MARDİN'E YOLCULUK

6 0 0
                                    

1 AY SONRA...
Uzel ile ilişkimiz çok iyi gidiyordu.Ve sanırım bize söylemeseler de Feza ve Liya nın arasında bir şeyler vardı.Tüm ekip ilişkimizin ikinci gününde her şeyi öğrenmişti.Yan komşularımız ile çok iyi anlaşıyordum ve onları çok seviyorum.Sık sık evlerinde kalıyorum.Oğuz deli gibi İclale aşıktı.Ve ben her oraya gittiğimde çocuğum gibi peşime takılıp geliyordu çok eğleniyorduk ve sanırım İclal de Oğuz dan hoşlanıyordu.
Bugün çok mutluydum çünkü Uzel annemin kim olduğunu bulmuştu.Aslında onun için çok ta zor değildi çünkü çok kıdemli bir ajandı üst rütbeli bir ajandı ve Barış ın dediğine göre istese katili hemen bulabilirmiş ama bulmak istemiyor muş.Çok merak ediyordum ama şuan bunları düşünmezdim çünkü Uzel ailem hakıında bulduklarını bana söyleyecekti.Hemen uzun bileklerime kadar olan askılı yeşil elbiseyi alıp hızlı bir şekilde giyinip Uzel'in odasına girdim.Hâlâ uyuyurdu.Yanağına küçük bir öpücük kondurarak uyandırdım.Beni kendisine çekerek,beni böyle alıştırma papatyam sana hadinden fazla bağlanıyorum, çaresizliğim ve acizliğim su yüzüne çıkıyor.Benim gibi birine bunu nasıl yaptın anlamıyorum doğrusu.Pekiya sen,sen Uzel senden başkasını düşünemiyorum senin hakkında her şeyi bilmek istiyorum ki pek çoğunu öğrendim diyerek kaşlarımı yukarı doğru indirip kaldırdım.Uzel gülerek ne biliyorsun mesela neler öğrendin.Mesela en sevdiğin renk kahverengi, müzik dinlemeyi çok seviyorsun,en sevdiğin hayvan at ki bende atları çok severim,sonra kitap okumayı çok seviyorsun, yüzmeyi çok seversin,en sevdiğin yemek içli köfte, babanı kaybetmişsin bir trafik kazasında annenin ise bacakları tutmuyor.Bu son söylediklerim canını yakmış gibi gülerek tamam beni çok iyi tanıyorsun inandım.diyerek susturmaya çalıştı,Uzel son son olarak çiçekleri çok seversin ve en sevdiğin çiçek papatya öyle değilmi?Gülerek çok doğru en çok papatya severim ama bir tek papatya uğruna her şeyden vazgeçerim,oda sensin.Gülerek ona sarıldım.Uzel de bana çok sıkı sarıldı ve hadi artık Uzel bana anlatman gereken şeyler var ailem hakkında.Uzel yutkunarak peki ama üzülmenden çok korkuyorum.Hemen karşılık vererek Uzel'in elini tutum ve inan bana yıllarca bunu merak ettim ve kendimi her türlü hikayeye hazırladım.Bu yüzden hemen anlat.Uzel beni kendisine daha çok çekerek yanına oturttu.Yanında çok küçük kalıyordum.Evet Bige önce annenden başlayayım.Konuşmasına izin vermeden Uzel kandırılmaktan nefret ettiğimi gayet iyi biliyorsun bu yüzden herşeyi anlatacaksın tamamı acı biber anlaştık mı.

Uzel
Tabi ki de herşeyi anlatmayacaktım çok hassas bir kalbi var ve onun üzülmesini istemiyorum ve evet yalandan ve aldatılmak tan nefret ediyor ona annem ve babam olucak o adam hakkında da yalan söyledim.çünkü gerçekleri bilmesini istiyordum.Dönüp Bige'ye baktığımda sorgulayan gözlerle bana bakıyordu.Evet Bige önce annen annenin adı delal karabey Mardinli bir Kürt kızı,Bige çok şaşırarak hadi canım şimdi ben bir aşiret kızı sayılıyorum dimi diyerek heycanla sordu,bende gülerek aynen öyle güzelim ve annen doktormuş Uzel annemin ismi çok güzel dimi diyerek sordu.ona sımsıkı sarılararak evet papatyam.ve izin verirsen devam edeyim.Çok güzel gülerek tabi ki diyerek sustu.İstambul da doktorluk okumuş ve babanla da üniversitede tanışmış,baban Demir Kargıç kendisi zengin bir ailenin çocuğu ve okulu bitirip hemen annenle evlenmişler.ABDye taşınmışlar.Önce ablan doğmuş onun adı ise hilal ve ondan iki sene sonra yaşamak için sebebim olan uğruna öleceğim olan sen doğmuşsun.Sen 4 yaşındayken annen evde ölü
bulunmuş malesef ve baban size bakmak istemediği için yetimhaneye vermiş.Ve 10 sene önce gözü oyulmuş ve kalbi parçalanmış bir şekilde ölü bulunuyor ve sanırım bunu bizim aradığımız katil yapmış.Ağlamaya başladığında onu kendime çekerek saçlarından öptüm ve ağlama güzelim herşey yoluna girecek lütfen ağlama kendimi çok kötü hissediyorum sen ağlayınca çok çaresiz hissediyorum. annen baban ölmüş olabilir ama hayatta olan bir ablan var.Gözlerini kocaman açarak ablamı buldunmu yoksa? diyerek hızlı bir şekilde sordu.Bige söz veriyorum ablanı bulacağım söz er ya da geç bulacağım.Bige bana sarılarak iyi ki benimlesin iyi ki benimsin beni hiç bırakma olurmu? diye sordu.Bige sen istesen de istemesen de seni asla bırakmam çünkü ben artık kalpsiz yaşayamam ki sen benim kalbimsin güzelim.Ve Bige annenin mezarı Mardin'de Amerika'dan Mardin'e getirmişler.Peki Uzel gidip annemin mezarını ziyaret edebilirmiyim diyerek sordu.Elbette hatta biz hep birlikte gideceğiz.Heycanla sordu herkes derken sizde mi geliceksiniz diye sordu.Elbette Bige seni asla yalnız bırakmayız hatta hepsi dünden hazırlıklarını yaptı ve bizimde hazırlanmamız gerek yataktan çıktım ve dolabın kapağını açtım Küçük bir çanta hazırlamıştım.Bigeye dönerek hadi papatyam ne bekliyorsun gidip hazırlan.Bana doğru yürüyerek sen,sen cidisin gerçekten Mardin'e mi gideceğiz hep birlikte.Bigenin üzerine doğru eğilerek evet papatyam hadi çabuk ol hazırlan yoksa Feza bizi öldürür sabahtandır dışarıda bizi bekliyor.Koşarak odamdan çıkıp kendi odasına girdi.

2 saat sonra...
Bige

Gerçekten de Mardin' e gelmiştik Uzel ben,Feza, Liya, Oğuz ve Barış hepimiz Mardin'de geziyorduk.Uzelin dediğine göre anneannem ve dedem vefat etmiş ve annem tek çocukmuş.Buna çok şaşırmıştım çünkü annem tek çocuktu. Ben fotoğraf çekmeye başladım ama sadece Uzel'i çekiyordum.

3 saat sonra...

Kaldığımız otele gelmiştik ve çok yorulmuştuk hepimiz odalarımıza girdik.Üzerimi değiştirip yatakta oturmaya başladım. Aniden ağlamaya başladım çünkü babam beni istememiş bir baba neden evladını sevmez yanında istemez ki bu çok acımazızcaydı.Ben onun yüzünden çok acı çektim.

9 sene önce...
Ajanlık için seçilmiştim evet çelimsizdim ama teknoloji ile aram çok iyiydi.Hem okuyor hemde ajanlık eğitimi alıyordum.Okul dönüşü yurda gitmek için yürüyordum tenha bir sokaktan geçmem gerekiyordu bu sokaktan hep çok korkuyordum çünkü madde alanlar,içki içenler buna benzer çok kötü alışkanlıkları olan insanların takıldığı bir sokaktı.korka korka sokağa girdiğimde biraz yürüdüm ve karşıma 3 kişi çıktı yirmili yaşlarının ortalarındaydı ve ben korkmaya başladım.Geçmeye çalıştığım da sarışın olan çocuk kolumdan tutarak;nereye güzelim bizimle biraz eğlenmek istemez misin? diyerek sordu ben kolumu ondan kurtarmaya çalışıyordum ve ağlamaya başlamıştım bile. Öbür ikisi de yanıma yaklaştı hiç kimse yoktu onlarla orda tek başımaydım sarışın çocuk yüzüme dokunmak için elini kaldırmıştı ve ben kefamı sola doğru çevirince sinirlenip çok sert bir tokat vurdu ağzıma kan tadı geldi ve kulağım çılınlıyordu yere düşmüştüm ve hemen ayağa kalkmak için elerimden destek aldım ama öbür çocuklardan biri elime basmaya başladı çok canım açıyordu.sarışın çocuk arkama geçerek saçlarımı eline dolayarak başımı havaya kaldırdı açıkta kalan boynumu öpmeye başladı bağırmaya başladım okadar çok bağırıyordum ki boğazım yırtılacak gibiydi.Yalvarmaya başladım yalvarırım bırakın beni lütfen lütfen diyerek ağlamaya devam ettim.Ama beni çekiştirerek boş harabe bir eve getirdiler sarışın olan çocuk beni çok sert bir şekilde yere fırlattı kafam kanıyordu sol bacağımda çok büyük bir acı vardı ama şuan korkum acı mı bastırıyordu.yerde kırık olan içki şişesinin parçalarından birtanesini elime aldım sarışın çocuk beni tekrar ayağa kaldırak kendisine kaklaştırdı. Ne yapmak istediğini anladığımda daha çok bağırıp ağlamaya başladım.Sarışın çocuk konuşarak hadi ama bu kadar korkma güzelim kendini kolarıma bırak dedi ve ben elimdeki cam parşasını kaldırıp tam ona saplayacaktım ki elimi havada yakalayıp çok sert bir tokat vurdu yere savrulduğumda sinirli bir şekilde hemen diz çöküp bana defalarca kez vurdu saçımdan tutarak beni yerde sürüklemeye başladı üzerindeki hırkayı çıkarmaya çalıştığı esnada aniden bir silah sesi yankılandı sarışın çocuk hemen beni bırakıp arkasına döndü ve bir kadın çok sert bir yumruğu yüzüne geçirdi.Ardından defalarca kez vurmaya başladı öbür iki arkadaşı kadına vurmak için hamle yaptı ama kadın ikisininde icabına baktı.Üç çocukta yerde baygın yatıyordu.Kadının yüzünde maske vardı ben hemen ayağa kalkıp kaçmaya çalıştım ama kadın izin vermedi.Çok korkmuştum kadın yanıma gelerek yüzümdeki kanı silmeye başladı ve benden korkmana gerek yok ben sana zarar vermem merak etme diyerek zararsız olduğunu gösteriyor du. Hemen oradan hızlı bir şekilde kaçtım.

Günümüz...
Bunları hatırlamak daha çok ağlamama neden oldu.Bu yaşadıklarımın tek sorumlusu babamdı eğer beni brakmasaydı bunlar başıma gelmezdi.çok ağlıyordum ve kendime engel olamıyordum.Ben hiç baba şefkati tatmadım,ama Barış bana baba olmuştu onu çok seviyordum.Baba şefkati görmemiş çocuklar kanadı kırık kuşlara benzer.Ben pek çok gece babamın olmamasına ağladım babam ve annem olmayınca hep susan,ezilen,hor görülen bir kız çocuğu oldum defalarca aşağlandım, defalarca kez dayak yedim defalarca kez erkeklere karşı savunmasız kaldım ve bunun tek bir suçlusu vardı.Yatakta ağlayarak aynı cümleyi kuruyordum"baba beni niye sevmedin".

KATİLİM OLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin