Altıncı Bölüm

12 3 16
                                    


Minho

Bir insan tuvalette bile mi huzur bulamaz anlamıyorum ki. Apar topar çıkıp Changbin'in yanına geldiğimde kalabalik bi ekip vardi. Bir grup çocuk ve Han Jisung?

Burada ne işleri vardı ki onların diye düşünürken Changbin'in sesiyle ayıldım.

"Hadi yürü gidiyoruz, görüşürüz çocuklar."

"GÖRÜŞÜRÜZ!"

Bakışları sanki bedenimi delip geçecek gibiydi, ister istemez irkilmiştim.

Karakoldan çıkıp arabaya bindik ve yola koyulduk.

"Olay yeri-"

"O karıyı ihbar eden kadının yanına gidiyoruz."

"Pardon ney?"

"Duydun işte sorgulama."

"Takık bi' piçsin biliyorsun dimi?"

"Biliyorum."

"En azından kendinin farkında bu da bir şey."

Yol boyu tek kelime konuşmadık arabada ölüm sessizliği vardı. Elbet merak ediyorsunuzdur o gün yapılan baskının olmasına sebep olan şeyi.

Bir gün bir kadın karakola geldi ve şikayette bulunmak istediğini söyledi :

"Bayan Kim lütfen oturun şöyle. Detaylarıyla anlatın dinliyorum."

"Memur bey direkt ben X mahallesinde yaşıyorum. Komşum aynı zamanda yakın arkadaşım olan Han Hee Na adına bir ihbar yapmak istiyorum. Kendisi... Bunu nasıl izah etsem bilmiyorum söylemeye dilim varmıyor. Kendisinin bir oğlu var adı Jisung. Heena tabiri caizse bir fahişe ve geçimini bundan karşılıyor. Evli değil ve Jisung da zaten onun müşterilerinden birinden olan bir çocuk. Son zamanlarda hastalandığı için çalışmadığını duydum. Kendisi yerine oğlu çalışıyor... Kendi işini zorla o çocuğa yaptırdığını ögrendim. Lütfen bir şeyler yapın kurtarın o çocuğu ben çok çabaladım ancak aklını kaçırmış resmen. Arkadaşım olan kadın bir deliye dönmüş. Delinin bile yapmayacağı bir şey bu. Nolur o çocuğu kurtarın memur bey yalvarırım size."

Kadının anlattıkları kanımı dondurmuştu. Dinlerken kusmak istedim. Hangi insan kendi evladına bu iğrençliği yapar? Böylesine iğrenç birine insan demek bile utanç verici. İhbar üzerine gizli bir operasyon düzenleyip baskın yaptık. O rolü yaparken midemin kaç kere ağzıma geldiğini ve sinirden kontrolü kaybetmemek için avuç içimi kaç kere tırnakladığımı bilmiyorum. O çocuğun cılız bedeninin karşımda güçsüzce yere çöküp ağlayarak yalvarışı her gün kabuslar görmeme sebep oldu. Aklımdan asla çıkmıyor o yalvarışı. Ne olursa olsun onu korumak ve iyileşmesine yardım etmek istedim. Evlat edinmek istedim ancak ilk önce evli olmam ve ona uygun aile ortamını sağlamam gerekirdi. Bunu yapmak epeyce bir zamanımı alırdı. Ben de bu yüzden öz babasını bulmaya karar verdim. Eğer bir oğlu olduğunu öğrenirse belki ona sahip çıkardı.

"Geldik."

"Minho."

"Hm?"

"Seninleyim dostum, ben de yardım edicem sana bu işte. Tüm yükü sana bırakamam."

"Teşekkür ederim."

Omzuma eliyle hafifçe vurdu ve gülümsedi. Yalnız olmadığımı ve beni destekleyip yardım etmek isteyen arkadaşlara sahip olduğum için çok mutluyum.

Arabadan inip Bayan Kim'in yaşadığı apartmanın merdivenlerini çıkmaya başladık. Kapıyı çaldığımızda Bayan Kim bizi görünce şaşırmış gibiydi.

Happy House / MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin