Anlamsız Darbe💥

444 8 21
                                    

Edgar'ın ağzından

Gözlerimi yavaşca açmaya başladım. Ufak bir ışık sızıntısı gördüm ve ne olduğunu anlamaya çalıştım. Bir yandan olanları sorguluyor, bir yandan Colette'in nerede olduğunu merak ediyordum. Gözümü tam anlamıyla açtığımda fark ettim ki burası bir garaj olmalıydı. Nemli zemin ayaklarımı ve dizlerimi ağrıtıyordu. Ufak pencereden giren ışık gözümü alıyordu. Elimle gözümü ovmak için hareket ettiğimde fark ettim ki ellerim bağlanmıştı. Sonunda tam anlamıyla farkına vardım. Birisi beni kaçırmış olmalıydı. Bağırmaya çalıştığımda ağzımdaki bezi fark ettim. Artık tam anlamıyla sinirlendim ve debelenmeye başladım. Birisi sesi duyacak ki hemen içeriye girdi. Her yerim bağlı olduğu için kafamı kaldırıp bakamadım. Fark ettim ki giren kişi bir kuş türü olmalıydı. Tüylü bacakları ile yerdeki tüylerin rengi aynıydı. Bir anda bağırarak zıpladı ve gözden kayboldu. Sırtıma aniden bir şey battı ve acı ile inledim. Ardından odaya bir kişi daha girdi. Bu sefer kalıplı biri olduğunu düşündürecek kadar kalın bacakları vardı. Eli ile boğazımdaki ipleri çözdüğü an kafamı kaldırıp baktım. Bunlar Bull ve Crow'du. İstemsizce düşünmeye başladım. Neden kaçırdıklarını tahmin ettiğim an gözlerim büyüdü. Bu işin Bibi ile alakası olmalıydı. Sinirle Bull'un yüzüne baktığımda sert bir yumruk attı. Yumruğun kuvveti ile kafam sola döndüğünde korkunç bir manzara ile karşılaştım.

Colette'in ağzından

Neredeyim?.. KİMSE YOK MU?
Hiçbir yerden ses gelmeyince yalnız olduğumu düşündüm. Ardından sesler gelmeye başladı. Gözlerim kapalı olduğu için olup biteni göremiyordum. Birisinin debelenme seslerini duydum. Biraz düşününce Edgar olabilme ihtimali mantıklı geldi. Geceyi onunla geçirdiğim için hâlâ onun da burada olduğunu düşünüyordum. Birisi çığlık attı ve yere sert bir şekilde çakıldı. Ardından Edgar'ın acı içinde inlemesi duyuldu.
Ardından sert adım sesleri ile içeriye birisi girdi. Tekrardan bir darbe sesi ile Edgar'ın iniltisi duyuldu. EDGAR, İYİ MİSİN? diye bağırdım.

Edgar'ın ağzından

Ağzım çözüldü ve Colette'e cevap vermek için bağırdım. COLETTE İYİ MİSİN? Bull bana sinirle baktı ve konuşmaya başladı;

Vay vay. Aşıklar birbirini mi önemsiyor? Ne acınası. Crow, bu ikisi ile ne yapacağız?

Crow sinsi bir ses ile cevap verdi;

Erkek umurumda değil. Kız ile biraz oynayabiliriz.

Bunu duyduğum an kollarımı birbirinden ayırmaya çalıştım ve etrafa kafa atmaya başladım. İğrenç Crow tekrardan konuşmaya başladı;

Baksana şu eziğe. Resmen kadınını korumaya çalışıyor. Hahaha.. merak etme ezik. Biraz oynayacağız sadece. Zaten dün gece girmiş olacaksın ki bulduğumuzda genişlemi-

KES SESİNİ APTAL O**OSPU EVLADI! diye bağırdım. Eğer Colette'e dokunursanız ikinizi de pişman ederim. İkisi de bu dediğim komikmiş gibi kahkahalar atmaya başladı. Sinirlendim ve tekrardan belirttim; Eğer kendinize güveniyorsanız açın ellerimi. Crow elimi açmaya yeltendiği an Bull'un darbesi ile yere yığıldı. Bull sinirle;

SEN NE YAPTIĞINI ZANNEDİYORSUN CROW? ADAMIN ELİNİ ÇÖZDÜĞÜMÜZ AN TOKATLAR BİZİ. ADAM SERSERİ DİYORUM!

Serseri lafını duyar duymaz ellerimdeki ipler sanki birisi tarafından koparıldı. Sonradan bunu kimin yaptığı aklıma geldi. Atkım ellerimi sonunda çözmüştü. Birden ultimi açıp Bull'un üzerine atladım. Ayakkabımın izi suratına çıkmıştı. Onun yere yıkılmasını fırsat bilerek Crow'a atladım. Birbirimizin üstüne atlayarak bir müddet kavga etmeye başladık. Sonra atkımı yönlendirdim ve Colette'in iplerini çözdüm. O da bana yardım etmeye başladı. Biz Bull ile tekrar birbirimize girmeye başlamışken Colette ve Crow'un ortadan kaybolduğunu fark ettim. Bu sinirle Bull'u tamamen etkisiz hâle getirip onları aramaya başladım.

Colette'in ağzından

Crow birden beni kucağına alıp ultisi ile uzaklara götürmek için harekete geçti. Sivri dişlerim ile kanadını ısırdığım an çığlık ile beni yere düşürdü. Sanırım ayak bileğim burkuldu. Ardından biri yanıma endişe ile koştu. Düşmenin etkisi ile gözlerim kararmıştı ve etrafımı tam net göremiyordum. Kim olduğunu iyice anlamak için yaklaşmasını bekledim. Bu Rosa idi. Son sınıflarda olduğunu zar zor hatırlıyordum. Ardından güçlü kolları ile beni yerden kaldırdı. Bir kıza göre gerçekten çok güçlüydü. Ardından sorular yöneltmeye başladı;

Nereden düştün? İyi misin? Nasıl hissediyorsun? Bir yerin acıyor mu?

Sakin ol Rosa, dedim sakince. Crow beni kaçırmaya çalışıyordu. Ultisini açtığı an acı ile beni yere fırlattı, diye ekledim. Rosa şaşırmıştı ve hemen telefonunu aldı. Ne yapacaksın? diye sorduğumda polisi arayacağını söyledi. Biraz sakinleşmeye başlayınca aklıma Edgar geldi.

Edgar'ın ağzından

Colette'i bulma arzusu ile rastgele bir ormana girdim. Konuşma sesleri duydum ve bunun Colette olma ihtimaline karşı oraya yöneldim. Oraya gittiğim an yerde yatan ceset ile karşılaşmam bir oldu.



Devam edecek..

Serserim Beni Seviyor Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin