Küçüklük hayalleri dans kursuna gitmek isteyen Felix ve Jisung 22 yaşlarında hayallerini gerçekleştirip kursa başlarlar.Fakat nereden bileceklerdi ki hocaları ile aşk yaşayacaklarını.
Sabah uyandığımda neredeyse bütün vücudum hamlamış haldeydi.Yataktan zar zor kalkıp tuvalette elimi ve yüzümü yıkadım.Dün dans kursunda çok pratik yapmıştık ve her yerim hamlamıştı.
Aşa kata indim ve mutfağa girip krep yapmaya başladım.
Mutfakta oyalanırken zilin sesini duydum ve kapıya doğru ilerledim.'Kim o?'dedim ve cevap olarak 'kapıcı ibo' cevabını aldım. Gülerek kapıyı açtım.
Gelen tabiki Jisung'tu.Her,kim o? dediğimde komik bir söz söylerdi.
Felix:hoşgeldin aşkım
Jisung:ay sen bana aşkım mı derdin yerim senii
Böyle demesiyle gülümsedim ve hemen dudaklarımı büzüp konuştum.
Felix:of dün ilk günden çok pratik yaptık olmaz böyle iş ama
Jisung:ay evet Hyunjin ne çıktı be ama varya taş gibi çocuk
Dudak büzmeyi bırakıp sırıttım.
Felix:ne taşı kaya kaya
İkimiz de kahkahalara boşulmuş hatta krize giricektik ki Jisung birden suratını ciddileştirdi ve havayı kokladı.
Jisung:Felix yanık kokuyor
Felix:ne?
Aklıma ocakta krep'i unuttuğum gelince koşarak mutfağa gittim.Jisung ise daha fazla gülme krizine girmişti.
Felix:ya Jisung gülme ya!sabah kahvaltım gitti
Derken üzülmüş surat yapıp tekrardan dudaklarımı büzdüm.Jisung ise gülmesini tuttuğu için altına sıçıcakmış gibi yanıma gelmeye başladı.
Jisung:tamam tamam gülmicem.Ama boşver merketten sandiviç falan alırız sen koş hazırlan.
Kafa sallayıp yukarıya çıktığımda aşağıda meteor gibi,tuttuğu gülmesini patlatan Jisung'un sesini duyunca bende güldüm ve kıyafet seçmeye başladım.
Dans ederken rahat edebileceğim bir kombin ve bir kaç takı takmıştım.Bugün saçımı açık bırakıcaktım.Biraz parfüm sıkıp dünden hazır,içinde deodorant'tan yedek tişörte kadar olan çantayı takıp aşa indim.
Jisung telefonu ile oynuyordu,ben gelince ise kapattı.
Jisung:yakıyorsun baby hadi çıkalım
Tamam diyip ayakkabılarımızı giymeye başladık.Yolda giderken bi marketten iki tane sandviç alıp yürürken yedik ve dans kursuna vardık.
İçeriye girdiğimizde yine herkes buradaydı ama bugün çok stresli ve gergin görünüyorlardı.Kapının açılması ile bize baktılar ve hafif gülümseyip 'hoşgeldiniz' dediler.
Biz de hoşbulduk diyip çantalarımızı ve ceketlerimizi çıkartıp deri koltuklara koyduk.Onların yanlarına oturduk ve meraklı meraklı sormaya başladık.
Felix:neden bugün çok gerginsiniz?
Benim meraklı bakışlarıma karşılık gülümseyip konuşmuştu.
Bangchan:bugün minho hocanın dersi o yüzden.
Hoca dediğinde biraz şaşırmıştık Jisung ile.
Jisung:Hyunjin benim anama bile sövebilirsiniz diyor bu minho öyle değil mi?
Bangchan:hayır,aslında Hyunjin ile Minho kardeşler ama Minho çok disiplinli,ciddi,karizmatik,yakışıklı,seks-
Seungmin'in boğaz temizleme sesi ile Bangchan Seungmine bakıp güldü ve dudağına minik öpücük kondurdu.
Bangchan:senden başka kimseye bakmam ben güzelim,merak etsinler diye diyorum.
Seungmin kollarını birlerştirip 'hıh' dediğinde hepimiz gülmüş ve konuşmuştuk.
Changbin:arkadaşlar birilerinin gönül alma görevi var gelin biraz ötede ben anlatıyım size.
Dediğinde hepimiz odanın bir ucuna gittik.Bangchan ile Seungmin de odanın diğer ucunda kalmıştı.Gerçekten çok tatlılardı.
Changbin:evet arkadaşlar benim biricik bebeğim olduğu için minho'yu öyle övemicem ama siz anlamışsınızdır zaten.
Changbin böyle diyince Jeongin'in yanakları kızarmaya başlamıştı.Changbin de yanağından öpüp tekrardan konuya döndü.
Changbin:çok disiplinli ve bize hep 'bana hocam diyiceksiniz' diyor.Bazen olur olmadık yerde bağırıyor.Hele ki dansı yapamıyorsak hemen sinirlenip bağırır.
Jeongin:yani bu yüzden siz de bugün dikkat edin ve çok pratik yaptırır haberiniz olsun.
Felix:Hyunjin'in yaptırdığı pratiklerden sonra bacaklarım hamlamıştı Minho hocanın dersinden sonra neler olucak hiç bir fikrim yok.
Jisung:ne olucak canım alt tarafı ayaklarımız falan kanar :)
Jisung'un böyle demesi ile gözlerimi açabildiğim kadar açtım ve konuştum.
Felix:kanka psikopat mısın?
Jisung:biraz olabilir
Hepimiz gülüp Bangchan ile Seungmin'i gizli gizli izlemeye başladık.Chan 'hadi bebeğim küsme,eğer küsersen akşama ceza gelir bak' diyor Seungmin ise onun kollarından çıkmaya çalışarak 'imdat' diye bağırıyordu.
Biz onlara gülerken odanın kapısı açıldı ve odaya tahmin ettiğim kadarıyla Minho hoca girdi.Adam öyle bir girmişti ki maşallah,kapıyı hızlı açtığı için saçlarını geriye doğru iten rüzgar sayesinde tam bir biscolata reklamı çekilebilir bir adamdı.
Minho hocanın girmesi ile Seungmin ve Chan bağırışmayı kesip ciddileşti ve ayağa kalktılar.
Bizde aynı şekilde onların yanına geçtik.
Evet açık konuşucam,o kadar korkutmuşlardı ki şimdi altıma sıçacaktım...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Arkadaşlar odayı böyle düşünebilirsiniz sadece sandalye yerine deri koltuklar var<3)
Arkadaşlar bir sürü fic yazdığım için biraz geç gelebilir kusura bakmayınn :)
Sizi seviyorumm inş beğenirsiniz bölümleri öpüldünüz bayy❤️💋🫀🎀💝