***Sabah yine lanet olası alarmla gözlerimi açtım Gece neredeyse hiç uyuyamamıştım O gördüğümüz adam gözlerimin önünden hiç gitmiyordu Korkutucu bir tipti ama aynı zamanda tuhaf bir çekiciliği vardı Baktıkça bakası geliyordu insanın çok fazla durmamıştı orda Etrafa hızlı bakışlarla bakıp yine hızlı adımlarla gitmişti Aklım neden bir daha göremeyeceğim bu adama bu kadar takılmıştı bilmiyorum Sabah gözümü açtım hâlâ bunu düşünüyorum.Komik...
***
H:Alo,Chan hyung
C:Efendim Hyunjin?
H:Bana iş buldun mu?
C:Hyunjin...Özür dilerim ama maalesef..
H:Nasıl ya!?Ne diyeceğim ben şimdi babama??
C:Bilmiyorum aradım bi kaç arkadaşımı ama hiçbirinin elemana ihtiyacı yokmuş
H:Ooffff
C:Sen dışarı çık bugün.Söyleme babanlara ben halledeceğim
H:Umarım hyung...Umarım.
Konuşmayı yaptıktan sonra annemlere çaktırmadan işe gidiyor gibi evden çıktım Nereye gideceğim bilmiyordum Ya da ne yapacagimi sadece dışarı çıkmıştım ayaklarımın beni yönlendirmesine izin verdim Gidiyordum..Nereye olduğunu bilmiyordum ama gidiyordum...
Bir süre sonra kendimi dün Chan Hyungla gittiğim yapay gölün yanında buldum Neden buraya geldim hiçbir fikrim yoktu Sonra bir anda olduğum yerde kaldım. Şaşkınlıktandı..Dünkü adam...Yine buradaydı ve yine etrafa bakıyordu..Biraz sinirli görünüyordu.Biraz da korkmuş...O parlak gözleri sanki birini arıyor gibiydi Biraz orda durup bekledim Sadece adamı izledim Sonra neden bilmiyorum bir anda ona doğru yürümeye başladım İstemsizce oluyordu Tıpkı sabah istemsizce buraya gelmem gibi Sanki kader bilerek beni bu yabancıya yaklaştırıyormuşçasına...
Bir kaç adım sonra karşısındaydım Şaşırmış parlak gözleri siyah kıyafetlerinin içinde yakından daha da parlak görünüyordu Sorgular gibi baktı bana Ne diyeceğimi bilmiyordum Neden yanına gittiğimi de Ama bir şeyler demem gerektiğini biliyordum bu yüzden konuşmaya zorladım kendimi;H:Bayım,birine mi baktınız?
Ne kadar aptalım sanki orda çalışıyormuş gibi gidip birine mi baktığını sormuştum ama artık çok geçti sormuştum bir kereYabancı:Sen kimsin?
H:Ben Hwang Hyunjin Az önce birine bakıyor gibiydiniz ben de yardim etmek istedim
Yabancı:Adını sormadım,ne yaptığını da Hangi vasıfla benimle konuştuğunu sordum
H:A-anlamadım?
Sadece yardım etmek istemiştim Neydi ki bu sert tavırlarYabancı:Neyini anlamadın? Yardıma ihtiyacım olsa gelip söylerdim Ama gördüğün gibi yok
H:P-peki...
Daha fazla konuşma gereği duymamıştım Bir yandan da sinirliydim Ama böyle bir adamla kavga etmemem gerektiğini anlamıştım Bu yüzden fazla uzatmadım ve karşıdaki kafede oturmaya geçtim***
H:İş bulabildin mi bari
Akşam Chan Hyung işten çıkıp direkt benim yanıma gelmişti Neler yaptığını falan anlatmıştı şimdi de iş bulup bulamadığını soruyordum
C:Hadi yine iyisin Jinnie Buldum bir iş
H:Ne işi buldun Nolur masa başı olsun
C:Ne işi olduğunu ben de bilmiyorum bir arkadaşıma sordum bulabilir mısın diye bir numara verdi bana Aradım saat 8.30 da gelin görüşelim dedi konum attı
H:Ne işi olduğunu sormadin mı
C:Sordum ama söylemedi Gelince konuşuruz dedi
H:Saat zaten 7.30 olmus Anca gideriz hadi
C:Tamam
Hiç bilmediğim bir adamın yanında hiç bilmediğim bir maaşa hiç bilmediğim bir yerde hiç bilmediğim bir işte çalışmaya gidiyordum Hayatım zaten boktandı iyice berbat hâle geliyordu gün geçtikçe...
***
Sonunda gönderilen konuma gelmiştik Ben büyük bir şirket beklerden kocaman bir villa karşıladı bizi
H:Adam bizi evine mi çağırmış?
C:Öyle uygun görmüş demekki çok sorgulama işi alamazsan babanın yapacaklarını düşün
Chan Hyung haklıydı İşi almadan eve gidemezdim
Dışarıda bir güvenlik vardı yanına gittikC:Merhaba biz iş için gelmiştik
Güvenlik telefonundan hemen birini arayıp "iş icin birileri geldi"
gibi bir şeyler söyledi sonra kocaman parmaklıkları andıran kapıyı gidebileceğimiz kadar açtı
Biz de hicbir şey söylemeden içeri girdik
Bahçe tahmin ettiğimden daha büyüktü Muhtemelen özenle bakılan bir sürü çiçek ve ağaç vardı ortada da güzel bir süs havuzu
Cam kapısı olan bir oda vardı önündeki hizmetci oraya gitmemizi bekliyor gibi olduğu için oraya gittik Kadın bizi içeriye aldı
Evin odaları da çok büyüktü Uzun bir koridor vardı Bitmek bilmeyen o koridoru yürüyüp en sondaki odaya girdik Karşıda koltukta oturan ama arkası dönük olan bir adam vardı "Hoşgeldiniz" dedi adam çok da yüksek olmayan bir sesle Ama sesi tanıdık gelmişti Düşündüm ama çıkaramadım Daha önce duyduğuma emindim "Hosbulduk" diye karşılık verdi Chan Hyung Sonra adam kalktı ve bize döndü Şok olmuştum bu o yabancıydı Muhtemelen o da beni tanımıştı çünkü şaşkın bir ifadeyle bana bakıyordu yine üstünde siyah kıyafetler vardı;F:Yine mi sen!?Neyse, ben Lee Felix İş için gelmiştiniz galiba
C:Evet Ben Bang Chan bu da arkadaşı-
F:Hwang Hyunjin.
Adımı hatırlıyordu halbuki dikkatli dinlemedigine yemin edebilirdim
C:Siz?Tanışıyor musunuz?
Meraklı gözlerle bana döndü Chan
H:Yani evet ama hayır Beyefendi sadece benim adımı biliyor o kadar
Sonra kulağına sessizce sonra anlatırım dedim
H:Ama biz artık şu işi konuşsak
F:Tamam.Al.
Elindeki bir kaç kâğıdı kafama atar gibi atmıştı önüme
H:Ne yapayım bunu
F:İmzala.
Kağıdı okudum işle ilgili hiçbir şey yoktu Ya da maaşla Sadece denilen her şeyi yapmam gerektiği ve istediğimde istifa edemeyeceğim türden şeyler yaziyorduH:Daha işin ne olduğunu bilmiyorum ve maaşı
F:Maaşın değişir Ama yüksek miktar merak etme İmzala sadece
H:İş?
F:Başladığında öğrenirsin
Benim kararsız oldugumu fark etmiş olacak ki konuşmaya başladı
F:İmzala artık şunu Fazla merak iyi değildir
C:Hadi Jinnie Başka caren yok Baban ya da bu iş...
***
Eveeet bir bölüm sonu dahaaa
Sizce Ne işi bu???
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Kuğu//Hyunlix
FanficGölün kenarında görmüştüm onu...Simsiyah giyinmişti...Ama gözleri gecenin karanlığında parlayan yıldızlar gibiydi...Narin bir kuğuyu anımsatıyordu...Ama simsiyahtı...