OYUN İÇİN'DE AŞK.. 18+

1. BÖLÜM "Erik Hırzısı mı?"

Selamlar herkesee, yeni kurgu ile karşınızda'yım. Umarım beğenirsiniz, ADAVET'teki gibi linç yemem inşallah :)

İlk bölüm'de yazım yanlışı varsa çok üzgünüm. Heyecan'dan yanlış yazmış olabilirim.. :)

[Bu arada ben mardin'li değilim, eğer bir yanlışım olursa kusura bakmayın lütfen! Şimdiden uyarımı yapıyorum, sonra beni linçlemek için yer aramayın lütfen!!]

[Sadece mardin ile alakalı bir kitap'tır. Mardinin yöresini çok bilemem haberiniz olsun :) ilk bölümleri nasıl yazacağımı bilmiyorum yani o kadar iyi değilim.]

O yüzden ilk bölümün başlangıcı nasıl olur bilmiyorum. Ben kendime göre yazıyorum.. Oy ve yorum atmayı unutmayınn.

Oy: 15, yorum 20 ilk bölüm'den bu şekilde oylara başlayalım🤭

~Keyifli okumalarr~

{ İlk bölüm ile düşüncelerinizi buraya yazarsanız, çok mutlu olurum❤️ }

\GEÇMİŞ ZAMAN../

Yine tanımadığım bir aile'nin evine girmiştim. Ağaçların'da erik vardı, canım çekti. Bizim evde ağaç olmadığı için başkalarının evine giriyorum. Canım o kadar çok çekmişti ki ağzımın suyu akmaya başladı.

Sessiz bir şekilde yürümeye başladım. Ağacın yanın'da durduğum'da nasıl alacağımı düşündüm. Boyum yetmiyordu, birisi beni görmeden erikleri alıp gitmem gerekiyordu.

Etrafıma baktım, hiç bir şey bulamadım. Evden ses gelemeye başlayınca hızlıca kapıya doğru gittim. Ama birisi bana seslendi.

"Erik mi istiyorsun, küçük?" dedi arkamdan birisi. O an korku'dan ölebilirdim. Eğer annemler duyarsa benim için çok kötü olur du. Komşular hırsız diye dalga geçerlerdi.

"Yoksa hırsızlık mı yapıyordun?" dedi alaycı bir şekilde. Yarım yamalak gülüyordu. Hayır ben hırsızlık yapmıyordum ki, sadece bir kaç tane erik yemek istemiştim.

Ses gelen tarafa döndüm. Bir erkek'ti uzun boylu'ydu.

"Hayır, sadece bir şeyimi buraya düşürdüm. Onu aldım ve gidiyorum şimdi." dedim. Utana sıkıla. Bana doğru yaklaştı.

"Ayrıca ben hırsızlık yapmadımki" dedim kafamı hafif yere eğerek.

"O zaman neden girdin buraya?" dedi gülerek. Ne yapacaktım ki şimdi anlamıştı işte of.

"Şey ben.. Iıı ben yani evimin yolunu karıştırdım, ben gideyim" dedim. Gitmek için hareket ettim ki bir gülme sesi geldi.

"Hani bir şeyin düşür müştün küçük?" dedi. Göz kırparak. İşte şimdi bitmiştim. Ne diyecektim?

"Evet hem bir şeyimi düşürdüm, hemde evin yolunu karıştırdım" dedim.

"Doğru söyle erik hırzısımısın yoksa?" dedi. Gözlerini kısarak söyledi. Hayır ben hırsız değildim.

"Hayır değilim, dedim ya sana işte evimi karıştırdım" dedim. Elini alnına koydu.

"Daha yeni'de evin yolunu karıştırdım dedin. Hem yalan söyleme küçük, gördüm seni erik ağacına susamış kedi yavrusu gibi bakıyordun. Ben gelmesem erikleri çalacaktın he?" dedi kafasını sallayarak.