uzak tut!!

133 16 164
                                    

OY VERİN!!!

~

Artık aramızda mesafe kalmadığında düşünebildiğim tek şey dudaklarıydı...

Ben daha ne olduğunu kavrayamamışken bir süre öylece durduktan sonra alt dudağımı dudaklarının arasına aldığında transtan yeni yeni çıkıyordum. Yavaşça dudağımı emmeye başladığında ister istemez karşılık vermeye başlamıştım.

Bende üst dudağıyla ilgilenmeye başladığımda yavaş ama derin bir öpüşme haline gelmişti.

O dudaklarımı tam anlamıyla yerken napıcağımı bilemeyip ellerimi beline koydum istemsizce.

Ben hiçbir şey düşünemez hale gelmişken hyunjinin yavaşça ayrılmasıyla dünyaya geri döndüm.

Ne zaman kapattığımı görmediğim gözlerimi araladığımda zaten kesik olan nefesim daha da kesildi.

Bir kaç saç tutamı yüzüne düşmüş dolgun dudakları hafif aralı ve mayışmış bakışlarıyla gözlerimi delen pürüssüz bir yüz.

Böyle baktığınızda o kadar aşık olunası duruyordu ki....

Az önce beynimi terk eden düşünceler yavaşça geri gelirken zaten hızlanmış kalbim nasıl yaptı bilmiyorum ama biraz daha hızlandığında neler olduğunun da farkına varmıştım.

Hyunjin ise uzun bakışmamızı kesip üstümden yavaşça çekildiğinde hızla doğruldum.

O ise sadece tepkimi izlerken ben donakalmıştım.

"Az önce seni öptüm"

Beynime bir tokmak gibi vurulan cümleyle birden elim ayağıma dolaşmış ve bir kaç saniyeliğine hyunjine bakmıştım.

Fakat anında yüzüm kızarmış ve hemen bakışlarımı başka bir yere çekmiştim.

"Ben... Benim gitmem... Gitmem lazım seungmin. Evet seungmini bulucam görüşmeyiz... Yani görüşürüz yani baybay..."

Daha da rezil olmamak adına göz temasından kaçınarak ayağa kalkıp koşarcasına adımlarla odadan çıktım.
Kapıyı arkamdan kapattığımda olduğum yere çöktüm.

Az önce hwang hyunjinle öpüşmüştüm.

Öncekiler gibi değildi bu. Basit bir dokunuş veya dudak teması değildi.
Bu başlı başına bildiğimiz öpüşmeydi.

Bu gerçeği uzun bir süre sindiremeyeceğimi düşünürken merdivenlerden çıkan minhoyu görmemle transtan zorla da olsa çıkıp ayağa kalktım. Bir kaç saniye yine aklım başka yerlere gitse de kafamı sallayıp kendimi uyardıktan sonra abimin sorgulayıcı bakışlarına döndüm.

"Napıyorsun lan burda?"

"Hiçbir şey"

Şuan minhoyla uğraşıcak halim olmadığına karar verip geçiştirdiğimde hiç de ufak çaplı olmayan bir side eye yemiştim. Fakat şuan bu umrumda olabilecek son şeylerdendi.

"Aşağıda lou changbin falan seni soruyor"

Kendi odasına doğru yanımdan geçip giderken hiç istifini bozmadan söylediği şeyle duraksadım.

"Neden?"

"Neden acaba? Aptal çocuğum benim aşağıda hani oyun oynuyorlar ya hani sende hiç oynamadın ya!!"

Bana dönme zahmetine girmeden olduğu yerde durup sitemle konuştuktan sonra o görmese de göz devirdim.

"Sen nereye gidiyorsun peki?"

Yaz Partisine Hoşgeldiniz~ HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin