( . . . )
*****
- Bazen küçük bir şimşek bile, bir evin nasıl ışıklarını tek seferde söndüreceğini bilir.
"Ancak şunu bilin ki, o şimşek evin ışıklarını tek seferde söndürdüğün de o ışıkların bir daha o evi aydınlatamayacağını düşünmeyin..."
O evin ışıkları kendini aydınlatmıyorsa sokak direğinin sarı ışığı o evin dışını aydınlatır.
Ancak o ışık evin içine girmez, sadece öyle görünmesini sağlar.
Dışarıdan mükemmel, içinde hiçbir eşya olmayan bir ev düşünün.
İnsanlar da böyledir.
Dıştan bakınca hayatı yaşayan, iyi bir hayatı olan birisi gibi görünebilirsin, ancak içinde ki olup bitenden kimsenin haberi olmadığı gibi bu yolda da tek başına yürümeyi öğrenmelisin...
Yanında hâlâ kimin olduğuna o zaman karar ver.
Kimseye kolay kolay güvenmemeyi öğrenmelisin.
Bugüne kadar güvendiğin kaç kişi hâlâ yanında?..
Sayılacak kadar az...
Peki şimdi söyle bana yürüdüğün bu yolda hâlâ yalnız mısın?...
Peki ya sen hâlâ bizimle misin?
*******( Hazal'ın Anlatımıyla; )
Sabah gözlerimi yorgunlukla ve hiç ummadığım bir yerde açmıştım.
Başımda bir ağrı ve... bulanık görmemi sağlayan bir...ışık(?) vardı.
Gözlerimi birkaç kez yavaşça kırpıştırdıktan sonra kafamı yana doğru çevirdim ve etrafıma göz gezdirdim.
-Hastane mi?
-Ah, kahretsin!
Yanı başımda duran bir hemşire olduğunu ve koluma bağlı olan bir serumu kontrol ettiğini fark ettim.
Dudaklarımı halsiz bir şekilde araladım.
-Sanki tüm gün dayak yedim, şu hale bak!
Zar zor çıkan sesimle konuşmaya başladım.
"Ben...neden burdayım?.."
Kadın gözlerini serumdan ayırarak bana çevirdi.
"Bir vâkâdan dolayı hanımefendi."
Vakadan dolayı mı?
Ah kahretsin!
Ta bi ya... Dün akşam yaşanan olaylar...
Ve... BABAM!
ONA BİR ŞEY OLDU!
Hızla ve panikle olduğum yatakta doğruldum ve hemşirenin hâlâ koluma yaptığı serumu sertçe çekip çıkardım.
Ayağa kalkarak odadan çıkmaya çalıştım.
Kolumda ki acı tökezlememe neden olmuştu.
Hemşire daha ne olduğunu bile anlamamış bir ifade ile sadece şok içinde kalmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON SEÇENEK {+18}
RomanceKırık şarap bardakları, eski anılar, tutkulu dokunuşlar ve bakışlar... Hepsini bir anda kaybettiğinizi düşünün... Geriye yıkık bir hayat ve çocuk gibi kalmış bir beden düşünün... "O güzel gözlerinin önüne bazen küçük bir yağmur damlası düşmüş, be...