7.Bölüm

609 28 4
                                    

Bunun burda ne işi vardı?
Bu bu bana yardım eden çocuktu evet evet oydu burada ne işi vardı ki yoksa misafir o mu?

Kara yanıma geldi ve "hoşgeldin kuzen" şok içinde karaya baktım bunlar kuzen miydi alakaları yoktu ki bunların

Çocuk ilk başlarda beni görünce şaşırdı ama hemen toparladı o da benim gibi şaşırmıştı "hoşbuldum kuzen bu kim ilk defa  seni biriyle görüyorum" dedi ona baktım bana 'ne olur bu adam seni kaçırmadı de bana' diyordu resmen kara bana ve çocuğa şüpheli gözlerle bakıyordu "sevgilim" karanın dediği şeyle ona döndüm bana bakıyordu kafamı salladım sadece çocuk "yengem var demek ha" dedi ve gülerek bana sarıldı kulağıma eğilip "kara mı seni kaçıran" diyip hemen ayrıldı ona bakıyordum "evet ayakta kaldınız otursanıza" diyerek koltuğu gösterdim eveti biraz bastırarak söyledim oda anlamış olacaktı gülüyordu "bu arada ben Azad" diyip elini uzattı kara ne yapıcağıma bakıyordu sıktım elini "bende Eylül" diyip çevap verdim sahi ya bana yardım eden adamın adını yeni öğreniyordum Azad...  Adı güzeldi hemde çok güzel

Koltuğa geçip oturduk kara 3 lü koltuğa oturdu gidip yanına oturdum eğer oturmasam canımı yakacaktı.

Azad karşımızdaki koltuğa oturdu bize daha doğrusu bana bakıyordu "Eee anlatın bakalım nasıl tanıştınız" dedi karaya baktım bakalım nasıl yalan atıcaktı.

"ya kuzen oralara hiç girme çok karışık ama kader bizi bir araya getirdi" dedi tabi diyemiyorki 'ben bu kızı hergün sapık gibi takip ettim sonra bu kızın babasının bana borcu vardı bende kızını istedim sonra kızı alıp ona hergün sözlü ve psikolojik şiddet uygulamaya başladım ' diyemiyordu.

Azad kafa salladı o da inanmamıştı güldüm "ben bize bir kahve yapıyım" diyip kalktım koşar adımlarla mutfağa girdim ne yapıcam bu çocuk burdayken diye düşünüyordum bu nasıl birşeydi böyle Azad arkamdan içeri girdi "senin burda ne işin var" dedim bana baktı sonrada kolumu gösterdi "senin kolunuda  o mu yaptı" dedi ona baktım kolumdaki morluğu gösteriyordu tam çevap verecekken  kara içeri girdi "ne yapıyorsunuz burda" dedi kaşları çattıktı

Azad "hiç çok kafa dengi bir yengem varmış be kuzen" dedi  lan bu nasıl bu kadar rahattı anlamadım ama bana yardım etmesini umuyordum ederdi dimi ederdi gitmem gerekiyordu burdan karayla bir gün daha geçirirsem deliriycektim.

Kara gülerek "doğrudur" dedi ve yanıma geldi "neyse siz oturun ben size kahve yapayım artık" Azad kafa salladı ama o da bu durumdan mutlu değildi Azad çıkınca kara kolumu tuttu "ne dedi bu sana çabuk söyle kelimesi kelimesine" kolum yine aynı kol ben daha bundan ne çekecektim dişlerimi sıktım ve ona yaklaşıp "bir daha bu koluma dokunursan ya da  bana dokunursan bu sefer bıçağı direk kalbine saplarım" dedim ve kolumu ondan kurtardım onun yüzünden kolum morarmıştı bana bakıyordu. Güldü "işte senin bu hallerine aşığım" kaşları tekrardan çattı ve "sana ne söyledi" dedi ona boş gözlerle baktım  hiç bir şey demedi hadi git yoksa şüphelene bilir "dedim kafasını salladı ve gitti kahveleri yaptım ve kağıt kalem aramaya başladım azadın kahvesine

Bana yardım etmelisin arabanın garaj kapağını aç Korumalar yok sadece biri var onuda ben hallederim sen sadece garaj kapağını aç...

Yazıp fincanın altına katlayıp koydum sonrada kahveleri götürdüm "kahveler hazır" dedim önce karaya sonrada azada götürdüm azad götürürken önüne geçtimki kağıt görünmesin Azad kahveyi aldı kağıdı gördü bana anlamaz gözlerle bakarken dudaklarımı oynatıp 'oku' dedim. Azad anlamış olucak ki kağıdı aldı bende oturdum yerime Azad "lavabo nerede kuzen" dedi karaya kara işe üst kattı gösterdi şimdi ise karadan kurtulma zamanıydı.

Yanına gidip "senden iğreniyorum iğrençsin berbat bir insansın hatta insan bile denemez senin için" dedim amacım onu sinir ettirmekti ve başardım damarları görülünce sinir olduğunu anlamak zor değildi beni yatak odasına götürdü ve kapıyı kilitledi bana dokunamazdı şuan çünkü Azad vardı bana yavaşça yaklaşıp "dua et misafirimiz var sevgilim sana yapıcaklarımı ama o gidince sana neler yapıcam görürsün" diyip gitti kapıyı kilitledi umrumda değildi camlar vardı bulabildiğim bütün çarşafları birbirine bağladım  ve bolkondan dışarı sarkıttım burda kimse yoktu bir kişi vardı o da ön bahçede olmalıydı sadece onu geçmeliydim o an karanın "Hamza buraya gel" dediğini duydum bahçede şuan kimse yoktu ben tek vardım güldüm işim artık daha kolaydı koşarak azadın arabasını aramaya başladım en sonunda garaj kapılarından biri açıldı çabucak içeri girdim  bir kaç dakika sonra Azad geldi ve arabayı sürmeye başladı artık kurtulmuştum sanırım...
❤️🎀❤️🎀❤️🎀❤️🎀❤️🎀❤️🎀❤️🎀Arkadaşlar bu bölümde burda bitti daha neler olucak neler neyse... Saat şuan 00.15 ve ben size söz verdim diye 2 kere aynı bölümü yazmaya çalıştım ilk yazdığım silinmişti mallesef neyse kelime sayısı :737
Sizi çok seviyorum ve sizle gurur duyuyorum

Mafya Aşkı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin