-Seni en iyi ben anlarım-

134 40 85
                                    


Evett yeni bir bölümle karşınızdayım🤭 bölümleri çok hızlı attığımı farkettim ve biraz frenlemek adına artık bölümleri 3 günde bir atacağım. Tabi bu şimdilik olan birşey belki ilerleyen zamanda haftada 1 de olabilir🙇🏻
(Büyük ihtimalle haftada 1 olacak sınavlarım var 😔😔)
İyi okumalarr💞💞

.

.

.

Taehyung

Tüm bu yaşananlardan sonra sürücü koltuğunda namjoon, onun yanında ben, arkada ise jungkook... Hep beraber jimini almaya gidiyorduk, orda olacağına adım gibi emindim çünkü jimin ne zaman birşeyleri içine atsa, üzülse, kendini hep bu sahilde bulurdu. Üstelik bize bu sahili gösteren oydu, hep beraber dertleşirdik burda..

Yaklaşık 15 dakikalık bir yolculuktan sonra küçüklük anılarımızın olduğu sahile gelmiştik.Burası hâlâ aynıydı hiçbiryeri değiştirilmemişti.

Bu beni biraz da olsun mutlu etmişti çünkü kim çocukluk anılarının olduğu bir sahildeki parkın, o küçük çocukların hep beraber oturduğu bankın kaldırılmasını isterdi?

Namjoon arabayı sahilin hemen yanındaki park yerine bırakmıştı. Buradan bile sahili görebiliyordum.

Bu sahil gerçekten çok farklıydı. Burda esen rüzgâr farklıydı,burda dalgalanan denizin havası bir başkaydı... Bu sahile kim girse içinin huzur dolacağına emindim. Hani küçükken denize gitmenin bile heyecanı olurdu ya...Parkta oynarken bile gülersin, denizin dalgası seni havaya kaldırdığında hissettiğin o mutluluk hiçbir yerde yoktur.

İşte bu sahilde tam olarak öyleydi.Bizim bu sahili dertleşme sahili yapmamızın amacı da buydu, bu sahil insana huzur veriyordu, temiz deniz havasıyla iyileştiriyordu tüm yaralarımızı...
Her üzüldüğümüzde buraya gelir iyileşirdik, başkalarının bizi sarmasına, geçicek demesine gerek yoktu hiçbir zaman. Sahil bizi tek başına sarıyordu.

Namjoonun arabanın kapısını açıp indiğini, kapıyı sert bir şekilde çarpmasıyla anlamıştım.
O kadar dalmıştım ki arkama baktığımda jungkookunda arabada olmadığının daha yeni farkına varmıştım.

İkiside arabadan inmiş beni bekliyordu, onları daha fazla bekletmemek adına kapıyı açıp indim..

İkisinede tek tek baktım ve "hazır mısınız" gibisinden bir göz işareti yaptım, ikiside kafasını olumlu anlamda sallarken ilk konuşmayı başlatan ben oldum.

"Jungkook, büyük ihtimalle bizle konuşmayacak. Küçükken de böyleydi, en yakınına birşeyini anlatarak onu da üzmek istemez, gider günlüklere falan yazardı veyahut gelir bu sahile haykırırdı nefretini,acısını. Onunla sen konuşmaya çalışırsan belki yumuşar bilmiyorum hani seni daha tanımıyor evet ama belki ikna olmasında yardımcı olabilirsin ah... bilmiyorum yani tam olarak ne yapmam gerektiğimi kusura bakmayın ikinizde"

"Tamam, yani tabiki. Buraya boşuna gelmedim"

"Önce bir bulalım da konuşmasını hallederiz" dedi namjoon, haklıydı. Daha jimini bulmamışken hazırlık yapıyorduk?

"Tamam üçe ayrılalım Taehyung, ben şu orta kısımdaki banklara bakacağım. Namjoon, sende parka bak istersen. Taehyung sende sağ taraflara bak. Bulan olursa mesaj atsın"

"Benim sende numaram yok değilmi namjoon?"

"Hayır yok"

"Bekle, ver telefonunu"

Namjoon cebinden çıkarıp açtığı telefonunu jungkooka uzattı jungkook hemen tuşlama kısmına girip numarasını yazdı, o kadar acele ediyordu ki kendini "J" diye kaydetti.

|SİLENT CRY| TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin