6🔞

182 9 1
                                    

Genç soylunun küçük ellerinden birinin havlunun altına sızdığını ve penisimi tuttuğunu hissettiğimde derin bir nefes aldım.

"İşte bu etkileyici.." dedi genç soylu cilveyle.
Parmak uçlarında yükselip kulağıma yaklaştı ve devam etti. "Onu da kılıcın kadar iyi kullanabiliyor musun?"

Sorduğu soruyla bakışlarımı soylunun yüzüne indirdim. Oldukça güzel ve sevimliydi. Parlak, beyaz dişleri alt dudağını esir almıştı ve arzuyla gözlerime bakıyordu. Sorusunu, başımı evet anlamında sallayarak yanıtladım.

"Ahh görmek iserim!"

Sahibe Seonghwa'nın kıkırdadığını duydum.
"Sizi yalnız bırakalım o halde."

Genç soylu hala küçük elleriyle göğüslerime dokunuyor ve gözlerime bakıyordu.
"Ahh hayır, bunu yapamayacak kadar çok şarap içtim. Göz zevkimi doyurmayı tercih ederim."

Bakışlarını odada gezdirip az önce bana dokunduğu küçük eliyle Yuta'yı isaret etti.
"Şu şirin şeyi becersin, bende izleyeyim."

~~~~~

Yuta'nın eğdiği başını kaldırıp genişlemiş gözleriyle önce bana daha sonra seonghwa'ya baktığına şahit oldum. Önünde birleştirdiği küçük ellerinin korkuyla titrediğini fark etmem uzun sürmedi. Dudakları açılıp kapandı, bir şey söylemek istiyor gibi. Ama yeniden başını önüne eğdi ve susmayı tercih etti.

"Ahh.."
Seonghwa'nın sesini duyduğumda ondan tarafa döndüm. Bakışları çıplak üst bedenimi süzdü ardından genç soyluya dönüp gülümsedi.
"Tabiki." Söyledikten sonra Yuta'ya baktı ve devam etti.
"Söylenileni yap."

Genç soylunun kıkırdadığını duydum.
Seongjoong ise diğer kölesini alıp odadan çıktı. Yuta küçük birkaç adımda bana doğru yürüyüp karşımda durdu.
Başı hala eğik ve yere bakıyordu.

"Elbisesini çıkar, vücudu da yüzü kadar güzel mi görmek istiyorum."

Genç soylu cilveli ses tonuyla söylediğinde elimi kaldırıp Yuta'nın elbisenin omzundaki düğümü çözdüm ve eski kumaşın ayaklarımızın yanına düşmesine izin verdim.
Bunu yaparken Yuta'nın göğsünün hızla inip kalktığını, derin nefesler aldığını fark ettim.
Sahibin isteğiyle olsa da her gece odama gelip kendisini bana sunan kendisi değil miydi?

"Devam et."

Genç soylunun sesini duydum fakat bakışlarımı Yutadan ayırmadım.
Ellerimi kaldırıp önümde titreyen ufak bedenin ince beline yerleştirdim. Büyük ellerim, küçük belini neredeyse kavrayabiliyordu. Dokunuşumla derin bir nefes alıp gözlerime baktığında belindeki tutuşumu sertleştirip hafif bedenini yukarı kaldırdım.
Şimdi boylarımız eşitlenmişti.
Yuta gözlerime bakarken başını onay verircesine aşağı yukarı salladı.
"Lütfen." Sorun çıkarmak istemiyor ve denileni olabildiğince çabuk yerine getirmek istiyor gibiydi.

"Ahh ayaklarına bak çok tatlı!"
Yuta'nın havada asılı duran küçük ayaklarını birbirine sürttüğünü fark eden Genç soylu keyifli çıkan sesiyle söyledi.
Dikkatlice hareket edip onu in­citmemek için yavaşça ona uzandım. Önce Yuta'nın yanağıyla buluşan dudaklarım bu yumuşaklığa gömüldü. Onun inlediğini ve kollarını geniş omuzlarıma doladığını fark ettim.

Önce kendim yere oturup Yuta'yı minderin üzerine bıraktıktan sonra bende onun üzerine yerleştim. Bir süre güzel yüzünü seyrettim.
Yuta, dudaklarımı boynunda hissedince inledi, hızla nefesini verdi.

Dudaklarımız buluşana kadar yanağına yumuşak öpücükler kondurmaya devam ettim.
Artık ağırdan alamıyordum. Altımda uzanan kıpır kıpır bedeni ve pembe yanakları ile bana bakarken ağırdan almak mümkün değildi.
Dudaklarını öpmeye başladığımda omega başta karşılık vermiyordu. Bir süre sonra altdudağımı onun ağzında hissedince inledim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 20 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Gladyatör ↝YuJaeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin