22.BÖLÜM

570 42 11
                                    

**Multimedyada Kumsal.**

♥♥

Elinde topumuzla sırıtan Arel'e şaşkınlıkla bakıyordum.Bu gerizekalının burada ne işi vardı ki.Yoksa beni mi takip etmişti.Düşüncelerime bir son verip halâ bana bakmakta olan Arel'e tek kaşımı kaldırarak bakmaya başladım."Ne işin var senin burada? Doğruyu söyle, yoksa beni mi takip ettin?"

Arel şaşkınlıkla bakakaldı.Sonra gür bir kahkaha patlattı.Kahkahalarının arasında kendini işaret ederek "B-ben mi seni takip etmişim?Ahaha." diyerek gülmeye devam etti.

Bizimkiler bir bana bir ona bakıyorlardı.Yekta sinirden çenesi kasılırken belimi tutup kulağıma eğildi. "Kumsal bu çocuk kim ve seni nereden tanıyor?"

Sakin kalmaya çalışıyordu.Çünkü en son sinirlendiğinde Batıyla kavga etmişti.Şimdi de tekrar bir kavgaya sebep olmamak için Yektaya olan biten herşeyi anlatacağım sırada Arel'in sesi aramıza girdi.

"Merhaba ben Arel." diyerek Yekta'ya elini uzattı ve devam etti "Sedef teyzenin kuzeninin oğluyum."

Yektayla şaşkın ve anlamamış bir ifadeyle bakarken Arel de açıklamasına devam etti.

"Sedef teyzenin babası, annemin amcası oluyormuş.Yani annenle annem kuzenlermiş.Şimdi sen beni tanımıyorsundur.Çok normal.Çünkü biz yıllardır Almanyada yaşıyorduk ama annemler artık Türkiye'ye dönmek isteyince İstanbul'a taşındık.Yani anlayacağın, artık hep beraberiz Kumsal."dedi son cümlesiyle sırıtarak.

Biri beni çimdiklese veya tokat atsa hiç fena olmazdı.Şimdi ben bu ukalayla akraba mıydım? Yalandan fenalaşıyormuş gibi yapıp Yekta'ya tutundum.Yekta da garibim gerçek sanıp endişelenmişti.

"Biri bana halâ uykuda olduğumu ve bu gördüklerimin hepsinin bir rüyadan ibaret olduğunu söylesin, lütfen."

Hepsi ne yapacağını şaşırmış halde bana bakarken kendime gelip Arel'e parmağımı salladım. "Benden uzak dur ukala şey." diyip gidiyordum ki annem kolumu tutup durdurdu.

"Arelle tanıştın mı kızım?" diye gülümseyerek sorunca "Tanışmaz olur muyuz.Çok güzel tanıştık biz, sen hiç merak etme." gibi birşeyler saçmalayarak otele girdim ve hızla odama çıktım.

Batı bitip şimdi de bu başlamıştı.Niye bu kadar sinirlendiğimi anlamamıştım ama. "Çünkü Batı'yı unutamadığın ve Arel'in davranışları da sana onu hatırlattığı için olabilir mi acaba?" dedi ne zamandır sesi çıkmayan ve öldüğünü düşündüğüm iç sesim.Sanırım haklıydı.Batı'yı halâ unutamamıştım.Arel'in hareketlerini de Batı'ya benzetmiştim.Çocuğa da ayıp olmuştu.Suçsuz yere ona patlamıştım.Vicdan azabıyla oflayıp yüzümü sıvazladım ve odadan çıktım.Hızla plaja inip bizimkilere bakınmaya başladım ama görememiştim.Hemen telefonumu çıkarıp Yekta'yı aradım.

"Yekta neredesiniz siz?"

"Restauranta geçtik.Hadi sen de gel bekliyoruz."

"Tamam." diye mırıldanıp kapattım ve restauranta gittim.

Herkes büyük bir masaya oturmuş, yemeklerini yiyip sohbet ediyordu.Gözüm Arel'e takıldığında, sessizce tabağındaki yemekle oynadığını gördüm.Benim yüzümden keyfi kaçmıştı anlaşılan.Suçluluk hissiyle sessizce onun yanındaki boş yere oturdum ve garsonun önüme getirdiği balıkla ilgilenmeye başladım.Ama hiç iştahım yoktu.Göz ucuyla Arel'e baktığımda başını eğmiş, masadaki sohbeti dinliyormuş gibi yaparken buldum.O sırada Arel'in annesinin sorusuyla onlara döndüm.Bana gülümseyerek bakıyordu."Kumsalcığım sen de mi bu sene son sınıfsın?"

"Evet." diye mırıldanarak önümdeki suyumdan içerken kadın "Arel de sizin okulda olduğuna göre artık birbirinize sahip çıkarsınız." demesiyle içtiğim suyu karşımda oturan Güneş'in suratına püskürttüm.

"A-aynı okul mu?"

"Evet tatlım.Sizin okula kayıt yaptırdık."diyip gülümsedi.

"Hmm, ne iyi yapmışsınız." diye mırıldanıp önüme dönerken Arel'in güldüğünü gördüm.

Sinirle masanın altındaki bacağını cimcikledim.Acıyla inleyip "Ahh kızım napıyorsun ya.." diye söylendi bacağını ovarken.

Omuz silktim."Ben yapmadım elim yaptı." diyip balığımı didiklemeye devam ettim.

***

Yemekten sonra herkes yorgun olduğunu söyleyip odalarına çıkmıştı.Ben de canım sıkkın olduğundan sahile gittim.Kuma oturup yıldızları izlerken yanıma birinin oturduğunu hissettim ve o kişiye döndüm.Arel de benim gibi gökyüzüne dalmıştı.

"Çok güzel" dedi bakışlarını gökyüzünden ayırarak.

"Evet.Çok güzeller.."diye mırıldandım.

Sonra bugün ona çok kaba davrandığım aklıma gelince tekrar ona döndüğümde beni izlediğini farkettim.Üstünde fazla durmadan konuya girdim.

"Ben bugün için çok özür dilerim.Bana birini anımsattığın için suçsuz yere sana patladım.Tekrar kusura bakma.."

"Önemli değil.Unutmuştum bile.Sakıncası yoksa kimi anımsattığımı sorabilir miyim?"

"Eski sevgilim.." diye mırıldanıp dolu gözlerimle önüme döndüm.

"O da benim gibi ukala biriydi heralde."

Gülümsemeye çalıştım."O daha çok egoist, kendini beğenmiş ve pisliğin tekiydi.."

"Anladım..Özel değilse eğer, neden ayrıldığınızı da sorabilir miyim?"

Bunları neden ona anlattığımı bilmiyordum.Ama nedensizce ona güveniyordum."Orası uzun hikaye ama kısaca Yektalardan intikam almak için beni kullandı diyebilirim." dedim olanlar aklıma gelince tekrar sinirlenerek.

"Neyse ben artık gidiyim, geç oldu.Hadi iyi geceler sana." diyip ayağa kalktım ve hızlı adımlarla yürümeye başladım.

"Kesinlikle salağın tekiymiş." diye bağırdı arkamdan.

"Kesinlikle.." diye mırıldanıp otele girdim.

EGOİST SEVGİLİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin