Taştan Kalp

14

Tom elindeki tişörtü yüzüme fırlattı. "Bu senin mi?" yutkundum. Benimdi, o gün gittiğimizde kalmış olmalıydı ama bunu Tom'a açıklamak zor olacaktı. "Benim ama-"

"Tamam!"

"Tom açıklamama izin ver" yüzüme bakmadan odasına ilerledi. Peşinden koşarar kolunu tuttum. "Dinle" kolunu sertçe çekerek benden uzaklaştı. "Bitti!"

"N-ne bitti?"

"Sana iki defa şans verdim ve ikisinde de yalan söyledin! bitti April dön evine" Tom arkasına bakmadan ilerlerken orda öylece kalmıştım. Peşinden ilerledim. "Draco'ya zarar vermezsin dimi?" sorduğum soruyla olduğu yerde durdu ve bana döndü. "Cidden şuan tek önemli olan Draco mu?" başını iki yana sallayarak odasına girdi ve kapıyı sertçe kapattı. Peşinden ilerledim ve kapıyı açtım "Tom dinle... lütfen"

Yüzünü ellerimin arasına aldım ve bana bakmayan yüzünü kendime çevirdim. "Bak biz-" ellerimi ittirdi. "Evine dön oyun bitti April. Özgürsün" istemiyordum. Belki ilk evlendiğimiz zaman bu teklifi yapsa kabul ederdim ama şuan istemiyordum. Herşey düzelmek üzereyken beni böyle bırakamazdı. "Tom gerçeken-"

"Onunla seks yaparken mi unuttun kıyafetlerini orda?" sorusu beni afallatmıştı. Ağır konuşuyordu. "Sana bunu yapmam" güldü. "Git burdan!" bir anda ciddileşti. "Git!" tek kelime etmeden odadan çıktım ve odama girdim. Eşyalarımı toplamaya başladım. Bana aldığı elbiseyi burda bırakarak geri kalan eşyalarımı aldım. Bana verdiği bileklik ve yüzüğüde çıkarken masanın üzerine bıraktım.

Eve gelmiştim ve Tom'la tartışmamızın üzerinden saatler geçmişti. Kimseye açıklama yapmamıştım odama geçerek saatlerce ağlamıştım. Bir ara uyuya kalmıştım fakat yine kabuslar görüyordum. Nefes nefese gözümü açtığımda dayanamayarak yataktan kalktım ve yüzümü yıkadım. Ağlamaktan şişmiş gözlerime baktım bir süre. Benim suçum yoktu onu üzücek hiçbirşey yapmamıştım. Odamdan çıktım ve salona ilerledim. Annem beni görünce hızlıca yanıma geldi "güzelim" yanaklarımı okşarken annemin gözlerine baktım. Onu çok özlemiştim ama şuan bunu düşümemiyordum bile.

"Anne... Tom'u kaybetmek istemiyorum" bana sarıldığında başımı omzuna gömerek ağlamaya başladım. Beni bir anda öylece bırakmıştı. Bitti demişti ve beni kimsesiz bırakmıştı. Bu kadar kolay vazgeçmemeliydi. Anneme sıkıca sarılarak kokusunu içime çektim. "Anne nolur birşeyler yap" saçlarımı okşuyordu. Onunda elinden birşeyler gelmiyordu. Ağlamam daha da şiddetli bir hal alınca annem "sakin ol" diye mırıldandı ama nafile. Kapı açıldı ve içeri babam girdi. "Noluyor?" babamın telaşlı sesini duyuyordum ama cevap veremiyordum. "Ayrılmışlar sanırım" annemin söyledikleri kalbime bıçak gibi saplanmıştı. Biz ayrılmıştık.

Başından beri bunu istemiştim fakat onu affetmişken ve yeni bir sayfa açmışken böyle olmamalıydı. Yine onun için açtığım sayfayı yırtıp atmıştı.

...

Tom

Saatler önce herşeyi bitirmiştim. İntikam almak için evlendiğim kadını ölürememiştim içimdeki aptal duygu buna engel olmuştu. Aslında planlarım arasında evlilik yoktu onu aşk oyununa getirerek kalbini sökecektim. Lucius yerine getiremediği görevin cezasını böyle kesecektim. Ama işler bir anda evliliğe geldi kontrol hep benim elimde olurdu fakat bu sefer olaylar bir anda gelişmişti. Pembe dünyasında yaşayan kız çocuğu bütün kontrolümü elimden almıştı. Şimdi ondan ayrılıp katil olduğum hayata dönmek istiyordum. Kız çocuğu bütün planlarımı bozmuştu.

Beni o kadınla gördüğünde yaşadığı hayal kırıklığı bile canımı acıtmıştı. Amacım o aptal kadına yakınlaşıp babasının ihanet intikamını almaktı. Boğazını kesecektim fakat zamana ihtiyacım vardı. Ama onun o küçük ellerinden yediğim tokat işlerimi hızlandırmıştı. O kadının ona yaşattığı hayal kırıklığı beni delirtmişti göz yaşları göğsümde derin bir acı oluşturmuştu bende boğazını keserek zevkle ölmesini izlemiştim karşımdaki kadının. Küçük kız bütün düzenlerimi alt üst ediyordu işlerimi halledemiyordum çünkü onu bırakmak istemiyordum.

Şimdi ondan kurtulmuştum ve bu benim için basit bir olay değildi beni aldatmıştı. Onu tamamen bitirmiştim gözümde. Sigaramdan derin bir nefes çekerek cinayetimi planladım. Bir zamanlar bana dost gibi görünüp arkamdan iş çeviren adamın önce kızını sonra onu öldürecektim. Dosyayı açarak öldüreceğim kadının fotoğrafını inceledim. Sarışın kadın güzeldi benim için eğlenceli bir cinayet olacaktı. Öldüreceğim kadının annesi bir muggle'dı bu yüzden muggle dünyasına dönecektim. Sigaramı söndürerek ayağa kalktım ve kurbanımla tanışmak için takım elbisemi giydim. Küçük kız hayatımdan çıktığına göre işlerime dönebilirdim.

...

April

Bir haftadır odamdan çıkmıyordum. Tom'dan bir haber yoktu boşanmak için bir hamle de yapmamıştı. Bugün ilk defa çıkmıştım ve annemlerle kahvaltı yapmıştım. Pansy bugün bize gelecekti belki onunla vakit gecirmek iyi gelebilirdi. Annemler evden çıktıktan hemen sonra Pansy geldi. Draco babamla gitmek zorunda kalmıştı bu yüzden baş başaydık. Pansy ile kahve içerken Pansy derin nefes aldı "üzülmeni istemiyorum fakat ben birşey gördüm"

"Ne gördün?" dedim duygusuzca. "Bir kaç gün önce bir muggle restorantında Tom ile bir kadın gördüm. Şarışındı ve- ve biraz fazla yakınlardı" tepki vermedim. Duygusuz gözlerle Pansy'ye baktım. "Zaten ondan küçüktüm kendi yaşında biri onun için daha uygun" söylediklerimin aksine kalbim başka şeyler söylüyordu git sor kim o kadın de sonuçta boşanmadınız ve boşanmadan böyle davranamaz. Diyordu. Ama yapmayacaktım madem beni bırakıp bir hafta sonra başka bir kadınla birlikte olmaya karar verdi o zaman olsun.