DERİNLERDE

5. geçmişten bir kesit

Oy vermeyi unutmayın ⭐

********

"Elif." Dedi Efe. Bu isimler garip geliyordu bu yüzden alışması çok zordu. "Efendim Enes?" Dedim bende uysal bir sesle. Karşımızda ki adam bizi izliyordu. "Geçen gece neler yaşadınız?" Diye sordu doğrudan. "Beyefendi hatırlamıyormuşda."

Kastettiği kişi Veysel'di.

"Unutulmaz bir gece olduğunu sanıyordum." Dedim bozulmuş gibi. Veysel sırıtarak yüzümü inceledi. "Çektiğin videoları at." Dedi ardından. Bunu beklemiyordum ancak durumu hemen toparladım.

"Benim telefonum yok ve senin telefonunun şifresini bilmiyordum, sorduğum da söylememekte ısrar ettin."

Veysel şaşırdı. "Neyse... Kameralar çekmiştir."

Onaylayan sesler çıkardım ancak kameralar devre dışıydı. Bunu gördüğünde iyice şüpheye düşecekti. Veysel dakikalardır masamıza kurulmuş bizimle oturuyordu. Şuan da Çınar'ın yanında oturan kızıl saçlı bir kadın vardı ve bu durum Aybüke'yi çileden çıkarıyordu.

"Merak etmeyin." Dedi kulaklıkta ki Ekin'in sesi. "O gece Sahra, Veysel'in üstünü çıkarırken ki anı tek koyacağız ve sonra sanki bozulmuş da o yüzden kapanmış gibi göstereceğiz."

Kimsenin duymadığına emin olarak "harika ama bunu nasıl yapacaksınız, Başkomiserim?" Dedim fısıltıyla. Sözlerimin ardından alaylı bir kahkaha koptu. "Sen o kısımı bana bırak." Dedi.

"Tadın hâlâ damağımda Elif. Eğer sakıncası yoksa bunu tekrarlamak isterim." Son kısımı eşime yani Efe'ye bakarak söylemişti. Efe bu sırada yanında ki kadın ile ilgileniyordu.

"Başka müşterisi olduğunu söyle." Dedi Deniz hemen. "Kabul edersen bu sefer hiçbir şey içmez ve ortaya çıkar yalanımız." Diye devam etti.

Hızlı bir cevap vermesi gerekiyordu. "Daha yeni geldik Veysel," dedi Efe durumu toparlamaya çalışarak. Veysel başıyla onayladı. Bacaklarımı uzun uzun süzdü.

Veysel odağını başka tarafa çevirince hızlı hızlı konuştum. "Başka müşterisi olduğunu söylerse gerçekten biriyle yatmam gerekecek! Eğer onu da bayıltmaya kalkarsam her türlü anlayacaklar, ne yapacağız?"

"Bilmiyorum.." dedi Deniz telaşlı sesiyle. "İlgiyi senden almalıyız."

"Evet ama nasıl?"

"Çınar, Aybüke'yi teklif et Veysel'e. Bu şekilde Sahra ilgiyi üzerinden atar. İçeride ki adamımız ile yatıyor gibi yapar." Dedi Ekin.

"Sude ile denemek ister misiniz?" Diye sordu Çınar zorla. Sesini sabit tutmaya çalışıyordu ama zorlandığı belliydi. Veysel, Aybüke'yi süzdü. "Olabilir." Dedi sadece.

Ayağa kalktım. Lavaboya gidiyormuş gibi üst kata çıktım. İçeri girdiğim de siyah saçlı koyu ten rengine sahip bir kadın ile karşılaştım. Yanında ise ona benzeyen başka bir kadın vardı.

"Duydun mu Luna? Yeni kadın geliyormuş," dedi biri. İngilizce konuşuyordu ve aksanı da mükemmeldi.

"Kim? Sen nerden öğrendin Hunter?" Diye sordu Luna denen kadın. Hunter dudağına bordo renkte olan rujunu sürerken cevap verdi. "Veysel'den duydum, kadının ismi Feyza. Sanırım Türk."