ଘ 6. Bölüm ଓ (Final)

1.8K 215 161
                                    


ଘଓ

Yalnızca öpüşmek değildi, adamın dudağından hafifçe çıkan sesler bile beni çılgına çeviriyordu şimdi. Hala kafam kazan gibiydi. Öfke, nefret, kırgınlık gibi zıt birçok duyguyu peş peşe yaşadığımdan mental olarak da yorgundum, belki bir tık da sarhoştum.

Önemli olan, şu an ne kadar ayık olduğumdu. Ve ben, Hyunjin denen adam dilini her dilime bastırdığında nefesim kesilecek kadar ayıktım; her hareketini hissediyordum.

Boynumda, yanaklarımda, ensemde gezinen nasırlı parmağın her zerreme dokunduğunu hissediyordum. Saçlarını alnıma sürterken gıdıklanıyordum. Gözlerini açıp kapatırken yanağıma değen kirpiklerini, şimdiden yoldan çıktığını, bacağıma sürtünen büyük sertliği hissedebiliyordum.

"Seni sevmemi istiyor musun?" Diye sordu. Artık sesi hırıltılı, biraz daha fısıldayarak geliyordu. Öpücüğü bozmasına rağmen alınlarımız hala birbirine değiyor, yüzlerimiz yakın duruyordu.

Cevap vermedim, ama başımı aşağı yukarı salladım.

Tişörtümden içeri giren elini hissettim. Yavaşça ilerleyerek göğsüme çıkışını, göğüs ucumu yavaşça sıktırışını, yavaşça ovuşunu hissediyor, izliyordum.

Sıkışmış gibiydim, sanki hiçbir kaçışım yoktu.

"Öyleyse seni seveceğim, Felix. İstediğin kadar sevecek, istediğin her yere dokunacağım. İyi bir çocuk ol, olur mu?"

Yine başımı aşağı yukarı salladığımda, devam etti. "Nereye dokunmalıyım?"

Siktir, şimdiye kadar yüzlerce porno izlemiştim, defalarca kez kendime dokunmuştum. Ama hiçbiri böyle hissettirmiyordu. Dokunmasını istiyordum, her zerreme...

"Buraya..." Dedim, elim yavaşça bacak arama giderken.

Sırıtarak saçlarımı okşayan elini bacak arama götürdü, elimin üzerine koydu. Altında benim elim, hafifçe ovmaya başladı. Hem göğsümü, hem bacak aramı çılgınlar gibi uyarıyordu şimdi. Onun elleri üzerindeyken, eriyecekmişim gibi hissediyordum.

Dudaklarını araladı, yavaşça kulağıma doğru yaklaştı. Fısıldayarak söze girdi. "Now hush little baby, don't you cry..."

O söyledikçe yavaşça gözlerim doluyor, inlemelerim belirgin hale geliyordu.

Eşofmanımı biraz indirip çoktan seğirmeye başlamış penisimi eline aldı, yavaşça çekmeye başladı. Bir yandan, hala kulağıma fısıldıyordu. "Everything's gonna be alright"

İstemsizce kollarım boynuna dolandığında, artık şarkıyı fısıldayan dudakları kulağıma değiyordu. Resmen şimdi ben onu kendime doğru bastırıyordum.

"Stiffen that upper lip, little lady, I told ya." Yavaşça kulağımı ısırmasıyla, tamamen tetiklenen bedenimin kaskatı kesilmesi, ardından da büyük bir patlamayla boşalmam bir olmuştu.

Çok hızlı gelmiştim. Bunun farkında olarak dudağı yukarı büküldü, sırıtır bir ses çıkarttı.

Ama durmadı.

"Daddy's here to hold ya through the night..." Bu sefer eli eşofmanımın arkasından doğru kalçama gitti. "I know mommy's not here right now, and we don't know why."

Kalçalarımı sıkıp daire çizercesine biraz çekiştirdikten sonra, sonunda işaret parmağı deliğime yöneldi. "We fear how we feel inside..." Yavaşça deliğime girdi.

İnleme koyverip ona sardığım kollarımı daha da sıktırdım. Korkuyordum. İlkim bu olacaktı ve bu adam... Siktir...

"It may seem a little crazy, pretty baby..." Fısıldamaları asla kesilmiyor, durmadan şarkıyı söylüyordu. Kendimi tamamen onun kollarına bıraktığımın da farkındaydı.

Mockingbird | Hyunlix (Daddykink) ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin