Altı Dakika | Yarı Texting

1.0

Yemek pekala güzel geçmiş, dosyaya bakmaya da zaman bulabilmişlerdi. Barlas annesi üzerine herhangi kayıtlı bir miras olup olmadığını sormuş ancak Kayra bilmediğini söylediğindeyse araştırıp haber vereceğini söylemişti. Bu ihtimal Kayra'nın aklına gelmemişti bile. Ev zaten annesinin kendisine olan mirasıydı. Başka mirası olsa şimdiye kadar hiç mi öğrenmezdi.

Oysaki Kayra bilmiyordu annesinin ne kadar varlıklı bir kadın olduğunu. Ve hatta babasından sırf bu zenginliği yüzünden ayrılamadığını. Kayra aslında ne kendi hayatı ne annesinin hayatı hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyordu. Babası zannettiği adamın babası olmadığını bile bilmiyordu. Gerçek babasını tanımıyor, gerçek babasının kendisinden haberi olup olmadığını bilmiyor, annesinin neden onu gerçek babasıyla büyütmediğini veya ölmeden önce bile neden bir kez olsun söylemediğini sorgulayamıyordu. Haberi olmadığı bir şeyi nasıl sorgulayacaktı ki?

Kayra Arkas. Zahide Arkas'ın tek kızı. Bu kadar tanınan bir kadının bu kadar tanınmayan kızı. Herkesten gizlediği mi demeliyiz yoksa kendisiyle birlikte kızını da o şaşalı hayattan soyutladığı mı? Gerçekten o adamdan neden boşanmadı? Bu kadar zenginse neden kendini küçük bir kasabada magazinden ama en önemlisi kendi hayatından soyutladı? Parasına senelerce neredeyse hiçbir şekilde dokunmamış ancak sürekli olarak banka hesabına para aktarımı yapmıştı. Kullandığı banka hesabıysa küçük ve kendisini geçindirmeye yetecek azami miktardaki parasını tuttuğu bir hesaptı. Böylece yaptığı harcamalar ve nerelerden yaptığı yayılamıyor ve magazinden uzak kalabiliyordu. Peki ama magazincilerin gözdesi neden bir anda ortadan kaybolmayı ve kendini bu dünyadan soyutlamayı tercih etmişti?

Bu sorunun cevabı aslında belliydi. Kayra Arkas. Kendi hayatı hakkında bile hiçbir şey bilmeyen bu kız, annesinin zengin hayatından soyutlanmasının tek sebebiydi. Bu Kayra'nın annesi hakkında da hiçbir bilgiye sahip olmamasına sebep oluyordu aslında. Annesi hakkında bunları bilmeyen Kayra tabii ki de internete girip Zahide Arkas ismini bir kez olsun aratmamıştı. Çünkü kendisini de annesini de sıradan biri zannediyordu. Ülkenin sayılı zenginlerinden olması ise hayatın ironisiydi.

Peki Zahide Arkas bu kadar parasına rağmen neden o adamdan boşanmadı? Boşanamamasının asıl sebebi de parası değil miydi zaten? Vedat Arkas. Adam sırf paradan nemalanmak için aralarında çıkan gerilimlerde kadını ailesiyle tehdit etmiş ve boşanmasına engel olmuştu. Oysaki kadın adamın umurunda bile değildi. Sadece kadının parasını alabilmek istiyordu. Şu anda da tam olarak o yüzden Kayra'nın mirastan pay alamamasını istiyordu. Ancak adamın unuttuğu şey ise Zahide'nin gayet zeki bir kadın olduğuydu. Zahide boşanamamış da olsa parasını o adama yedirmeye hevesli değildi. Parasını ya kızı alacaktı ya da vakıflara bağışlanıp gidecekti bütün serveti. Vedat'ın bu vasiyetten ise tabii ki haberi yoktu. İki yıl sonra kızına sözleşme göndermesiyse tam olarak bilmemesinden kaynaklanıyordu.

Vedat'ın da Kayra'nın da bilmediği diğer bir şey ise Kayra'nın bu Vedat'ın kızı olmadığıydı. Aslında Zahide, Vedat'ın abisi Asım'a aşıktı. Gerçekte olaylar bu kadar basit değildi tabi.

Asım, Zahide'ye aşıktı. Vedat'a söylemişti ben gidip konuşacağım Zahide'yle, çok seviyorum onu diye. Ancak Vedat, Asım'a olan kıskançlığından abisinden önce gidip Zahide'ye açılmıştı. Zahide'ye karşı hiçbir şey hissetmiyordu bile. Kadını tamamen hırslarına alet etmişti. Zahide de Vedat'ın ilgisinden hoşlanmış ve Vedat'ı onaylamıştı. Bunun üzerine Asım, Vedat ile bir daha konuşmamış, yıllar sonrasında ise kardeşim diyerek bağrına bastığı adamın yıllardır aslında ne kadar pis işlere bulaştığını öğrenmişti. Tam Vedat ile bunları konuşmaya gittiği gün ise Vedat, Zahide ile aralarında çıkan bir tartışmadan dolayı Zahide'yi evden kovmuştu. Zahide ağlayarak apartmandan çıkarken Asım ile karşılamışlardı. Asım, Zahide'yi evine götürmüş ve kadınla pekala ilgilenmişti. Yıllar öncesinde içine gömdüğü aşkı tekrardan gün yüzüne çıkarken Zahide ile Vedat'ın barışmaktan çok boşanma yoluna gitmesi ve bu süreçte Zahide'nin Asım'ın evinde kalması, Zahide'nin de yıllardır Vedat'tan çektiği eziyetlerden sonrasında Asım'dan gerçek ilgiyi görmesi kaçınılmaz olanı, Asım'a aşık olmasını beraberinde getirmişti.

Ancak boşanma yolunda olan Vedat, Zahide'nin ne kadar varlıklı bir ailesi olduğu bilgisini öğrenmesiyle kadından boşanmaktan vazgeçmişti. Kadını tehditlerle eve döndürmüş, boşanmamasını sağlamıştı. Ancak olanlar çoktan olmuş, Asım ve Zahide arasında bir aşk doğmuştu. Gizli gizli buluşsalar da bir gün Zahide'nin hamile kalması bütün dengeleri bozmuştu. Asım çocuğun kendisinden olduğunu biliyor ve bu bilgiden zerre şüphe duymuyordu. Maalesef ki Vedat cephesinde de işler tam olarak aynı işliyordu. Çocuk elbette Asım'dandı. Hamileliğin ilk dönemlerinde Asım'la buluşmaya devam etseler de ilerleyen süreçte Zahide'nin evden çıkması çok zorlaşmıştı. Bazı zamanlarda Asım, Vedat evde yokken gelse de görüşmeleri fazlasıyla kısıtlanmıştı.

Zahide hamileliğinin son demlerine geldiğinde ise Asım kendi çocuğunun söyle bir adamla büyümesini istemediğini Zahide'ye söylemişti. Zahide de Asım'a hak vermiş çocuğu doğursa da Vedat'a düşürdüğünü söyleyerek bebeğin Asım'la kalmasını sağlamıştı. Bebeği büyütme sürecindeyse Zahide annesinden yardım almak istediğini bahane ederek evden ayrılmış, Asım'la birlikte bebeği büyütmüşlerdi. Ailesinin şehir dışında olmasından kaynaklı Vedat ile uzunca bir süre yine görüşmemişlerdi. Ne zaman ki bebek sütten kesilmiş Zahide de eve dönmek zorunda olduğuyla yüzleşmişti.

Aradan iki yıl geçmişti. Zahide tekrar hamile kalmıştı. Bu sefer kızları olacağını öğrenen Asım sevinçten havalara uçmuştu. Ama oğlunun düşmesi üstüne kızı olacağını öğrenen Vedat Zahide'yi ilk öğrendiği andan beri Zahide'yi tehdit etmişti. Zaten oğlumu düşürdün bu sefer de çocuğu düşürürsen seni mahvederim, seni yaşatmam demişti, Vedat Zahide'ye. Ne düştüğünü zannettiği oğul kendi oğlu ne de doğacağını öğrendiği kız kendi kızıydı aslında. Ama Zahide tabi canını da düşürmek zorundaydı. Diyememişti bir şey. Biliyordu çünkü yapardı Vedat bu dediklerini. Kendisine vereceği zarardan hırsını alamayıp kızına da zarar vermesinden korkmuştu tabi Zahide. Ama söylememişti Asım'a ben bu çocuğa Vedat'la bakacağım diye.

Yine hamileliğin son demleri Asım demişti işte ben kızımı da bu adamla büyütmem diye. Zahide de bu sefer inanmaz o kadar da geri zekalı değil bu adam demişse de dinletememişti Asım'a. Asım sinirlenmişti tabi iyice. Öyle bir adamla büyütemezsin kızımı demişti Zahide'ye. İzin vermem demişti. Zahide ısrar edince eğer öyle olursa ne beni ne oğlumuzu görebilirsin diye tehdit etmişti. Zahide canını da düşünmek zorunda olduğundan kızına Vedat'la bakmıştı. Vedat ise kızına sanki kirliymiş gibi davranmıştı.

Zahide ölmeden önce ne oğluna bir kardeşi olduğunu söyleyebilmişti ne kızına bir abisi olduğunu ne de Asım'la son kez vedalaşabilmişti. Zahide yine ne yaptıysa kızına ve kendine yapmıştı aslında. Kendi canını düşünürken hem aşkından uzak kalmış hem oğlunu görememişti senelerce hem de kızının kendisinden sonra yalnız kalmasına sebep olmuştu. Kızını yalnız bıraktığı yetmezmiş gibi birde kurda yem etmişti resmen biricik kuzusunu. Asım aslında her ne kadar Zahide'ye hak verse de kızını da kurda yem etmek istemediğinden Zahide'yi tehdit etmişti en başta. Kendisini ve oğlunu görememek Zahide'yi vazgeçirir sanmıştı. Ancak Zahide fazlaca kararlı olunca Asım da sinirlenmiş, tehdidini gerçekleştirmişti. Tabi Zahide'nin kızını bu olaylardan ve kendi karmaşık geçmişinden uzak tutmak için o zengin hayattan uzaklaşması Asım'ın da Zahide ölene kadar kızını bulmasını imkansızlaştırmıştı.

Geçmişle ilgili çarpıcı gerçekler gün yüzüne çıkıyor yavaş yavaş
Bakalım bu aşk üçgeni daha nelere sebep olmuş
Ve bakalım daha nasıl aşk çokgenlerinin içine gireceğiz

Oy verip yorum yapmayı unutmayıın