0.3

63 6 2
                                    

"Kesinlikle en büyük yanlışım 8 yaşımda Harry'e 'seni seviyorum dört göz' dememdi"

"Evet ona aşıktın"

İç çekerek kafamı kanapemizin hiç rahat olmayan yastığına bastırdım "Yarın hiç sevmediğim, nefret ettiğim, iğrendiğim hogwarts'ta yeni bir yıla başlıyorum!"

"Evet Summer, bunu 2 kez yaptın" göz devirip gazetesini masaya bıraktı "Artık bana hayat hikayeni anlatmaktan vazgeç! İlgilenmiyorum ve zaten biliyorum!"

Tekli koltuktan bana ters bir bakış atıp televizyona odaklandı. Hep sıkıcı mı olmalı?

"Ne var yani, dertli bir insanım ben"
Elimi alnıma koyup gözlerimi kapattım "Ve hiç kimse derdimi dinlemek istemiyor! Yazık bana!"

"Bu taktiği sadece babanda kullanabilirsin Summer"

Göz devirerek iç çektim. Yazık bana...

"Slytherin'li olmanın 4 kuralı bu hayatım"

Sarı kafa, ona ters-ters bakan anneme yine slytherin olmanın 4 kuralını anlatıyordu.

İşte o mükemmel 4 kural

1.Her şeyle dalga geç:özellikle gryffindor'lularla.

2.Liderlik ve kurnazlık kanında olsun.

3.Seninle ilgili olmayan hiç bir şeye atılma.

4. Ve en güzeli: KURALLAR ÇİYNENMEK İÇİN VARDIR!

Evet, evet 4.kural babam ve benim en sevdiğimiz kural.

Ve, şu an sanırım babam 'ev kurallar' ımızdan birini çiynedi.

"Ne var yani kirli kıyafetlerimi ortalıkta bıraktıysam?"

"Tüm gün çalışmak zorundayım ve bir kaç gün sonra quidditch öğretmenliği için evden ayrılmak zoruna kalacağım!"

"Evet, bu harika! Yeni bir işin olacak. Benim kirli kıyafetlerimle ne ilgisi var?"

"Seni yanlız başıma bırakacağım zaman evime ne olucak? Eminim 2 gün sonra tek bir tahtası bile kalmaz!"

Babamı tersleyen anneme hemen güzel bir cevap vermem lazımdı. Babam ve ben birbirimizin arkasını hep kollarız ve sonda ikimiz birlikte azar yeriz.

"Abartma anne! Sadece kirli çamaşırlar!"

Annem bana dönüp iç çekti "Sadece?"

Sadece...

"Ne var yani altı üstü tamircilik yaparken banyoyu havaya uçurdu ve bunu gizlemeye çalışırken de evi havaya uçurdu. Sonrasında hallettin zaten yine halledersin"

Oliver ayağa kalkarken alaycı bir tonla "Ne var yani" diyerek beni taklit etti. Merlinin kirli donu adına, hep böyle mi olmalı bu çocuk? Sonra ben arızalı ilan ediliyorum.

"Küçük kızım bu yıl 3.sınıf!" Babam gülümseyerek yanıma oturdu "Çok çabuk büyüyor değil mi Shine?"

"Evet, öyle" annem Oliver'in saçını karıştırırken umursamazca söylemişti bunu. Eh, alıştığımız bir şey.

"Sence bu yıl Oliver boklusunu quidditch'de kim havaya uçurucak?"

"Tabii ki de sen" göz kırparak arkasına yaslandı "Senin yaşlarındayken quidditch takımımızın en iyisi bendim"

"Evet, evet bunu 18 kere anlattın"

Elini havaya kaldıran babam kaşlarını çattı "Oliver olma! Dinle!"

Oliver olma demese dinlemeyecektim de neyse..

"Tüm slytherin'li ve rawenclaw'lı kızlar quidditch maçlarına beni izlemek için gelirdi! Hepsi Felix Summer diye bağırıyordular" kendinden emin şekilde sırıttı "İlk kez annene yenildim. Tüm herkes bir Summer'in muggle'a yenilmesini konuşuyordu"

Övünmek gibi olmasın ama, Summer'ler Black ve Malfoy'lardan sonra 3.en ünlü Slytherin safkan ailesi. Tabii annemle evlenen babam tüm ailesine şok yaşatana kadar.

"Ve, tüm hayatım boyunca annene yenildim" dudaklarını birbirine bastırarak omuz silkti "Ama pişman değilim"

Gülümsedim. Babamın annemle değil de onu daha çok seven birisiyle evlenmesini isterdim.. Annem bence Oliver ve Harry dışında kimseyi sevmez,

"Kapıya birisi baksın!" annemin sesiyle yerimden kalkıp kapıya ilerledim.

Bak yine babam taraf akrabalar geldiyse ağlarım! Geçen yıl hogwarts'taki 2.yılım olduğu için 50 kişi gelmiştiler! Tamam seviyorum, hepsi babam ve benim gibi şakacı bireylerde, yavaş-yavaş gelin amk. 50 kişi bir eve gelir mi!

Kapıyı açmamla gözlerim açıla bildiği kadar açıldı. Harry...

"Selam Lilith" her zaman ki utangaç gülümsemesini yaptı "İçeriye girebilir miyim?"

"Selam.." hızla geri çekilerek geçmesine izin verdim.

İçeriye geçer-geçmez etrafa bakındı "Hiç değişmemiş"

Şey.. Sen çok değişmişsin...

"Harry!" annem hızla çocuğa sarılırken babam zoraki bir gülümsemeyle yanımda durdu "Harry'e yiyecekmişsin gibi bakmayı kes Lilith"

"Ne?" kaşlarımı çattım "Hayır, sadece biraz değişmiş"

"Weasley'ler çocuğa yaramış, gören biz yemek vermiyoruz sanar" göz devirdi "Bir bizi yemedikleri kaldı"

Söylediği şeye kahkaha atmamaya çalışırken Harty bana döndü "3.yılın için sabırsızlanıyor musun Lilith?"

"Yaa, ne demezsin.. heyecandan ölüyorum.."

Bölümün sonu.

Harry Potter/𝙎𝙐𝙈𝙈𝙀𝙍Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin