05

636 24 17
                                    

Aleyna

Berkay ile kaç saattir kavga ettiğimizden haberim yoktu. Ege'yle barışmamıştım. O günden beri ara ara mesajlaşıyorduk sadece ve Berkay'a Ege'yle barıştığımı her kim söylediyse iki elim yakasındaydı. Tabii bu kişi fikrimce Yiğit Alp Poyraz'dı.

"Iyi tamam." dedi Berkay bir anda. "Barışmadınız. Barışmayacaksın da. O çocuktan gram haz etmiyorum bunu bilesin."

"O sana bayılıyordu zaten geri zekalı. Git arkadaşın olacak o şahsa söyle bir daha benim hakkımda bir şeyleri sana ispiklemesin."

Berkay ne anlatıyorsun be bakışlarını üstümde gezdirdiğinde ona omuz silktim. Yiğit'ten bahsediyordum şu anda nasıl anlamamıştı?

"Yiğit'ten bahsediyorum?" dedim o suratındaki şapşal ifadeye daha fazla dayanamayarak.

"Yiğit ne alaka?" diye lafı ağzıma tıktığında "O söylemedi mi sana?" dedim şaşırarak. O söylemediyse kim söyleyecekti ki?

"Of Aley, ne anlatıyorsun? Ben seni o çocukla mesajlaşırken gördüm. Profil fotoğrafına da baktım Ege'ydi. Yiğit nereden çıktı şimdi?"

Dudaklarımın arasından ufak bir siktir çıktı. Yiğit bana doğruyu söylemişti. Ve ben ona birkaç gün önce inanmayıp üstüne çemkirmiştim.

"Yok bir şey. Hem sen gitsene artık. Melis gelecek birazdan kız kıza eğleneceğiz."

Berkay aynadaki görüntüsüne baktı. Saçlarını düzeltip beyaz gömleğinin yakalarını yukarıya kaldırdı.

"Yiğit'i bekliyorum bücür." dedi tek düze bir sesle.

"Yiğit buraya mı geliyor?"

Olayı algıladığımda başımdan aşağıya kaynar sular döküldü. Hem günlerdir onu görmüyordum hem de bugün öğrendiğim şeyle ona yaptığım haksızlık yüzüme tokat gibi vuruyordu. Tam düşüncelerim içinde kendime hakaretler ederken evin zili her yere yayıldı.

Berkay ıslık çalarak kapıyı açmak için holden dışarıya çıktığında üstümdeki dekolteli elbiseyi düzelterek onun peşinden bir kedi gibi gittim.

"Hoş geldin Yiğit'im."

"Hoş buldum aslanım."

Yiğit'le "erkekçe" konuşup sıkı sıkı sarılan Berkay'a göz devirdim. Bu ikisi ne zaman bir araya gelse ortam bir anda sirke dönüyordu.

"Selam Aley." diyerek göz kırpan Yiğit'e karşı el hareketi çekmekten vazgeçip ellerimi kollarımın altında birleştirerek "Selam." dedim.

"Gelsene içeriye." dedi Berkay.

"Sorun olmasın şimdi. Birileri rahatsız falan olur." dedi iğneleyici bir şekilde.

Tam cevap verecektim ki aramızda geçen hiçbir olayı bilmeyen Berkay yüzünden sustum. Dişlerimi sıkarak gözlerimi kapattım.

"Ya ne sorunundan bahsediyorsun oğlum sen? Sanki hiç gelmediğin yer. Aleyna'dan mı çekiniyorsun?"

"Yok ya. Sadece şaka yaptım. Burası benim ikinci ev biliyorsun."

Berkay'la gülüşerek yanımdan geçip gittiklerinde Yiğit'i taklit etmeye başladım arkasından ve bam. Onu taklit ettiğimi gördü. Buna gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. Merdivenlerden yukarıya çıkıp Berkay'ın odasına girdik.

"Aleyna bize annemin limonatasından getirsene ya." diyen Berkay'a "Senin hizmetçin mi var geri zekalı?" diye bağırdım hemen.

"Durun kavga etmeyin. Ben getiririm." diyerek araya giren Yiğit'e karşı gözlerimi devirdim.

korkak. aleyna & poyrazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin