i'm your man / minsung

0.2

siz yorum atın
ben de bölüm atayım
nasıl basit bir anlaşma ama

küçük düzeyde yetişkin içerik
yakınlaşma içerir⚠️
***

"dediğin gibi tek mi geldin cidden?"

minho kapıda beliren polis üniformasıyla kimin geldiğini fazlasıyla iyi bilirken jisung yüzündeki sırıtmayı silmeden içine girdiği deponun kapısını kapattı.

"verdiğim sözü tutacağımdan şüphe mi ettin lee?"

kahverengi saçlarının dalgaları siyah saçlı bedene doğru yürüdükçe tatlı bi ahenkle sallanırken minho tam olarak karşısında duran bedenin üç yıldır görmekten her bir kısmını ezberlediği yüzünde bakışlarını yavaşça gezdirdi.

"her zamanki gibi çok güzel olmuşsun bebeğim..."

"bana asılmayı kes."

lee minho, kendisine yanıt verdiği gibi sinirle burnundan solumaya başlayan bedene karşı ellerini cebine yerleştirerek yüzlerinin aynı hizaya gelmesi adına eğildi.

"ufaklık kızma hemen." dedi alay kokan sesiyle.
"mafyacığının bugün keyfi yerinde, sadece sana takılmak istedim."

jisung delicesine etkilendiği adamın yüzünün bu kadar yakın olmasından dolayı gerilmesine engel olamazken kahverengi gözlerin hiç utanmadan kendi dudaklarını inceleyişi kalbinin ritmini değiştiriyordu.

"bugün seni tutuklamaya geldiğimi unutuyor musun...yaptığımız anlaşma çok basitti oysa."

zar zor bulabildiği sesiyle dümdüz bir şekilde konuştuğunda minho kaşlarını kaldırarak başını hafifçe yana eğdi.
"çetemi hapisten çıkarma karşılığı beni kelepleyeceğin anlaşma değil mi bu?"

"evet..." dedi jisung anlamadığı bir şekilde mutlu gözüken bedenin ellerine hızlı bir şekilde kelepçeyi takarken."seni bu sefer gerçekten tutuklayacağım. neden mutlusun amınakoyayım?"

"tuttuğun çetemin tam olarak on dakika önce çıktığı haberini aldım da ondan."

kelepçenin kilit sesiyle minho'nun dediği şey jisungun donakalmasına neden olurken karşısındaki bedenin yüzündeki arsız sırıtma büyüdü.

"han jisung... anlıyorum iyi bir polis olmak için çabalıyorsun. çetemi ortadan kaldırmak istiyorsun." dedi sakin bir tonda fısıldarken.
"ama benim ülkenin ileri gelenleri tarafından ne kadar büyük bir öneme sahip olduğumu unutuyorsun."

jisung yeniden başarısız olacağının bilincinde dolan gözlerini saklamak adına başını eğerek parmaklarını kelepçenin üstünde dolaştırdı.

"üzülmene gerek yok... teslim oldum. beni karakola götürmene sıkıntı çıkarmayacağım."

minho neden olduğunu bilmediği şekilde karşısındaki yıllardır ona olan her operasyonun başını çeken polisi üzgün görmek istemiyordu.
sanırım bu yüzdendi bu yenilgiyle durarak jisung'u mutlu etmeye çalışması...

"ufaklık bak ellerimi kelepçeledin bile...bir tutuklu olarak emrine amadeyim artık."

yeniden konuşmasıyla jisung önündeki mafya bozuntusu adama kaşlarını çattı.
"ufaklık deme bana.yirmi yedi yaşındayım ben."

"aman ne büyükmüşsün.aferin sana."dedi gülerek."sanki bilmiyorum kaç yaşında olduğunu da bana laf yetiştiriyorsun."