Genç, ukala bir tavırla ellerini önlüğünü cebine iliştirdi "Benim işim bu, herkesin hayatını kurtarıyorum kendini özel falan hissetme yani."
Kumral adam kafasını eğerek alayla sağa sola salladı. Olduğu yerde eğilerek boyunu esmerin boyuna eşitledi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Piste ayak bastığı gibi derince bir nefes aldı, etrafta yazan yazılara dikkat ile baktı. Türkçe. Hayatının mahkumiyetinden sonra ülkesine dönmesi eşsizdionun için. Yüzünde ki tebessüm büyüdükçe büyüdü, doğduğu büyüdüğü ülkeye temelli gelmemiş olsa bile geçirdiği anıları hatırladı. Başını iki yana sallayarak yüzünde gülümsemesi ile karşıdan gelen genç kızı yolun yarısında karşılarken elini hemen kendinden kısa olan kızın beline yerleştirdi. Şakağına bir öpücük kondururken kız da ayakları üzerinde yükselerek kollarını boynuna doladı ve yanağını öptü esmer oğlanın.
"Güzelim benim, nasıl da özlemişim seni" Diyerek kafasını kızın boynuna yerleştirdi ve kokusunu derince içine çekti. Kız gamzelerini göstererek genişçe gülümsedi ve biraz daha sıkı sarıldı. Genç bu seferde kızın huylandığını bilse de çok sevdiği gamzesinden öptü. Kız kafasını yana yatırıp çekerken omzuna hafifçe vurdu. "Hey! Huylandığımı biliyorsun, inadıma yapma şunu" diye sızlandı. Uraz gülümseyerek kolunu kızın omzuna attı ve kendine çekip saçlarının kokusunu aldı.
Karşıdan gelen heybetli bedeni görünce daha da mutlu oldu esmer. Kolunun altındaki kız abisini görünce hemen ayrıldı ve karşıya geçti. "Ya Ulaş abi." dedi ve ayağını çocukmuş gibi yere vurdu "Uraz abim benimle uğraşıyor gelir gelmez." Uzun olan kızı dikkatle dinledikten sonra bakışları kendinden kısa oğlana döndü. Diğer kolunun altına da Uraz'ı aldı ve çıkışa doğru yürümeye başladılar.
"Uraz!" dedi Ulaş, kız kardeşinin isteğini reddetmeden yalancı bir sinirle kızdı erkek kardeşine. "Umay Hanımla uğraşmayalım trip atıyor sonra" diye devam etti dalga geçerek. Sarışın kız abisinin kolunun altından çıkıp karşılarında dikildi. Ellerini beline koydu "Ya siz benimle uğraşmayı bırakacak mısınız yoksa ben de mi Uraz Bey gibi başka yerde okuyayım?" Esmer işaret parmağını bir oyuncu gibi kardeşine salladı "Ooo hanımefendi beni araya katmayınız lütfen. Zira borçlu çıkarsınız". Umay dudaklarını büzerek sağ omzunu silkti. Kızın bu tatlı haline dayanamayan Uraz elinde ki bavulları olduğu yere bırakarak belini biraz eğdi, iki elini de kardeşinin iki yanağına koydu ve başını sağa sola sallamaya başladı. Dudakları balık gibi büzülmüş olan kız boğuk çıkan sesiyle "Yaaa bırak beni" diye mızmızlandı. Esmer oğlan kahkaha atarak kızı bıraktı ve geri dönüp bavullarını aldı. Sürükleyerek çoktan onları bekleyen arabaya ilerledi.
Siyah lüks arabanın içinden çıkan genç Uraz'ın bavullarını almaya yeltense de Uraz bunu engelledi. İnsanların kendisine hizmet etmesi onu felaket derecede rahatsız ediyordu. Hayatı boyunca birilerine sesini çıkarmamaya alıştığı için kendisi üst mevkide olmasına rağmen üstün olarak göremiyordu. Dolayısıyla çalışanlara asla böyle işler yaptıramıyordu. Kız kardeşinin aksine. Tam da bu düşüncesini duymuş gibi Umay hemen lafa atladı "Biliyor musun Mahir, abim geldiğinde bilerek senin geldiğini düşüneceğim." Mahir anlamamış olduğundan kaynaklı kaşlarını çattı "Anlamadım küçük hanım?" Umay derin bir nefes aldı "Diyorum ki abim sizlere özellikle sana iş yaptırmıyor ya o yüzden geliyorsun dedim."
