fondness

54 5 6
                                    

Artık Jisoo ile tanışmamın üzerinden 2 yıl 8 ay geçmişti.

Tabi bu süreçte Jisoo'dan kaçtım Jisoo beni kovaladı.Bu şekilde 2 yıl 8 ay geçmişti.

Bu süreçte Jisoo'yu belkide Jisoo'dan daha fazla tanımıştım.Bir sürü araştırma yaptım Jisoo'yu sorup soruşturdum.Utanmasam donunun ne renk olduğunu bile öğrenecektim.

(Yazardan;Aa cok ayıp Rosé cokk [ben soka girdim sizde bime] )

Jisoo'nun elinde delil olmadığı sürece beni tutuklamaya cesaret edemiyordu.

Bu rahatlıkla Jisoo'nun karşısına sürekli çıkıyordum.

Ama bir sorun vardı.Sanırım korkmaktan olduğum yerdeyim.Benim kalbimde ama sıkıntı şu yavaş yavaş Jisoo kalbime girmeye başlıyor...

İhtimal vermek istemesem bile.

"Tanrım!Sana inanamıyorum Chaeyoung! Gerçekten bir polisle beraber olmayı mı düşünüyorsun Park?!"

Sıkıntıyla nefes aldım.Bıkkınlıkla nefes verdim.

"Buna aşk deniyor Jennie!Aşık olacağın kişiyi seçemezsin."

Sinirli gözleriyle yüzüme baktı.Beni düşündüğünü biliyordum.Ben de onu düşünüyorum zaten.Ama

Jennie aşk konusuna gelemiyordu.Çünkü benim gibi güven sorunları yaşamıştı.Zaten ilk ve tek sevgilisi Kai ile yaşadığı sorunlar yüzünden ayrılmışlardı.

Krystal adlı bir kız hayatlarına girmeden önce her çift gibi sıradan güzel ve dolu dolu bir aşk hayatı yaşıyorlardı.Krystal Jennie ve Kai'nin hayatına girdikten sonra zaten Jennie ve Kai'nin aşk hayatı bir daha eskisi gibi olmadı.

Kai'yi zaten gözüm tutmasada Jennie seviyor diye sesimi çıkaramıyordum.

Krystal'in Kai'ye takıntılı olduğunu duymuştum.Ama ilk başta inanmamıştım.Çünkü Kai'ye olan davranışlarında tavırlarında herhangi bir takıntı belirtisi yoktu.

Taki Jennie ile gittiğimiz bara kadar.Zaten o bara gittiğimiz günün akşamında Jennie ve Kai'nin aşk hayatı son bulmuştu.

Jennie bara gitmeden yaklaşık bir saat önce Kai'ye mesajlar yazmış fakat hiçbirine cevap alamamıştı.Bunun üzerine aramış telefonu bir kadın açmıştı.

Jennie sakinliğini korumaya çalışsa bile koruyamamıştı.Sakinliğini korumaya çalışması için her ne kadar birçok şey söylesem birçok şey yapsam da işe yaramamıştı.Jennie o gün üzgün ve sinirle karışık bir ruh halindeydi.Zaten telefon konuşmasında sakinliğini korumaya çalışırken gözyaşlarını tutamamış sessizce serbest bırakmıştı.

Telefon konuşmasını kapatıp Jennie hızlıca hazırlandı ve ceketini alıp evden çıktı.Nereye gittiğini dahi soramadan bende hızlıca hazırlanıp Jennie'ye yetişmeye çalıştım.Arabaya yetiştiğimde Jennie gözden kaybolmak üzereydi.Sinirden arabayı normal hızında sürmeye özen göstermiyordu.Benim takip etme yeteneğim iyi olduğu için Jennie'yi kolay kolay gözden kaçırmamıştım.

Amatör birisi olsa kolayca gözden kaçırırdı.İşte bu da benim farkım.

Jennie bir barın önünde durdu.Arabanın kapısını hızla çarpıp bir hışımla içeri girdi.Elindeki anahtarla arabanın kapısını kitledi.Bende hızlıca park edip Jennie'ye yetiştim.Hızlıca barın içine girdim.Gözlerim Jennie'yi gökte ararken yerde bulmuştu.Hızlıca Jennie'nin yanına koştum.Jennie'nin yanına gelip durdum.Jennie'nin yüzüne baktım.Gözleri dolmuştu.Yüzünü ellerimle kendime doğru çevirdim.Ne olduğunu anlamaya çalışırken baktığı yere baktım.

Criminal | ChaeSooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin