Episode 1: Merhaba Cornwall!

100 5 1
                                    

My Forgotten Summer Love
🌊☀️

"Andromeda, uyan. Cornwall'a geldik."

Annemin omzundaki kafamı, annemin yumuşak sesiyle yavaşca kaldırdım. Etrafıma afallamışcasına bakındım. Uyurken bile burnumdan gitmeyen denizin tuzlu mu tuzlu kokusu beni kesinlikle rahatlatmıştı.

Doğru ya, bugün yaz tatilinin ilk günüydü ve Cornwall kontluğuna gidecektik. Cornwall kontluğu, küçük fakat bir çok turistlerin tatillerde uğradığı bir yerdi. Burnunuzda deniz kokusu eksik olmaz, kontluktaki tüm ev ve oteller denize yakın olurdu.

Öte yandan da, özellikle yaz aylarında canlanırdı Cornwall. Hayat dolar, çiçeklerle bezenir, gökyüzünün temiz ve berraklığı güneşin sımsıcak ışınlarına karışırdı.
Her gün ağarmaya başladığında, günün ilk gemileri ayrılırdı karalardan. Gemilerde eğer son bir kaç biletlik yer kaldıysa -ki, çoğunlukla biletler satışa sunulduğu gibi biterdi- bilet satıcıları avazları çıktığı kadar kendi gemilerinin reklamlarını yaparak bağırırlardı.

Hepsi bir kenara dursun, kontluktaki evler ve oteller arasında beyaz basamaklar bulunurdu. Her basamak da karşı karşıya ve yan yana bulunan ev ve otellere çıkardı. Basamaklar pek yüksek değildi. Geniş aralıklıydı. Çıkması ve inmesi de kolay olurdu. Basamaklarını sonuna kadar inerseniz, sahile çıkardınız. Ve sahil boyunca yürürseniz, gemileri rahatça görebilirdiniz.

Cornwall'da okul yoktu. Tamamen yaz tatilleri için yazlık bir yerdi yani. Sadece oteller, evler, çörek satan pastaneler ve sahile yakın olan bir kaç adet küçük market bulunurdu. Cornwall'lılar genelde market ve alışveriş ihtiyaçlarını sahile yakın olan bu marketlerden karşılarlardı. Cornwall, İngiltere'nin en popüler yazlık yerlerindendi.


Teknede açık olan bir pencereden sızan sımsıcak hafif rüzgar yüzüme vuruyordu. Bu benim ikinci Cornwall'a gelişim olmasına rağmen, Cornwall ile ilgili çok şey biliyordum. Cornwall'ın çok büyük bir yer olmaması bu bilgimin yoğunluğunu çoğaltmıştı.

Gözlerimi ovaladım ve teknenin açık olan bölümüne hızlıca ilerledim. Cornwall'a en son bir yıl önce gelmiştim fakat olduğundan daha çok özlemiştim. Tekneyi kıyıya yanaştırıyorlardı. Başımı dışarı çıkardım ve denizin muhteşem tuzlu ve temiz kokusunu iliklerime kadar soludum. Yaz, işte şimdi başlıyordu.

"Andromeda!"

Annemin arkamdan sesini duymamla başımı çevirdim. Beni çağırıyordu. Annemin elinde iki valiz vardı. Bir tanesi nane yeşili rengi, diğeri de siyahtı. Siyah olan valiz benimdi. Annem başıyla gemiden inelim anlamında işaret etti. Ben de kafamı olumluca salladım ve annemin yanına doğru yürümeye başladım.

Annem siyah valizi bana vermişti. İkimiz de tekneden valizlerimizi sürükleyerek inmiştik. Diğer yolcular çoktan inmişti bu yüzden kalabalıkta yürüme derdimiz olmamıştı.

Havada uçuşan bembeyaz martıların sesleri deniz sesine karışadursun, tam tepeden vuran güneş yazlık elbisemin açık kollarından kavurucu bir şekilde derimi yakmıyor değildi. Ee, sonuçta bu yaz mevsiminde güneş bir hayli kavurucu olurdu. Tam bu düşüncelerimden ayrılmamı sağlayan annemin sesiydi.

"Cornwall'ı özlemiş misin? Bir yıl oluyor." Gözlerindeki sönmeyen ışıkla söylemişti.

"Evet." Başımı salladım. Annemin dalgalı saçları hafif ve sıcacık rüzgarda savruluyordu. Aynı şey, benim düz saçlarıma da oluyordu.

My Forgotten Summer Love《Nishimura Riki》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin