Elin sahibine baktığımda gözlerime inanamadım. Bu adamı daha önce görmemiştim. Neden omuzumu tutuyordu. Acaba beni deli mi sanmıştı. Neden omuzumu hala tuttuğunu merak ettim.
Omuzumu tutan eline baktım. Nereye baktığımı anlayıp elini indirdi. İşin garip kısmı bana bakmaya devam ediyordu. Acaba yüzümde birşey mi vardı. Gerçi şuan yüzümde birşey varsa da umursamıyordum. Bende onun yüzüne baktım. Gözlerine. Gözleri... Gözleri çok güzeldi. Yeşil gözleri sanki bana bir an bugün yaşadığım bütün hayal kırıklıklarını unutturmuştu ve bu çok... çok hoşuma gitmişti.
Bir anda konuşacağını anladığımda nerede ve neler olduğunu hatırladım ve gözlerimi kaçırdım.
"İyi misin?" diye sormuştu. Cevaplamadım. Onun yerine banka tekrar oturdum ve gözlerimi kapadım. Şuan berbat bir haldeydim bunu görmüyor muydu?
"İyi misin?" dedi tekrar. Bu sefer ayakta durduğu yerden bana daha da yaklaşarak aşağı doğru inerek söylemişti. Herhalde ondan önce söylediği şeyi duymadığımı düşünmüştü. Sesimi düzeltmeye çalıştım.
"İyi değilsem ne yapacaksın?" sesim tahmin ettiğimden iyi çıkmıştı. Ben bu güçlü durma işini beceriyordum sanırım.
Bir anda yerinden doğruldu ve izin istemeden bir anda yanıma oturdu. Bunun benimle derdi neydi?
Ben ona şaşkınca bakarken bana sanki hiçbirşey olmamış bunu yapması gayet normal birşeymiş gibi bakıyordu.
Bu sırada onu inceleme fırsatım olmuştu. Çok yakışıklıydı. Yeşil gözleri kumral ve hafif uzun saçlarıyla model gibi duruyordu.En az 1.75 - 1.80 gibi bir boyu vardı. Sanırım spor yapıyordu. Biçimli vücudu bunu kanıtlıyordu. O da sanırım beni inceliyordu. Hafifçe birkaz kez öksürdüğümde bakışlarını tekrar yüzüme çevirdi.
"Neden yanıma geldin?"
"Öylesine."
"Neden benimle konuşuyorsun."
"Sen de benimle konuşuyorsun, ayrıca konuşmaya ihtiyacın varmış gibiydin." dedi. Cevap vermedim. Öylece yüzüne baktım.
Boğazımın kuruduğunu hissettiğimde biraz alkol içsem sorun olmayacağını düşündüm. Ayağa kalktım. Gariptir ki yabancı da ben kalkınca hemen kalmıştı.
"Neden kalktın." dedim
" Sen neden kalktın?"
"Markete gideceğim, bir şeyler alacağım." ihtiyacı birşeyi olup olmadığını sormamıştım gerek yoktu. Kendi gidip alabilirdi.
Markete girdiğimde direkt olarak alkollerin olduğu tarafa geçmiş birkaç şişe alıp ödemeyi yapıp çıkmıştım marketten.
Banka vardığımda az önceki adamın hala orada ve aynı şekilde oturduğunu gördüm. Gözleri denize dalmıştı. Birşey düşünüyor gibiydi.
Az önce bankta oturduğum yere oturdum. Oturduğumda yabancı hemen bana baktı ve gülümsedi. Gülümsedi ama neden?Neden bana gülümsüyordu ki.
Bir tane şişeyi anında açtım ve içtim. Ben onları içerken yabancıda nedendir bilinmez beni izliyordu. İster misin diye sormadım çünkü eğer istiyorsa kendi gidip alabilirdi.
Acaba çok mu içmiştim hafiften başım dönüyor, midem bulanıyordu.Bu kadar alkol yeterdi eve gitmek istiyordum. Birden ayağa kalktığımda dengemi sağlayamadım ve yere kapaklanmadan önce beni bir kol tuttu. Ve tabikide o kol az önce yanımda oturan yabancıdan başkası değildi.
"İyi misin?"
"İyiyim, hiç bir sorun yok." tabikide kesinlikle yalan söylüyordum. Amacım sadece yabancıyı geçiştirmekti. Yalan söylediğimi o da anlamış olmalıydı ki hafif alayla güldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gün Doğumu
Roman pour AdolescentsHerkese merhaba ben Duru. Bu hikaye benim ilk hikayem umarım seversiniz eğer bir fikriniz olursa seve seve yazarım. İyi okumalar dilerim. Birgün herşeyin üst üste gelip kafayı yediğiniz zamanlar oldu mu hiç? Eğer olduysa bu kitap tam size göre. Bir...