Forbidden love 7.

130 12 1
                                    


Jimin pencereden sızan güneş ışığının gözüne çarpmasıyla uyandı. Doğruldu ve lavaboya gitti. Elini yüzünü yıkayıp üzerini değiştirdi. Mutfaktan harika kokular geliyordu. Mutfağa ilerlediğinde yemek pişirmekle uğraşan jungkook, ve masayı kuran Taehyung'u gördü.

"Günaydın Ahali"

"Ooo günaydın jiminshii"

Jungkook ocaktan aldığı tavayı masaya getirdi. Hep beraber sofraya oturdular ve kahvaltı yapmaya başladılar.

"Hâla birşey bulamadık"

"Olsun be Taehyung. Belki de sadece korkutmak istemiştir"

"Bu şekilde korkutmak olur mu sence jimin"

Jimin sıkkınlıkla nefes verdi.

"Offf bilmiyorum arkadaşlar"

***

"Görüşürüz jiminshi"

"Görüşürüz jungkook. Görüşürüz Taehyung. "

Vedalaştılar ve jimin içeriye geçti. Telefondan birşeylere bakıyordu. Bildirim geldi.

---

Bayan park
Hayret engelimi açmışsın

Jimin
Of uğraşamam

Bayan park
*konum*
Hemen buraya gel jimin
Seni bekliyorum

Jimin
Ne
Nasıl?

Bayan park
Dediğim gibi konuma gel jimin
Seni bekliyor olucam
Yaptıklarımdan pişmanlık duydum
Umarım affedersin beni

Jimin
Rüyadamıyım ne/
Peki

---

"

Taksi! "

Jimin duran taksinin kapısını açtı ve bindi. Konuma bakarak yolu tarif ediyordu. Bir süre sonra taksi durdu.

"Yol buraya kadar beyefendi"

"Nasıl yani? "

"Burdan sonrası taksiyle olmuyor maalesef ücretiniz 180 won"

"Tamam"

Jimin parayı verdi ve taksiden indi. Bir Konuma baktı bir etrafa baktı. Konumun olduğu yer buraya bayağı yakın bir yerdeydi. Jimin ilerlemeye başladı ve ileride ağaçların arasındaki siyah arabayı gördü. İçinden bir ses geri dönmesini söylüyordu. Korkmuştu çünkü. Ama yinede ilerledi.

Arabanın önündeki kadın Jimin'in geldiğini görünce. Kıyafetlerini düzeltti. Giydiği şeyler sanki bir milyonerin giydikleri gibiydi.
Bacaklarının tamamını açıkta bırakan dar siyah bir elbise. Üstüne giydiği beyaz ve tüylerle kaplı ceket, ayaklarındaki bayağı pahallı duran botları ve sarı saçları ile ihtişamlı görünüyordu. Jimin şaşırmıştı tabii ki. Böyle olmasını beklemiyordu.

"Hoş geldin jimin"

"Hoşbuldum"

Kadın eliyle 'gel' işareti yapınca jimin yavaş adımlarla kadının yanına ilerledi. Sözünü ikiletmiyordu. Korkuyordu çünki ondan.
Kadın alaycı ve yapmacık bir sesle konuştu.

"Ah, senden çok özür dilerim jimin! Beni affet lütfen!"

Jimin stresliydi. Gözlerini kaçırıyordu. Sanki kötü bir şey olacak gibi hissediyordu.

"Ben.. Ben ne diyeceğimi bilmiyorum"

"Hiç bir zaman ne diyeceğini bilmiyorsun zaten"

"Ne? "

Jimin bunun bir oyun olduğunun farkına yeni yeni varıyordu.

"Ne kadar saf salaksın jimin. Haha ne kadar komik öyle değil mi? "

"Sen... Sen alçak bir kadınsın"

"Ben mi? Haha! Alçak olan sensin jimin. Ezik olan sensin"

"Sen vahşi bir kadınsın! Keşke beni hiç doğurmasaydın!"

Kadının sinirlendiği her halinden belli oluyordu. Kadın Jimin'in üzerine yürümeye başladı jimin ise geri çekilerek kaçmaya çalışıyordu. Ayağı takıldı ve geri geri giderken yere düştü.

"Ah-"

"Hahaha! "

Kadın büyük bir kahkaha attı. Ardından elini şıklattı ve bağırdı.
"Şimdi alın bunu!"

Arabanın içinden çıkan adamları gören jimin kaçmaya çalıştı ama başaramadı. Arabadan çıkan 3 adam jimini sertçe kolundan çekip arabaya bindirdiler. Jimin'in çığlıkları duyulmasın diye ağzını bantladılar.
Jiminin gözlerinden yaşlar süzülüyordu. Araba haraket etmeye başlamıştı bile...




-Arkadaşlar Jimin'in annesi(?) mafya falan değil bu arada. Sadece Jimin'in işini bitirmek için adam tutmuş

-canı kadın Jesso 😖🤢🤮

-oy ve yorum plsss

Forbidden love/ YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin