Yaz eso yaz
Chanın sırtında sahile doğru ilerlerken her ne kadar sızlansa da keyfi gayet yerindeydi Seungminin.
"Rahat mısın yerinde paşam?"
"Hm hm. Sen başta dondurma mı yemek istiyordun diyip pat diye kucağına alınca başka bir şey yapacaksın diye korkmuştum bi."
"Ne"
"Yok bir şey."
Chan Seungminin saçmalamasına gülerken. Kadrajına giren denizle adımlarını hızlandırdı.
"E indirmeyecek misin beni artık."
"Yok"
"Insanlar bakıyo amk indirsene."
"Of ne söylendin be."
Derken sırtından indirdi çocuğu.
"Mutlu musun?"
"Hm hm hadi dondurma alalım! LEZGOOOOO" diye bağırırken dondurmacıya doğru koştu.
"Bağırırken utanmıyorsun da sırtımdayken mi utanıyorsun?"
"Pf aynı şey mi Chan bi sus ya."
Birbirleriyle uğraşırken sonunda dondurmacıya varmışlardı. Seungmin dondurmasını alırken Chan da kendine waffle söylemişti. Ikisi oturmuş Chanın waffle ının hazırlanmasını bekliyordu.
"Ee konuşmayacak mısın artık?"
Seungminin beklenmedik bir şekilde söze girmesiyle artık kaçamayacağının farkına vardı diğeri de.
"Şey-"
"Bang Chan!"
Kaçabilirmiş. Waffleının hazır olduğunu haber veren çalışanla ayağa kalktı ve kasaya doğru ilerledi.
"Hay amk ya."
Söylene söylene waffleını alan Chanın arkasından küçük dükkandan çıktı ve sahilin kenarındaki banklardan birine oturdular.
Uzun süren sessizliğin ardından Chan derin bir nefes aldıktan sonra konuşmaya başladı.
"Ortaokul sondan beri seni seviyorum."
"Ney-"
. . . . .
Seungmin
Uzun süren konuşmanın ardından ne düşüneceğimi hala kestiremiyordum.
Öncelikle CHAN BENI ORTAOKULDA NASIL TANIYORMUŞ AMK
Ortaokulda beni fark etmiş olduğunu düşünmek bile kalbimi çarptırıyordu.
Acizliğin bilmem kaçıncı seviyesi amk.Hiçbir şekilde soru sormama izin vermeden her şeyi açıklamıştı. Ki konuşması bittikten sonra soracak sorum da kalmamıştı zaten.
Beni ilk gördüğü andan başlayarak her şeyi duygularını dürüstçe açıklayarak anlatması o an ağlama isteği oluşturmuştu bende. Ama gözlerimin dolduğunu gören Chan ağlamamam için bana yeni bir dondurma daha almıştı.
Kalbime giden yolu bu kadar çabuk bulmasını beklemiyordum açıkçası.
Konuşması bittikten sonra bir süre sessiz kalarak benden tepki beklemişti. Onun dürüstlüğü karşısında ben de her şeyi anlatma gereği duydum ve nerdeyse 3 yıl süren enayilik sürecimi anlatmaya başladım.
. . . . .
"Chan konuşsana amk."
Ben de her şeyi anlattıktan sonra Chana dönüp en azından bir iki cümle bekledim ama o sadece aval aval yüzüme bakıyordu. Aradan geçen 2-3 dakika sonucunda konuşmaya başladı sonunda.
"Nası ya."
Evet.
2-3 dakika bu cümle için beklemiştim.
Chan çok yoruyon ya."Tepki versene amk."
"Bir saniye daha sindiremedim."
Derin bir nefes aldı ve birden bağırmaya başlamasıyla yerimde zıpladım.
"NE DEMEK KIM SEUNGMIN BENDEN HOSLANIYORDU. SEUNGMIN SEN NE DEDIGININ FARKINDA MISIN AQ."
"YALAN MI SÖYLEYECEĞIM AMKCOCU NEYINE INANMIYORSUN!"
"Niye bağırdın ki şimdi bana?"
Dedi birden sakin sakin. Ani duygu değişimine ben de ayak uydurdum.
"İlk sen bağırdın ya aşkım."
"Kim aşkın?" Dedi gözlerini büyüterek.
"Annen Chan. Bir saattir ne anlatıyorum sana?"
"Sen şimdi-"
"Evet senden hoşlanıyorum."
"Yok yalancı. inanmıyom inanmıyom."
"Sorunlu herif ya. Chan illa pat diye öpeyim mi inanman için?"
"Ney"
O hala şapşik şapşik bana bakarken ben de tabiri caizse pat diye öpmüştüm gerçekten. Sözümüzün eriyiz tabii.
Dudaklarım bir kaç saniye onun dudakları üstünde dururken o hala kocaman olmuş gözleriyle bana bakıyordu. Titreyen vücudunu hissettiğinde karşılık veremeyeceğini anlayarak yavaşça geri çekildim.Ben onun yüzüne bakarken gün boyunca olduğu gibi onun yavaş çalışan beyninin olanları sindirmesini bekledim. Artık onun yavaşlığına dayanamayarak konuşmaya başladım.
"Ulan Chan bir türlü ne yaptık ne ettik seni mutlu edemedik. Keman çaldık yok zurna çaldık yok. Ne istiyorsun be kızım. Ananın gözünü-"
"Ben üstte olurum."
"Ha?"
"Yani şey sevgilim olur musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sevgili miydik amk - Chanmin
Acakchan: Seungmin ayrilalim seungmin: sevgili miydik amk