Mafyanın Sekreteri

Bölüm1

Dıt dıt dıt dıttt...

O güzel muhteşem rüyamın arasında duyduğum sesti bu.
Hala tam uyanamamışken bir daha duydum o sesi ...

Dıt dıt dıt dıııt...

Zorla kafamı yastıktan kaldırdım ve etrafıma bakındım . Nereden geliyordu bu ses?
Tekrar etrafıma bakındım ve komidinin üstündeki çalar saati gördüm ve eğilip yavaşça aldım ve düğmesine bastım desem yalan olur çalar saati gördüğüm anda oflayarak kafamı yastığa gömdüm ve çalar saate sağ elimle bütün gücümle vurdum ve sustu. Ben de uykuma geri dönerken aklıma çok önemli bişey geldi benim bu gün iş görüşmem vardı!!!

Bunu hatırlamamla yataktan fırlamam bir oldu . Hemen tuvalete girdim ve yüzümü yıkadım ve banyodan çıktım. Mutfağa hızlı adımlarla gidip dün akşamdan hazırladığım tostun yarısını ağzıma tıkarken tostun yarısını tabağa geri bırakıp hızla giyinmek için odama koştum. Haa bu arada ben Şebnem 20 yaşındayım ve ünüversite mezunuyum. İşletme bitirdim ve bu gün büyük bi firmada sekreterlik için iş görüşmem var. Ama geç kalıyorummm.

Dolabımı açtım kolsuz kırmızı şifon bi gömlek aldım ve altıma da dizimin bir karış üstünde pileli siyah eteğimi geçirdim. Gömleğimi eteğimin içine salaş bir şekilde koyduktan sonra ayakkabı olarak da siyah stilettolarımı giydim. Normalde topuklu ayakkabı giyen biri değilimdir. Hatta bu ayakkabıların üstünde bir saat bile durabiliceğimden emin değilim.
Zar zor da olsa yürüyüp aynanın karşısına geçtim ve makyaj yapmaya başladım. Yüzümde leke falan olmadığı için fondoten gibi şeylerle vakit kaybetmeden göz kalemi eyeliner ve rimel üçlümü sürdüm. Dudaklarım çok boş geldiği için şeftali rengi parlatıcımı sürdükten sonra akşamdan hazırladığım el çantamı alarak koridorda zor bi şekilde yürüyerek anahtarımı da aldım ve evden çıkıp kapıyı kilitleyip apartmandan çıktım ve evimin önündeki durakta minibüs beklemeye başladım.

10 dk sonra minibüs geldi ve ben de bindim. Boş bir yer bulunca oturdum. İş yerine gelene kadar yüzlerce insan inip yüzlerce insan bindi. En sonunda iş yerinin önüne gelince minibüsten indim ve çalışmayı ümit ettiğim holdinge gelmiştim. İçeri girdim her yer o kadar gösterişliydi ki resmen dilim tutuldu. Beyaz parlak zeminler siyah mat duvarlar siyah deri koltuklar ... çok sadeydi ama asildi. Danışmada oturan kadına iş görüşmesine geldiğimi ve nereye gitmem gerektiğini sordum. Kadın 15. Katta ilk koridprdan sola dönüp 4. Oda da beklendiğimi söyledi. Ben de teşekkür ederek asansöre doğru yürümeye başladım. Asansörün düğmesine basıcağım sırada başka biri bastı o basan kişiye döndüm ve beni küçümseyici bi şekilde süzen bi kadın gördüm.
Kıçını zor kapatan bi etek giymiş ve göğüs dekoltesi veren bi büstiyer saçları platin sarısı maşayla yapılmış yeni kuaförden çıktığı belli oluyodu. Yüzü yeni yapılmış bi ev gibiydi mübarek badanası yeni yapılmış ve kurumamış gibi.
Tırnakları takma ve kırmızı bi oje sürülmüştü. Kadın güzeldi.

Asansör geldiğinde ikimizde aynı anda binecekken beni iktirdi ve kendisi bindi badanalı kadın. Ben de arkasından asansöre bindim. 15.kata basarken o da 34. Kata bastı. Asansörün çıkmasını beklerken kadının gözü hala bendeydi ve hala küçümseyici bakıyodu.

Asansör durduğunda kata baktım ama bu benim bastığım kat değildi. Asansör kapısı açılırken asansörün önünde siyah saçlı uzun boylu keskin yüz hatlı üstüne oturan jilet gibi takımın altından bile belli olan kaslı bi erkek asansöre bindi.

Bindiği anda bu badanalı kadın adamın dudaklarına yapıştı. Ben oha ne oluyo lan derken adam kadını asansörün duvarına yaslayıp öpmeye başladı. Oha oha aile var burda!!!

Evet arkadaşlar ilk bölüm böyleydi umarım beyenirsiniz.
Vote verirseniz çok sevinirim:)