LAZARUS ━ NANAMI KENTO

üçüncü evre: yahuda'nın öpücüğü

havari yahuda, bir rivayete göre, sanhedrin meclisinde mesih isa'nın yanağına bir öpücük kondurmak suretiyle kılıçlı romalılara ve sopalı sefarat yahudilerine ifşa etmiştir.

»»-----　⚜　-----««

Shibuya Görevi, jujutsu büyücüleri için silinmeyecek bir kara lekeydi. İnsanlık tarihinde ilk kez kara lanetler yüzünden böylesine büyük sivil kayıplar verilmişti, ki televizyonda panik halinde insanları uyarmaya çalışan spikerler ve komplo teoricisi gazeteciler her on dakikada bir sivilin daha öldüğünü anons ediyordu. Panik, kaos ve korku Tokyo'nun ana arterlerini aşıp ara sokaklara kadar inmişti, görevin başarısızlığının Jujutsu Lisesi Toplulukları tarafından resmen ilan edilmemişti fakat sivil halk büyücülerden ümidini kesmişti, artık insanlar evlerinde oturup ölümün gelmesini beklemek yerine yağmacılık yapmaya ve silahlanmaya koyulmuştu.

Shibuya Görevinin ardından yalnızca on gün geçmişti, üç gün süren görevin sonunda elde olan şey kocaman bir sıfırdı. Ryomen Sukuna ve onun gölgesindeki kukladan hallice lanetler ile onları besleyip büyüten şeytanlar Shibuya'dda kol geziyordu. Modanın ve turizmin can damarı olan bu semt artık haritadan silinmeye yüz tutmuştu.

Tokyo Jujutsu Lisesinde de durum karışıktı, zira büyücülük öğrencileri artık okulun hemşiresi Reika'nın bir şeytana dönüştüğünü ve her an Sukuna tarafından manipüle edilmeye hazır olduğunu öğrenmişti. Küfür ve hakaretler ile başlayan bireysel eylemler artık geniş çaplı protestolara ve yağmacılığa dönüşmüştü. Reika'nın yoğun bakımda tedavi görmesini fırsat bilen öğrenciler, gecenin bir vakti genç kadının odasına girerek binbir emekle biriktirdiği kitap koleksiyonunu parça pinçik etmişler, hastaların tedavisinde kullandığı şifalı karışımları çöpe atmışlar ve odasında beslediği çiçekleri vahşice öldürmüşlerdi. Reika'nın odasındaki mobilyalar kullanılamaz haldeydi, pencereler ve kapılar yerlerinden sökülmüş ve pervazlarıyla birlikte un ufak edilmişti.

Şiddet eylemlerine ve Reika'nın şeytani dönüşümüne daha fazla dayanamayan okul müdürü Masagachi Yaga, yüksek kademeli bütün büyücüleri ve eğitmenleri bir olağanüstü toplantıya çağırdı. 

Shoko Ieiri, Mei Mei ve Ino Takuma, Yaga'nın sol tarafında oturuyordu; Nanami Kento ve Utahime Iori ise Yaga'nın sağ tarafındaydı. Her birinin yüzünden düşen bin parçaydı, keza Gojo Satoru'nun mühürlenmesi ve can kaybının giderek artması yetmezmiş gibi bir de lanet ile şeytan olmak arasında sıkışıp kalmış Reika'nın hâlâ lisenin revirinde tedavi görmesi jujutsu cemiyetini derinden sarsmıştı. Her ne olursa olsun, ne Q Örgütünün ne de Zaman Gemisi Örgütünün bu durumu öğrenmemesi gerekiyordu, aksi takdirde halihazırda sallantıda olan jujutsu cemiyeti tarihe karışırdı.

"Dediğim gibi," diyerek söze başladı Utahime Iori, yüzünü avuçlarının arasına sıkıştırıp dirseklerini masaya yasladı. Günlerdir uykusuzdu, zira Reika'nın gece nöbetleri bitmek bilmiyordu. Sol gözünün altındaki damar beni geceleri yüzünün sol tarafını tamamen kaplıyor ve bu durum onu daha da hırçınlaştırıyordu. Utahime de huzurla uyumak ve arkadaşının nöbetlerini dindirmeye çalışmak arasında kalmıştı bu nedenle. "Normalde Reika'nın başında Mei Mei ve Ui Ui vardı, Gojo'yu Shibuya İstasyonu'ndan alıp Shoko'nun yanına götüreceklerdi. Ama istasyonda sadece Reika vardı, telekinetik kardeşler orada yoktu."

Utahime'nin itirafı karşısında Mei Mei'nin yüzünü öfkeli bir kızarıklık kapladı. Yerin dibine girmemek için kendini tutuyordu, ellerini masanın altında yumruk hâline getirip eklem yerleri beyaza bürünene kadar yumruklarını sıktı. Öfkeden gözü dönmüştü, yine de toplantı sırasında üslubunu korumak zorundaydı. Ani bir duygu değişimi yüzünden Shibuya İstasyonu'nu terk edip erkek kardeşi ile birlikte Malezya'ya kaçtığını ve Shibuya felaketinin yerini kaotik bir sakinlik alana kadar da bir yılan gibi yuvasından çıkmadan savaşı izlediğini ağzından kaçıramazdı.