Salaaam.
Ben geldim yine 2. Bölümümüzle.
İyi okumalarr.
~
Şuan ben de dahil herkes hocayı inceliyordu. Uzun boylu biriydi kaslı bi yapısı olduğu bakıldığında belli oluyordu. Kızların konuşma sebebi de şimdi anlaşılmıştı.
Hoca, "Evet arkadaşlar, konularda nerede kaldığınızı hocanızdan öğrendim. Defterlerinizi açabilirsiniz." dediğinde sınıftan kısık sesle homurdananlar olmuştu. Yan tarafımda oturanların "Lan şaka mı ilk dersten işleyecek miyiz cidden." diyerek yanındakini dürttüğünü görmüştüm.
Böyle hocaları sevmiyordum. İnsan ilk ders bi tanışma yapardı bir ders kaybetsek sanki bir şey oluyordu. Mecburen sıramın üstünde olan çantayı yan tarafımdaki boş yere indirerek defteri aldım ve sıraya koydum.
Geri kafamı kaldırdığımda hocanın benden tarafa baktığını görmemle daha ilk günden bana takmaz inşallah diye düşünecektim ki zaten bana değil sıranın üstündeki gitarıma baktığını fark ettim. Gitara bakmayı bırakıp gözlerini bana çevirdiğinde göz göze geldik ve tanıdık bir his içime doldu. Hoca yüzümü incelemeye devam ederken.
Emre'nin "Hocam acaba 1. Ders tanışma mı yapsak hem biz Arzu Hocayla ilerideydik zaten." diye itiraz etmesiyle hoca gözlerini üstümden çekmişti. Bende gözlerimi hocadan çekip Emre'ye dönmüştüm.
Hoca, "Adın neydi senin?" dedi Emre'ye. O sırada gözlerim Emre'de olduğu için aynı zamanda cevap vermesini de bekliyordum. Fakat önümde oturan Defne'nin arkasını döndüğünü hissedince ona dönmüştüm. "Hoca galiba sana soruyor." demesiyle ise ne alaka dercesine hocaya dönmüştüm ki, dönmemle hocayla göz göze gelmem bir olmuştu.
Hay sıçtım diye içimden söylenirken hocaya, "Benim mi hocam?" diye sordum.
Başını evet anlamında hareket ettirdiğinde ise Emre'yle konuşması gerekirken bana niye sorduğunu düşünerek "Alin, hocam." dedim.Hoca gözleriyle gitarı işaret etti ve, "Gitar mı çalıyorsun?" sorusunu bana yöneltti. Gözlerimi bende gitarıma çevirip geri hocaya çevirdiğimde, "Evet, çalıyorum." diye cevap verdim.
Yan taraftaki sıradan biri konuşunca o tarafa döndüm, "Hocam, kendisi aşırı iyi çalıyor. Mekanlara da çıkıyor hatta akşamları." dediğinde Egemen'in konuştuğunu görmüştüm. 7 senelik arkadaşım olduğu için ve mekanlara benim gittiğim zamanlar eğer boşsa peşime dolandığı için, gayet iyi biliyordu.
Hoca, "Öyle mi?" diyerek bana döndüğünde. "Evet, hocam akşamları bazı mekanlara çalmaya gidiyorum." diyerek cevapladım.
"Hocam ya, boşverin gitarları da akşamları mekanlara gitmesi tehlikeli değil mi sizce de? Yani ben öyle mekanların genelde içkili olduğunu biliyorum. Alin arkadaşımızı düşündüğümden söylüyorum hep, benim fikrimce tehlikeli ben cesaret edemezdim." Hocalara yaranmak için herşeyi yapan Buse yine olaya dahil olmuş ve 'kendi fikrini' belirtmişti. Asla önemsediğinden değildi maksat hocaya düşünceli, sınıf arkadaşına değer veren, masum bir kız olarak gözükmekti. Söyleyişi bile cinsti.
"Yok, canım ya ben kendimi koruyorum sağol, sen de kendini korumaya bak derim sırf seni düşündüğümden söylüyorum emin olabilirsin." Dedim sadece onun anlayacağını bildiğim için iğneli bir şekilde gülümseyerek. Geçen gecelerde mekanın birinde arka taraftaki masalarda adamın biriyle oturmasını biliyordu. Benim gördüğümü bilmediğini şuanki bozulan ve morarıp kızarmaya başlayan suratından anlayabiliyordum.
Orta sıranın arka taraflarında oturan Egemen'den bir kıkırdama gelmişti. Hoca ise Buse'ye benim cevabımdan sonra, "Arkadaşını düşünmen çok hoş fakat, öyle yerleri tanımasa gideceğini pek sanmıyorum." cevabını vermişti.
Bu konuşmadan sonra ise herkes kendini sırayla tanıtmıştı ve teneffüs zili çalmıştı.
Egemen yanıma gelerek, "Nasıl geçirdin ama yine Buse'ye" dediğinde hafif tebessüm eşliğinde göz devirmiştim. "Salak salak hocalara yaranmaya çalışıyor yine, gidip ne yapacaksa yapsın ama benim üstümden yapmasın." diyerek oturduğum için yukarı sıyrılan eşofmanımın paçalarını aşşağı indirdim.Egemen, "Yılan yılanlığını her türlü yapar maalesef." diyerek dudak büzdüğünde. Kıkırdayarak omzuna vurmuştum.
Kantine gitmek için sınıftan çıktığımızda, "Biliyor musun? Herkes yeni gelen hocayı konuşuyordu okula geldiğim zaman." dedim. "Sadece okula geldiğin zaman konuştuklarına emin misin?" diyerek gözleriyle bir yeri işaret ettiğinde üç kızın hararetli bir şekilde hocayı konuştuklarını gördüm.
Göz devirerek Egemen'e geri döndüğümde, "Amma abartıyorlar ha." diyerek homurdandım. Bir ayımız artık böyle geçerdi okulumuz abartmayı çok seviyordu.
Egemen, "Şimdi haklılar sanki biraz bebeğim, adamın vücudu görmedin mi? Ben spor yapıyorum diye bağırıyor ayrıca boyu da direk gibi." dediğinde tam konuşacaktım ki, "Ayrıca sınıfta ilk seninle konuşması da gözümden kaçmadı sonuçta bir hoca senin sıranın üzerindeki gitarı çalıyor musun? kıçına mı sokuyorsun? Napsın. Diğer hocalar hiç sormamıştı." diyerek konuşmamı engelledi.
"Ne bileyim ben Ege sorası gelmiş sormuştur." dedim ama o sırada hocanın tanıdık bir siması olduğu aklıma geldi. "Ay Ege şöyle bir şey var, hoca sınıfa ilk girdiğinde bana bir tanıdık geldi ama tanımadığıma eminim." diyerek mırıldandım.
"Nasıl lan?" dediğinde ise omuz silktim.
"Allah Allah, insan insana benziyor birini andırmıştır diyeceğim de ben böyle bir adamı hiç görmedim ki, her anında nerdeyse hep yanındayım yani bu demek oluyor ki sen de görmedin." dedi."Gittiğim mekanlarda falan mı gördüm acaba? Sonuçta bir sürü insan oluyor, etrafa da o kadar dikkat eden birisi değilim biliyorsun." diyerek cevap verdim.
Bu sırada sıcağın bağrına çıktığımızı fark ederek kantine gitmekten de vaz geçmiştik, geri sınıfa dönmüştük.
"Neyse bunu sonra düşünürüz, sen çakmağın kimin olduğunu hala bulamadın di mi?" diye sorduğunda homurdanarak derin bir nefes vermiştim. "Nasıl bulayım ya," dediğimde dudaklarını birbirine bastırmıştı.
Bu konu aşırı önemli bir şey değildi aslında ama bir buçuk senedir kimin çakmağının bende olduğunu ikimiz de merak edip takmış, bulmak için bir sürü şey yapmış, ama sonuç yine hüsran olmuştu.
~
Eveet.
2. Bölümün de sonuna geldik.
Çakmak olayı nedir sizce?
Ben yine kaçar görüşmek üzeree.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇAKMAK
Teen FictionSeni gördüğüm ilk an hissetmiştim aramızdaki kıvılcımı ama sen yüzüme bile bakmamıştın.