Tuğçe gözlerini araladığında yanı boştu ve akşam olmuştu.
İçeriden gelen sesleri ve kokuları takip ederek mutfağı buldu.
Efe yemekleri hazırlamıştı. Tuğçe onun yanına yürüyüp tezgaha oturdu.
Efe elindeki havluyu omzuna atıp Tuğçe'nin önüne geçti. Ellerini iki yanına koydu. Tuğçe'yi alnından, yanaklarından öptü.
"Güzel uyudunuz mu?"
Tuğçe keyifle başını sallamıştı.
"Sen gitmişsin onu bile farketmedik"
Efe gülerek Tuğçe'ye bakıyordu. Fırından gelen sesle önünden çekilip fırına baktı.
"Evet, yemeğimiz hazır"
"Efe"
"Efendim canım"
Tuğçe tezgahtan inip Efe'ye doğru yürüdü.
"Daha önce de kesin söylemişimdir ama sen böyle elinde eldiven, omzunda havlu mutfakta bi ayrı karizma oluyorsun ya"
Efe Tuğçe'nin ona sarılma çabalarına karşılık verdi.
"Yani şimdi yemek falan, güzel kokuyor ama hani ben hamileyim ya canım bir şeyler istiyor ya"
"Hmm"
"Galiba benim canım kocamı istiyor"
Efe Tuğçe'nin yemekten sonra yapacakları konuşmadan kaçmak için böyle konuştuğunu anlayacak kadar tanıyordu onu.
"Kızım acıkmış olabilir ama o yüzden önce yemeğimizi yiyelim"
Tuğçe işe yaramayan planı ile mutfağın ortasında öylece kalmıştı.
Öyle ya da böyle o konuşma yapılacaktı. Bardakları eline alıp masaya götürdü.
Tuğçe tabağındakiler ile oynuyordu. Canı yemek yemek istemiyordu.
"Güzelim yesene!"
Ağır ağır yemeye başlamıştı. Stres yapıyordu. Yedikçe lokmalar ağzında büyüyordu.
Nihayet tabağını bitirmişti. Tuğçe için maalesef tabağını bitirmişti.
Mutfaktan içeri geçtiğinde Efe koltukta oturmuş onu bekliyordu.
Tuğçe ellerini birbirine sürterek Efe'nin yanına oturdu.
"Evet, bekliyorum"
Efe Tuğçe'nin bir çocuk gibi azar bekliyor oluşuna kahkaha attı.
"Senin hatan değildi. Biliyorum sen ne kızımızı ne de kendini tehlikeye atmazsın ama doktoru duydun Lütfen Tuğçe inat etme artık"
Tuğçe işinden ayrılmak istemiyordu. Tek başına evde duvarlarla sohbet etmek hiç istemiyordu.
"Ben inat etmiyorum ki hem doktordan rapor talep ederiz sadece masa başında otururum eski günlerdeki gibi olmaz mı?"
Efe tek kaşını kaldırmış Tuğçe'ye bakıyordu.
"Tuğçe ben sana dikkatli olman gerekiyor diyorum sen ne diyorsun?"
Tuğçe Efe'nin onu anlamadığını düşünüyordu. Ayağa kalkıp sesini yükseltti.
"Ben dikkatsizim yani? Kızımı düşünmüyorum öyle mi?"
Efe Tuğçe'nin ani yükselişiyle ayağa kalkıp onu kolundan tuttu.
"Ani hareketler yapmasana Tuğçe"
"Tuğçe zaten dikkatsiz ani hareketler yapar, hamile olduğunu bile unutur kimin içinde bi çocuk büyüyor bilmez"