Hey yo
Nwdejoezad olarak karsinizdayim :D
Unutmustum @Resembool bebegim hatirlatti hey gidi
Buna ilham var biraz diye yazalim dedik
Ilk duz bolumumuz ho
bol yorum bekliyorum
Opucukler
X***
Merdivenleri ikişer ikişer çıkıp yedi numaranın önünde durdum. Yıllardır aynı sokakta yaşıyorduk ama evine gitmemiştim daha önce. Genelde o benim dükkana gelir ve kafamı orada ütülerdi.
Zile basıp beklemeye başladım ama sanki kapının dibinde bekliyormuş gibi hemen açtı kapıyı. "Nerde kaldın ya, kırk beş dakika oldu?" Ozan sarı uzun saçlarını tepesinde bir lastik tokayla bağlamış, sanki çok önemli bir iş yapıyormuş gibi kollarını da yukarı çekmişti.
"Götümde saat mi takılı oğlum, geldik işte." Ayakkabılarımı çıkarıp alet çantamı da alarak içeriye adımladım. Onun yol göstermesini falam beklemedim çünkü cidden bulaşık makinesi salonun tam ortasındaydı. "Bu niye burda?"
"Haktan abi lütfen soru sorma, sadece yap şunu." Kendinden utanıyormuş gibi bir surat ifadesi takınıp eliyle makineyi işaret etti. "Bir buçuk saattir falan bir ağlamadığım kaldı şunun yüzünden."
"Avelsin de ondan." Alayla sırıtırak makineye doğru eğildim. Eski bir model değildi ama basit de değildi, yapamaması çok normaldi. "Oğlum sen mühendis olacaksın, niye elektrikçi çırağı olacakmışsın gibi hareketler sergiliyorsun?"
Omzunu silkip kollarını göğsünde kavuşturdu. Çok zayıftı. Hastalıklı bir görüntüsü vardı hatta. "Belki beni çırak olarak yanına alırsın."
Ozan'ın bağladığı tüm kabloları tek tek sökerken kendimi durduramadan güldüm. "Daha iki yüz yirmi voltluk kabloyu bulamayan adamı yanıma çırak diye alır mıyım sence ben?"
"Nasıl bulamayan?" Şokla söylenip makineye doğru eğildi. "Neyi yanlış yapmışım? Hepsi nasılsa öyle taktım."
Kablolardan sarı olanı işaret edip klipsini çıkardım. "Fişini takıp pervaneyi kontrol ettin mi?"
"Yo." Mavi gözlerini kırpıştırarak avel avel suratıma baktı.
"Ozan, taşşak mı geçiyorsun sen benle abicim?" Dişlileri kontrol amacıyla oynatıp kabloyu bağladım. "Fişini tak şunun."
Ozan hızlıca yerden kalkıp elinde üçlü prizle döndü. Makineyi salona çıkardığı için fişe yetişmiyor olmalıydı. "Ayrıca sen mal mısın amına koyim, ya elektrik çarpsaydı seni?"
"Çarpar mı ki?" Üçlü prizi yere bırakıp elleri belinde yüzüme dikti bakışlarını. Elim hâlâ motorun üstünde olduğu için takmamıştı sanırım.
Ellerimi geri çekip gözlerimi kapatarak derin bir iç çektim. "Tak şunu bebe."
Hızlıca başını sallayıp eğilerek fişi taktı hemen. Motor anında çalışıp pervane dönmeye başladığı zaman gözlerini kocaman açarak ellerini beline yerleştirdi. "N'oluyo şu an?"
"Çek fişten." Dedim makineye hamle yaparken. Hızlıca uzanıp elime vurdu. Tek kaşımı kaldırarak ona döndüm.
"Ya çarparsa? Manyak mısın sen?" Çattığı kaşları ve tam tepesindeki palmiye ağacına benzeyen saçlarıyla hiç kaale alamadım onu. Sinir olacağını bildiğimden gülümsedim.
"Beni çarpmaz çünkü ne yapacağımı biliyorum."
Sinirle nefes alıp eğilerek fişi çekti. Motorun sesi kesildi anında. "Şu an neyi kontrol ettin ben anlamadım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bu hayatta her şey bir anda olur
Cerita PendekOzan: haktan abi merhaba Ozan: ozan ben Haktan: lan biliyorum amınakoyim her seferinde söyleme şunu Ya da Elektrik elektronik mühendisliği son sınıf öğrencisi avel Ozan ile başına bela olduğu mahallenin elektrikçisi hanzo Haktan.