniden başlamanın iyi olacağını söyledi. Ve sık sık görüşeceğimize söz verip uzun süre sarıldıktan sonra ayrıldık.

Eve gelince sanki gözyaşlarım buraya kadar zor dayanmıştı. Akmaya başladılar. O benim bu zamana kadar hep yanımda olan küçüklük arkadaşımdı. Yani ayrılmamız çok kolay değil... Zaten ben onsuz yapamam sık sık buluşuruz ama insan yine de bir duygusal oluyor.

Asıl yarın büyük gün bakalım neler olacak okulda.. Geçmişimi açıklamadan yaşamaya başlamam gerek. Kolay olmayacak ama zaten ben kolay şeyleri sevmem...

YenidenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin