Ayak Fetişi KAYA

OKUL-EV

Sabah kalktım, Melisanın hazırladığı kahvaltıları yedim. Arada espride döndü ayagıma dökme diye. Şimdi bu okulun belkide en popüler ve güzel kızı Pelindir. Benim asla alakam olmadı ama erkeklerin popüleri pezevenki bensem kızlarında oydu. Hep bizi yakıştırırlardı ama asla tam olarak cinsiyetlerin en üst, birbirinden uzak, zıt kısımları olduğumuzu düşünürsek konuşmadık. Sadece kurslarda falan naber diye konuşurduk. 8'lerin kız fabrikası 8B erkek fabrikası 8A'ydı. Pelinin sevgilisi yoktu nedense. Ben ise Nehir'le hocamla ablamla melisayla yaşadıklarımı düşündükçe dahada fazla istiyordum. Sıra Pelindeydi.

Okula vardım, şöyle bir yokladım 8B'yi. Nehir görünüşe göre gelmemisti. Bu benim için iyiydi aslında. İlk ders Elif Hocaylaydı. Bu kadınında ayaklarına hastaydım ama yavaş yavaş olacaktı. İlk teneffüs Elif Hoca beni çağırdı. Aşağıya rehberliğe indik. İçimden herkes burayı ne seviyormuş mk diye söyleniyordum. Ne oldugunu merak etmistim. Kendisi bizim türkçe hocamızdı. Sınavlarımı falan okudu, performansımın iyiye gittiğini konuştuk. Bir anda Aydan Hoca girdi. Yazıcılar dolu burdan çıkarttıracağım, siz rahatınıza bakın. Diyerek bizi geçiştirdi. Sonra dışarı çıktı.

K-Hocam bana düşmez ama, ayakkabılarınız çok kirlenmiş. Çamuramı bastınız?

E-Oo eyvah, ne ara bastım ben bunlara ya?

K-Fırsat bu fırsattı. İsterseniz silebilirim?

E-Bunu gerçekten yaparmısınn? Çok iyi olur Kaya.

Cebimdeki mini ıslak mendili çıkarttım. Silmeye başladım, bunu yaparken bir yandan ayakkabıları inceliyordum. Yırtık olduğunu fark ettim.

K-Hocam şurası biraz sökülmüş. Ayakkabıcıya gösterin bi.

E-Ne yazık ki bizim orada ayakkabıcı yok ya.

K-Bizim orada tanıdık bir amca var ayakkabıcı. İsterseniz ben götüreyim yaptırayım getiririm.

E-Olur olur. Çıkışta öğretmenler odasına gelirmisin? Vereyim sana poşette.

Olay budur plan budur. İçimi sevinç kapladı.

K-Tamam tamam ben hallediceğim gelirim.

Gell yaa diyerek üstüme atladı ve sarılıp yanaklarımı öptü. Gel çıkalım dedi kapıyı açtı sevgi gösterisi olarak. 2. Teneffüs oldu, Kantine indim.

Birde ne göreyim?? Pelin üzgünce en köşede oturuyordu. Kızın fizik neydi öyle ya. Crop falan giyse meydana çıkacak herşeyi. Yanına oturdum.

P-Yanıma oturmak için izin alman gerekmezmi?

K-Hmm benim için gerekmez. Bunu üstünlük için söyledim.

P-Hehehe şaka yaptım zaten. Otur buyur.

K-Ne oldu neyin var? Üzgün gibisin.

P-Üzgün oldugumu nerden anladın benimi izliyordun?

K-Amk şimdi sıçtık. Yok ya oturcak yere bakarken seni gördüm. Elimde meyvesuyu olması dediğimi doğrular gibi oldu. Yoksa bakmiştım burlardamı diye.

P-Hmm tamam, ecelerle kavga ettim. Allah yolladı seni galiba.

K-Hahahah, nasılda yetişmişim. Konuşmak istediğin birsey varmı?

P-Kaya sana birşey söylemek istiyorum, öğle teneffüsünde bahçede bul beni.

K-Tamam bakarız. Bunu sinir etmek için kullanıyordum.

Öğle teneffüsü oldu. Bahçede Pelin'i buldum.

K-Heey Pelin, söyle geldim.

P-Demek zor biliyorum. Son bir aydır sana aşığım.