Yine her zamanki gibi odada yatağın üzerine yatmış , tavanın bir yerine gözlerimi kapatmış, hayallere dalarken buldum. Bunu neden yapıyorum bunu yapmamdaki amaç ne inanın bende bilmiyorum . Saat 7.30 bayağı erken kalkmıştım enteresan bir şekilde hiç uykum yoktu . Sonunda yatmaktan sıkıldım yataktan kalktım ve aynanın karşısına geçtim
Kendimi size tanıtayım, benim adım İsmet İzmir'in Buca ilçesinde pekte büyük olmayan ama aynı zamanda da çok küçük te olmayan bir evde yaşıyorum , topu topu yirmi beş yaşındayım . Sarıya çalan orta uzunlukta kahverengi saçlar ve kehribar renginde gözlerim var. Bu kadar kendimden bahsetmem yeterlidir herhalde . Aynanın karşısında bir müddet durduktan sonra duş almak için banyoya girdim . Duş aldıktan sonra odama geri çekildim dolabımı açtım , saat 8.45 olmuştu dışarı çıkmayı planlıyordum , elime ne geçtiyse giydim : beyaz bir kazak ve siyah bir kot ceket giydikten sonra dışarı çıktım
Hava hafif yağmurluydu , ellerim cebimde parka giden yolu takip ettim.
Sonunda parka vardım , kimsecikler yoktu ya da ben öyle sanıyordum
Parkta az sayıda bulunan çardaklardan bir tanesine doğru gittim kuru bir kısım görüp oturdum
O sırada arkamdan gelen sesle bir an ürperdim , arkama baktığımda Özge ile tanımadığım bir kızın arkamda dikildiğini gördüm . Onlara gülümsedim , onlarda bana gülümsedi.
"Nasılsın kuzen ?Dedi içtenlikle
"İyiyim kuzen, sen?"
Benim verdiğim cevap beklediğimden dahada soğuk çıkmıştı, halbuki sesimi sevecen ve sıcak bir tonda ayarlamıştım . Özge bu ses tonuna alışık tı , nede olsa her zaman duyduğu bir ses , ama yinede sormadan edemedi
"Bir sorun mu var ?"
"Hayır yok Özge , neden sordun ?"
Özge bana tip tip bakmaya başladı, o sırada Özgenin yanında duran tanımadığım kızda uzaklara dalmıştı
, bizi dinlediğine emindim."Cidden merak etme , bir şeyim yok hem olsa bunu ilk duyan sen olurdun , doğru değilmi"
Özge dayanamadı ve...
"Hayır İsmet sende bir şeyler var , günlerdir nedenini bilmediğimiz bir şey . Hep soğuk sun artık eski sıcak kanlı sürekli gülümseyen İsmetten eser yok !" Özgeyi ilk defa bu kadar sinirli görüyordum."Günlerce evden çıkmıyorsun çık sanda sessiz sakin yerlere sokulup düşüncelere dalıyor sun . Şimdi bana her şeyi anlatıyorsun . Tek tek !"
Özge her şeyi takır takır söylerken ben onu tam olarak dinleyip dinlemediğimden emin bile değildim.
Kendimi kapana kısılmış gibi hissederken ve deli gibi terlerken yabancı kız konuşmaya atladı ve beni o an kısa bir sürede olsa kurtardı.
"Özge annem arıyor , acil eve çağırdı , gidelim mi ?"
Bana bu iş burada bitmedi der gibi bir bakış attı ve "bencede gidelim. Hem benim yapacak işlerim var." dedi ve gitti.
Özge benden bir yaş büyüktü ama buna rağmen bana ablalık yapmaktan hiç çekinmiyordu , bir sorunum olduğunda ilk o soruyor , sorunu anlamaya çalışıyor ve teselli ediyor . Onu seviyorum ama bazen çok baskıcı olabiliyor mesela az önce yaşadığım durum gibi , anlatmak istemesem de vazgeçmiyor ve baklayı ağzımdan çıkarmaya çalışıyor ! Bu durum beni sinir etse de onu seviyorum...
*******
Gözlerimi açtığımda hava neredeyse kararmıştı , ezan okunuyordu 'muhtemelen akşam ezanı'
Hemen yerimden kalktım , kaç saattir
Uyuduğumu inanın bilmiyorum
Kalkıp eve gittim , giderken bacaklarım inanılmaz derecede karıncalanıyordu . Bir müddet yürüdükten sonra eve vardım, üzerimi bile değiştirmeden direkt yatağa atladım . Sürekli başucumda duran ve sıklıkla kullandığım telefonumu aldım ve mesajlar yerine girdim , o an gözüme kardeşim Miraç'ın profili takıldı , kişiler kısmında en üste duruyordu , hemen üzerine tıkladım belkide onunla konuşmak beni rahatlatır dı.Onu özlediğimi fark ettim , onunla para göndermek veya okul durumunu sormak dışında hiç görüşmüyorum.
Klavyeyi açıp yazmaya başladım ,
Umarım bu yazdıklarımı en kısa süre içinde fark eder.../_/_/_/_/_/_/
Selam gençler öncelikle bunun benim ilk hikayem olduğunu belirtmek isterim . Boktan bir kurgu ve yazım şekliyle yazılmış olabilir kusura bakmayın , kitap hakkındaki olumlu ve olumsuz eleştirilerinizi merak ediyorum. Görüşmek üzere...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YILDIZ DİLEĞİ
FantasyDilenen her dileğin gerçekleştiği bir uçurum kenarı . Ne kadarda büyüleyici öyle değil mi , lakin kim bu tatlı şeyin bir adam için felakete dönüşmesini bilebilir ki ?