Uçurum Kenarı

18 3 1
                                    

Hava kararmak üzereydi, denizden gelen tuz kokulu sert rüzgar omuzlarımın hemen üstünde biten saçlarımı havalandırıyordu.
Ne zamandır burdaydım, bilmiyordum
Düşünmekten ve ağlamaktan başıma ağrı girmiş soğuktan titrediğimi yeni fark etmiştim. 18 inde ölmek ha?
Bugün doğum günümdü. 7 temmuz
Hem doğum hem ölüm günüm olacaktı
Doğmayı ben istememiştim ama ölmeyi ben istiyordum. Hayatta kendi irademle yaptığım tek şey ölümüm olacaktı. Geçmiş gözümün önünden geçti. birkaç mutlu anı haricinde hatırlamak istemeyeceğim türden şeylerdi. Keşke unutsam tüm anıları, keşke şimdi uçurumdan denize bıraktığım ruhum tekrar doğsa. Daha fazla canımı acıtan aldığım bu nefese dayanmak istemedim. Son kez gökyüzüne bakıp geliyorum annecim dedim fısıldayarak . Gözümden son damla yaş da akıp gittiğinde kendimi aşağı bıraktım. Gözlerim kapalı soğuk suyu hissetmeyi beklerken bir anda havada asılı kaldığımı fark ettim acaba tanrı melek falan mı göndermişti. Gözlerimi açınca elimi birinin tuttuğunu hissettim. Ama arkam dönük olduğu için kim olduğunu göremiyordum. Bu saatte bu ıssız yerde kim olabilirdi benden başka. Elimi sıkıca tutan kol beni yukarı çekmeye başlamıştı. Şok içinde kaldığım için bir şey yapamıyordum. İki saniye önce atladığım uçurumun kenarına çıkmıştım yine. Kafamı çevirdiğimde bir adamla karşılaştım, öfkeli bir şekilde suratıma bakıyordu. Siyah saçları yeni tıraş edilmiş gibi düzgündü, geniş omuzları ve üstüne giydiği siyah uzun bir paltosu vardı hava karanlık olduğu için yüzünü ayırt edemiyordum. Sinirle ayağa kalkıp adama bir tokat attım. Öfke ile bakan gözlerini şaşkınlık kaplamıştı. 

- Sen... sen ne yapıyorsun ya! Şu hayatta kendi isteğimle bir şey yapacaktım, ölücektim ben ya ölecektim, sen ne cüretle beni kurtarmaya çalışıyorsun, noldu uzaktan gördün acıdın falan mı gidiyim kurtarıyım mı dedin! Nerden biliyorsun yaşamanın benim için bir kurtuluş olduğunu. Hiçbir şey demeden durgun bir şekilde suratıma bakıyordu.

- Ne oldu teşekkür mü bekliyorsun. Bende birinin beni kurtarmasını bekliyordum mu sanıyorsun. Siktir git! Rahat bırakın beni ölürken rahat bırakın bari diyerek ağlamaya devam ettim. 

-Bitti mi?

- Hayır bitmedi.Kendimi tekrar atmak için bir adım atmıştım ki ayaklarımın yerden kesildiğini hissettim. Beni sırtına mı almıştı bu. Çığlık atarak bırak beni demeye başlamıştım ki vücudum geçirdiğim bu sinir krizine dayanamamış olacak ki gözlerim kapandı. Yarım yamalak sesler duyuyordum.

-Alın şu kızı. İşi hallettiniz mi?

Bir arabadaydım sanırım. Sonrasında iyice yorgun düşen bedenimle uyuyakaldım.


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 11 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

UÇURUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin