Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Karşımdaki beyaz saçlı ve güneş gözlüğü takmış adama sinirle bakıyordum. O ise karşımda pişmiş kelle gibi sırıtıp duruyordu. Tek gözümün seğirmeye başladığını hissetmemle konuşmaya başladım.
"Sen kendini ne sanıyorsun be adam! Bende evlilik yapacak tip var mı sence?" Dediğimde omuzlarını silkmiş ve sırıtmaya devam etmişti. Bu yaptığı masanın altından elimi sıkıca sıkmama neden olmuştu.
Karşımdaki adamla nasıl tanıştığımıza (!) gelecek olursak babamın ortağı olan bu adam bana zoraki bir evlilik teklif ediyordu. Teklifi ise oldukça cazipti ancak evlilik yapmak istemiyordum. Ben bekar iyiydim!
Bu durum babamın oldukça işine geldiği için beni evlenmem için zorluyordu ancak istemiyordum. Adamın evlilik teklifi etmesi beni sevdiğinden dolayı değil de annesinin zorlamasından dolayı olduğunu söylüyordu. Neymiş efendim. Annesi evlenme yaşının geçtiğini ve eğer birini bulmazsa onu evlatlıktan reddedip tüm mal varlığını elinden alması ile tehdit ediyormuş!
Adamın bana ettiği teklif ise büyük miktarda paraydı. Tamam adam yakışıklı ve zengin. Daha ne olsun ama istemiyordum işte. Daha gezip tozacaktım.
Adama sertçe bakmaya başladığımda kollarını bağlamış ve geriye yaslanıp gözlüğünün üzerinden mavi gözlerini bana dikmişti. Gözleri de ayrı güzeldi.
"Son son kararın nedir güzel hanımefendi?" Ellerini masaya yaslayıp yüzüme iyice yaklaştığında elimle yüzünü ittirmeye çalıştım. "Ya git! Evlenmek istemiyorum ben!" Dediğimde kahkaha atarak tekrar geri yaşlanmış ve gözlüğünü çıkartarak flörtöz bir bakış atmıştı.
"Tekliflerin oldukça cazip. Tek yapman gereken rol yapmak. Neden reddediyorsun ki?" Kaşlarımı çattım. "Asıl sen neden ısrar ediyorsun?" Dediğimde tekrar küçük bir kıkırdama sunmuş ve bana bakmıştı. "Çünkü en ideal kişi sensin. Hem babanda istiyor evlenmemizi"
Bu sefer gülme sırası bendeydi "O sadece şirketini düşünüyor. Beni umursadığı falan yok" dediğimde omuz silkem adama baktım.
Adam ciddileşip bana baktı "Bak, eğer teklifimi kabul etmezsen babanla olan ortaklığımızı geri çeker ve batmasını sağlarım" dediğinde gözlerimi şokla açıp ona baktım. "Sen.. sen ne kadar cani bir pisliksin!" Dediğimde sırıtmış ve bana bakmıştı. "Övgülerin için teşekkür ederim tatlım ancak gitmem gerek" Tam ayağa kalkıp gidecekken bana bakıp tekrar konuştu "Bu arada adım Gojo. Gojo Satoru"
Ayağa kalkıp bana kart uzattığında kartı elime alıp incelemeye başladım. Numarası yazıyordu. "Cevabını buradan bildirirsin" gitmeden önce eliyle öpücük atmış ve mekandan ayrılmıştı. Beni ise sinirlimle baş başa bırakmıştı. Ayrıca bir sürü şey yemişti ve hesabı bana kitleyip gitmişti! Cimri herif..
Lüks Evime döndüğümde içeri girmiş ve odamdan içeri girip kısa bir duş aldıktan sonra yatağa oturup düşünmeye başladım. Başıma bunlarda mı gelecekti.
