"Benden mi çekiniyorsun?"

5K 535 212
                                    


Selammm şimdiden oy ve yorumları unutmayınnnn



"i see your face when i close my eyes,
İt's obvious"







Jungkook

Hava yavaş yavaş kararmaya başladığından beri ayna önünde kıyafet deniyordum. Gerçekten Jimin'in tam istediği tarzda bir şeyler bulmaya çalışmak zordu. Bekli de on kere kıyafet değiştirmiştim. Ama ne giyeceğime karar verememiştim. Odamda sadece üstümdeki tişört ile duruyordum.

Bar gibi yerler hiç benlik değildi. İçmeyi sadece bir kere denemiştim. O gün de kustuğumu hatırlıyorum. Ama yine Jimin'e güvenecektim. Belki de öyle bir ortamda içmek kafamı dağıtmama yardımcı olabilirdi.

Aynanın önünde seslice nefes verirken ellerimi belime yerleştirdim ve düşündüm.

Geçen sene Jimin'in bana aldığı ve asla giymediğim o crop...

Aklıma resmen aydınlanma gibi inen fikirle dolabımın derinliklerine saldırdım. Bir sürü kıyafet yerdeydi. Annem bunları görse kalçama terlik yemem kaçınılmazdı. Evet, bir üniversite öğrencisi olmam bu gerçeği değiştirmiyordu malesef.

Yine en köşede kalmış olan kıyafetlerim arasında siyah cropu bulduğum gibi geri çekildim dolaptan. Havaya kaldırıp inceledim. Bu uygun olabilir miydi? Üzerinde en sevdiğim gruplardan olan Kiss'in baskısı vardı. Siyahtı. Aslında tam crop denemezdi. Ama en ufak hareketimde belimi ortaya rahatça çıkarırdı.

İçimden 'herneyse' diye geçirip kıyafetleri bir kenara koydum. Jimin bana yazdığında hazırlanmaya başlardım zaten.

Hala üstümden atamadığım yorgunluğun da etkisiyle telefonumu elime alıp sırt üstü yatağa attım kendimi. Kilidi açtığımda en son mesajlarda Eunwoo ve Taehyung vardı. Bu derin bir iç geçirmeme ve kendi kendime sövmeme sebep oldu.

Taehyung'dan gerçekten de daha çok tilt olmaya başlamıştım. Bazen yüzüne bir tane yumruk geçirirsem rahatlayacağım diyordum. Ama ortada annelerimiz vardı. Ve ne hikmetse çok yakınlardı. Eskiden olduğumuz gibi.

Aslına bakılırsa ne ara böyle olduğumuzun ben de farkında değildim. Sadece işte... O sinir bozucuydu. Nefret ediyorum hareketlerinden. Hazırcevaplılığından. Burnu havada olmasından... Ben de onun için pek iç açıcı değildim belli ki.

Telefonumun zil sesiyle hemen doğruldum ve baktım ekrana

Jimmy

Seslice bir nefes verip aramayı cevapladım.

"Hazır mısın gecelere akmaya bebeğim!" Fazla enerjili sesiyle seslice kahkaha attım. Bana bebek muamelesi göstermeyi asla kesmiyordu. Kendisi tam bir eğlence insanıydı. Bu tür işlerin hep başında gelirdi. Umursamaz görünürdü. Rahat görünürdü. Ama içini en iyi ben bilirdim. Umursamaz kişiliğinin arkasında porselen bir kalp yattığını en iyi ben bilirdim.

Ve bazıları bu kalbi kırmaktan çekinmemişti.

"Off Jimmy, açıkçası bilmiyorum. O kadar yorgun hissediyorum ki..." Fazlasıyla yorgun sesim beni eke vermişti bile. Telefonun karşı tarafından gelen ses devam etti.

"Doğruyu söyle. O Eunwoo ibnesi mi canını sıktı? Ya da komşun olacak Taehyung mu?" Hızlı hızlı sıraladı cümlelerini. Ne cevap vereceğimi bilemedim. Taehyung'un saçmaladıklarını söyleyip konuyu uzatmak istemiyordum. O bugün için çok heyecanlıydı. Ve onu kötü hissettirmek en son istediğim şeydi.

𝐭𝐡𝐞 𝐨𝐭𝐡𝐞𝐫 𝐛𝐨𝐲Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin