2.BÖLÜM

25 0 0
                                    

Yudum'un ona anlattıklarından sonra aklı tamamen karışan Atlas neye inanacağını şaşırmıştı. Bir tarafta her şeyin oyun olduğunu söyleyen en yakın arkadaşı, diğer tarafta Mira'nın onu gerçekten sevdiğini söyleyen en yakın arkadaşı vardı.

Yudum ve Meriç, aklı ve kalbi gibi olmuşlardı çünkü Yudum kalbinden geçen gibi Mira'nın onu sevdiğini savunuyor, Meriç ise aklından geçen gibi intikam alacağını söylüyordu. Ne yapacağını şaşırmış bir şekilde oturduğu yerden kalkıp arabasına gitmek için aktivite merkezinden çıktı. İlerideki durakta Meriç ve Yudum'un hararetli bir konuşma yaptığını gördü. Şu an ikisinin kavgasını çekemeyeceğini bildiği için ikisini de görmezden gelip arabasına binip eve doğru yola çıktı.

Tüm yol boyunca beynini ele geçiren düşünceler ayrıca kalbini de ağrıtıyordu. Yolun nasıl geçtiğini anlamadan arabasını park ederek eve çıktı. Anahtarını arayıp bulamayınca zile basmış ve kısa süre içinde üzerinde mutfak önlüğü olan annesi ile karşılaşmıştı.

"Hoş geldin oğlum." Diyen annesine zoraki de olsa gülümsemişti.

"Hoş buldum." Kısa cümlesinin ardından odasına geçmiş ve kendisini yatağına atmıştı.

Oğlunu sabah yolladığından da kötü halde bulan kadın neler olduğunu merak ediyordu. Oğluna bu birkaç günde neler oluyordu böyle anlam veremiyordu. Tek bildiği sabah arayan kızla ilgili olduğuydu, onu da sabahki reddetmesinden anlamıştı.

Bir şeyler yapması gerektiğini düşündüğü için mutfağa geri dönüp yemeğin altını kısmış, önlüğü çıkarmış ve oğlunun odasına gitmişti. Kapıyı tıklayıp müsaade aldıktan sonra içeriye girmişti.

"Efendim anne, bir şey mi oldu?" Yatakta oturur pozisyona gelen Atlas annesinin kapıyı kapatışını izlemişti.

"Bana bir şey olduğu yok ama sana olduğu kesin. Anlatmak ister misin? Belki yardımım dokunur." Atlas annesinin sözleri üzerine dışarıdan nasıl göründüğünü merak etmişti.

"Yok anne ya bir şeyim, sana öyle gelmiş." Atlas yaşadığı karmaşayı annesine anlatıp anlatmama konusunda kararsız kalmıştı.

"Oğlum kaç yıllık annenim seni ilk defa böyle dağılmış görüyorum. İnkar etme bana bir şeylerin yolunda gitmediğini çünkü inanmam. Anlat bana bir çaresini buluruz elbet." Annesinin açıklaması ile inkar edemeyeceğini anlamıştı ama nereden başlayacağını ya da bu durumu nasıl açıklayacağını bilmiyordu.

"Bir şeyler oluyor ve ben büyük ikilemde kaldım. Aklım ve kalbim arasında sıkıştım anne. Hangisine güveneceğimi bilmiyorum." Annesi onu anladığını belirtmişti.

"Bana neler olduğunu baştan anlat. Bugün arayan o kızla ilgili değil mi? Neydi adı Mira mı?" Atlas annesinin ağzından tekrardan Mira'nın adını duyunca iç çekerek başını salladı.

"Evet anne Mira." Oğlu ile bu kız arasında neler olduğunu daha çok merak etmeye başlamıştı.

"Ee kim bu Mira, ne yaptı da seni bu hale getirdi?" Annesinin sorusu üzerine Atlas derin bir nefes aldı ve anlatmaya başladı.

"Anne Mira benim eski sevgilim. Lisenin başında sevgili olmuştuk. Ardından da ben ondan ayrıldım." Atlas devam edemeden araya annesi girdi.

"Neden ayrıldın kızdan, sebebi neydi?" Annesinin bu sorusu galiba herkesin merak ettiği soruydu.

"Siz tam o zaman aralığında babamla ayrılıyordunuz ve kendimi iyi hissetmiyordum. O süre zarfında Mira ile birlikte olmaya devam etseydim ikimizden biri fena halde yaralanacaktı." Oğlunun sözleri üzerine kadın kendisini kötü hissetmişti.

UMUDUNU KAYBETME 3 : İKİNCİ ŞANS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin