Bizim burda kalacağımızı söykedilerinden sonra biz karşı çıktık ama izin vermediler.
Şu anda bize şatoyu gezdiriyorlar.
Sessizce "Lix lixx". Anladı herhal bana bakmadan sessizce "Hım" dedi.
"Biz bunlardan kaçıcaz dimi?"
"Yok jis kaçmicaz burda kalcaz. Mal tabii ki kaçıcaz"
"Sen böyle şeylere aşşırı meraklı olduğun için dedik gelmezsin falan"
Lix tam konuşacaktıki arkadan Lee'nin sinsice gülmesini duydum.
Niye acaba diye düşünürken siyah bir kapının önünde durduk.
"Burası neresi?" Diye sordu Lix.
Hyunjin gitti ve kapıyı açtı.
İçeri girdiğimde gerçekten büyülenmiştim.
Çünkü çok güzeldi. Büyük bir oda ve kırmızının hakim olduğu bir odaydı. Ortada büyük uzun bir yemek masası ama onlar ne yiyor ya. Benim bildiğim kadarıyla vampirler sadece kan içerler.
Lixe baktığımda kaşlarımı çattım. Çünkü hyunjinin eli lixin beline yerleşmişti. Olum ben şimdi senin ananı laciverte boyadım.
Hemen lixin kolundan tuttum ve kendime çektim.
"Hoşt lan sahipsizmi sandın sen çocuğu. Ben liximi kimseye yedirmem."
Lee bana anlamaz bir şekilde bakıyordu. Ne bakıyon diye başımı salladım.
"Niye böyle konuştun sen şimdi?"
İhanete uğramış gibi yüzüne baktım.
"Bak bak bak ikisi bir olmuş anlamamazlıktan geliyorlar. Lan hyunjinmidir nedir elini benim liximin beline koymuş okşuyo."
Sonra lixe döndüm ve "Sen de maşallah dünden razısın herhalde. Bişi demiyon."
Bu konuşmadan sonra Lix hep benim yanımda kaldı.
Bir kaç yer daha gezdik ve en son üst kata çıktık. Karşımıza uzun kırmızının yine hakim olduğu uzun bir koridor karşıladı bizi.
Karşı karşıya siyah bir çok oda vardı.
Ahh kırmızı çok seviyorlar herhalde.
Arkadan Lee "Evet kırmızıyı seviyoruz." Diye açıkladı.
Ayy Allahım bir kerede aklımı okumasa şaşırıcam ya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAN KOKUSU🩸
FanfictionFelix ve jisung vampirlerin gerçek olduğuna inanan iki arkadaştır. Herkese vampirlerin gerçek olduğunu söyleyip duruyorlar. Ama hiç kimse inanmıyor. iki arkadaş vampirlerin bir köyü veya yaşadıkları bir yerin olduğuna inanıyorlar. Ve varlığı bile be...