9

39 7 37
                                    

"Sen "diye mırıldandım hala oyniyabilicek tek bir taşım varmış gibi.
"Sen benimle sutyenlerim hakkında nasıl konuşursun?"harika ,hesap soruyorum mükemmel plan aptalsın Chaeyoung,Aptal ve basit.

"Seninle sutyenlerim hakkında konuşmuyordum."dedi eliyle valize fırlattı sütyenimi gösterirken ve ekledi."Sütyenlerinle senin hakkında konuşuyordum."Hah!"küstah nasıl cüret eder.Bunu nasıl söyler bana.

"Nededinin farkında mısın Park?"gülerek ellerini havaya kaldırdı kaşları saçlarına değerken.

"Özür dilerim.Ağır oldu sanırım."başımı sağa sola salladım gururula.Söyledikleri bana ağır gelmezdi aksine gaz verir.

"Hayır agır gelen şey sözlerin değildi.Durumumla dalga gecmen."Kaşlarını çattı iki saniye.Jimin Park bana kaş çatıyor.Ben Jimin Park a kaş çalıyorum.Ah ne gurur verici ne hoş.

"Durumunla dalga geçmen."başımı salladım anında.Şaşırmış gibiydi.

"Evet.Sana ihitiyacım vardı seni cağırdım. buraya geldiğim da ağlamaktan ölmek üzereydim ve ilk fırsatta dalga geçtin benimle."Söylediklerima inanmıyormuş gibi kaşlarını daha çok çattı.

"Seninle dalga geçme dım.Sadece beni etkilemek için tüm bunlara gerek yoktu ufaklık.Ufaksın ufak kal.Oldu mu?"gözlerimi devirdim anlamazdan gelerek . Yüzümde haksızlığa uğramış ifade vardı her nekadar olmasam ve Jimin Park köküne kadar haklı olsada.

"Sen"dedim sesimi bastıra bastıra."benimle dalga geçtin ve kendini bana affettirmek zorundasın."Başını salladı beklemediğim bir itaatkârlıkla.

"Tamam ne istiyorsun?Soyunmaya başlayalım mı"Sevişmek istedimi sanıyor.O kim ki ben onunla sevişmek istiyeyim.Kim ki o kim ki yani!

"Bu gece yeterince soyundum Park"

"Öyleyse ne istiyorsun benden?"parlak zekama gülümseyerek selam çaktım.

"İçki"inanamaz gibi hafif gülüp kaşlarını bir kez daha çatınca bir kez daha kıkırdadım.

"İçki derken?"her zamanki toplantı atası ses tonunu takındı.Bu ciddiyetle bürünecek kadar şaşkın olduğunu gösteriyor.Onu ciddiyete bürüdüm aferim kızım.

"Alkol %20lik malt içecek.Nasıl desen üzüm suyu anlmadın mı?"onunla dalga geçmek güzeldi.Ýüzündekin onaylamaz bakış daha güzeldi

"Yaşın tutmuyor"kaşlarını havaya kaldırıp teklifimi reddetti. Bir nefes alıp tam arkadındaki koltuğa yerleşti.Onu dinlemedim ve hemen yanımdaki komidinde duran telefonu aldım servisi tuşlayıp telefonu kulağıma dayadım.Jiminin onaylamaz bakışları altında üstelik yaşım da tutuyordu
"Çocuk "diyer ek söylenmeye başkadı ben telefonun açılmasinı beklerke.

"Sen ve ben bir çift olarak oturup içki içemeyiz anla bunu"
Telefon hala çalıyordu.Sinirle ona döndüm.
"Neden?"
"Çünkü sen çocuksun.Ve ben oldukça zararliyım.Ayıkken bile.Sarhoş olduğum bir ortamda bulunan senin için iyi olmaz "

"Ne gibi "diyerek öne doğru eyildim. "Ne yaparsın mesela"Parmakları saçlarının arasındaydı cevabı düşündü sırada telefon açıldı.
"Excuse me for the answer ma'am.How can help you
(Geç cevap için özür dilerim bayan.Ne istemisdiniz.)
"Oh it's ok .Uhm i want two bottles of vodka and Somer Hong to drink it with Lime cherry juice"(ah sorun değil.Ben iki şişe votka ve birlikte içmek için vişne suyu gibi...)
"Okay.you 'll have them in a few mins have fun"
(Tamamdır bir kaç dakika içinde gelicektir iyi eğlencelenceler.)

"Thank you"(teşekürler)

(Olmayan ingilizcemi konuşdurduma göre devam edebiliriz rurhrjke3itud)

Jimin bunu yaptıma inanmıyormuş gibi  çenesine eline yaslamış kolunuda dizine yaslamış bir şekilde bana bakıyordu uslu uslu.Hep sen mi eğleneceksin Park?Bırakda bizde eğlenelim.Sonuçta balayına geldik.Haha!

༒︎𝙱𝚕𝚊𝚌𝚔 𝚆𝚑𝚒𝚝𝚎(𝒥ℐ̇ℛ𝒪𝒮ℰ)༒︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin