Müzik durduğunda bize sinirli bir ifade ile bakan Emreyi gördüm. Onu umursamadan yerimize geçtim. Bu akşam şeyler beni anlamadığım bir şekilde mutlu etmişti. Efeye baktığımda bana "bir yere gidip gelicem kaybolma sakın" dedi. Bende başımı tamam anlamında saladım. Acaba nereye gidiyordu. Onu umursamadan abimin yanına gittim ama abimde lavaboya gitmişti ve masada tuğçe abla vardı hemen onun yanına gittim üstüne yeşil saten bir elbise giymişti saçlarınıda açık bırakmıştı saçı dalgalı olduğu için çok yakışmıştı"selam tuğçe abla"dedim.Tuğçe abla abimin sevgilisiydi. "Abim ne zaman gelir" dedim. Oda "bilmem gelir birazdan"dedi.bende "tamam o zaman gittim ben"dedim."görüşürüz balım" dedi. Bende altayın yanına gittim Altay'ın yanında alya yoktu o yüzden soru sorabilirdim. "Hayırdır" dedim.Oda bana anlamsız gözler ile "ne"dedi. Yok valla dayaklık bu velet. "lan gerizekalı yeni sevgili yapmışsın bana haber bile vermemişsin şerefsiz" dedim ve koluna vurdum.ve acı ile bağırdı "ah hayvan hem sevgilim değil o benim aptal"dedi kolunu tutarak.Evet bizde asla küfür eksilmez. " kim lan bu kız o zaman amına koyum"dedim."amına koyayım bu kız benim kuzenim "dedi.Yine koluna vurarak"Gerizekalı en baştan kuzenin olduğunu söylesene" dedim. "Söylemeye fırsat vermedin ki" dedi. "Tamam boş yapma ve ben gidiyorum bir şey olursa haber ver" dedim. Tam önüme döndüm yürüyordum ki Altay konuştu. "Ecrin" dedi. Arkamı dönüp "efendim" dedim. Altayda "düğün ne zaman" dedi. Ona bakarak ne dediğini anladım"Altay valla bu sefer kafanı kırarım yok öyle bişey "dedim.Altay o ses tonunu kullanarak bu cümleyi kullandı."Gözler yalan söylemez" dedi bu çocuk beni delirtecek. Bende ona bakarak "bende dayağım konusunda yalan söylemem canım" dedim. Ve masama ilerledim. Masada ise efe vardı.Ona çok bakmadan masalara baktım ve gözüm Emre'ye çarptı yüzü yara bere içindeydi dudağı ve kaşı patlamıştı. Bu olayın efe ile alakası olduğunu düşünerek efeye baktım onunda kaşı ve dudağı patlamıştı çok net bakamadığım için fark etmemiştim. Hemen telaşla "ayy kaşın ve dudağına noldu"dedim.Dudağına dokunmaya çalışarak. Efenin ağzından bir inleme çıktı "ahh" dedi acı içinde inleyerek. "Ay çok özür dilerim hadi gel sana pansuman yapalım burda revir varmış duyduğuma göre" dedim.Hemen efeye beni takip etmesini söyleyerek revire gelmiştik burada her malzeme vardı. Hemen efeyi sedyeye oturturarak.Dolaptan pamuk tenteryot(umarım doğru yazmışımdır)ve yara bandı aldım şimdi diyeceksiniz sen pansuman yapmayı biliyor musun evet biliyorum çünkü üniversite hevesi olarak Tıp hemşireliği seçmiştim sonra dönem ortasında bırakıp başka bir bölüme geçmiştim.
Hemen pansuman yapmadan önce efeyi uyarmıştım "efe tenteryot biraz canını yakabilir" dedim. Oda yine benim gözlerime bakarak "sorun yok" dedi. Allahım bu çocuk neden hep gözlerime bakıyordu. Bu sorunu bırakıp pamuğun üstüne tenteryot koydum sonrada onu hafif bir şekilde kaşına bastırdım. Şuanda yüzümüz çok yakındı nefesini boynumda hissedebiliyordum. Kaşına daha çok bastırdım. Ve merak etiğim şu soruyu sordum "kim yaptı" dedim. "Seni ilgilendirmez" dedi. Ve en nefret ettiğim şeyi yaptığı için ceza olarak kaşına pamuğu daha çok bastırdım ve ağzından bir inleme daha çıktı. "Ahh yavaşlasana" dedi.Bende umursamaz bir tavırla"sende sorularıma cevap ver "dedim.Ve konuşmaya başladı"Emre kaşındı bende birazcık kaşıdım"dedi sırıtarak. Bende aynı onun gibi sırıtarak"oda biraz seni kaşımış bence"dedim." oldu biraz"dedi.bende pamuğu kaşının üzerinde tutarak "bu pamuğu tutar mısın" dedim. Oda konuşmadan pamuğu tutu bende yara bandını kaşına yapıştırmak için açtığımda "pamuğu çek" dedim. Oda dediğimi yaparak pamuğu çekti. Bende yavaş bir şekilde yara bandını yapıştırdım ve en son kez elimle kaşının üzerinden geçtim. "Evet şimdi dudakta" dedim. Oda bana bir soru sordu."Böyle pansuman yapmayı nereden öğrendin"dedi ahaa şimdi sıçtın sen.Hemen bende onun yaptığı gibi"Seni ilgilendirmez" dedim.Oda bu durumu kabul etmiş gibi sustu tabi başka napıcak.Dudağı patladığı için kaştan daha çok acıyacaktı.Efenin yüzüne biraz daha yaklaşarak dudağına tenteriyortlu pamuğu bastırdım. Oda kendini sıkmıştı "sıkma kendini" dedim. Oda yeşil gözlerini bana çevirerek. "sıkmıyorum"dedi.Bende başımı tamam anlamında salladım dudağındaki kan temizlendiği için yara bandını açıp dudağına yara bandını yapıştıdım ve son olarakta elimi çok deydirmeyerek dudağına elimle son bir kez geçtim "bitti" dedim.Oda bana bakarak "Teşekkürler" dedi. Aman Allahım bu demin bana teşekkür mü etti Efe beyden beklenmeyecek hareketler.Revirden ilk çıkan Efe olmuştu bende pansuman çöplerini toplayıp çöpe attım daha sonrada elimi yıkadım nede olsa hijyen önemlidir. Elimi kurutulan sonra dışarı çıktım sonra ağzımda bir el hissettim ve o elin sahibide emreydi. Hemen emrenin elini çekip ona "Ne yapıyorsun be" dedim bu çocuk manyaktı."sizin Efe ile aranızda ne var"dedi sinirli bir ses tonu ve sinirli bir yüz ifadesi ile. Bende ona bakarak "pardonda hangi sıfatla bu soruyu soruyorsun" dedim yüzüne iğrenici bir bakış atarak geriye dönüp yürüyecektim ki arkadan bileğinin tutulup kendisine çekilmesiyle yürüyemedim.Geriye bakıp emreye baktım "Bana bak sen çok fazla olmaya başladın ve o elini çek bir yerine sokmuyum anladın mı"dedim.Emreye baktığımda bu sefer baya sinirli olduğunu gördüm ve beni duvar arasına alıp "bana bak ecrin sende sınırını çok aşıyorsun, hareketlerine dikkat et" dedi.O an dediği şeyle dahada sinirlenmiştim bana emir vermişti ama bende emir verilmesinden hiç haz etmem. Bende ona çok mükemmel bir cevap olarak "bana bir daha emir verme" dediğim gibi bacak arasına gene tekme attım oda gene acı ile inledi ama bu umrumda değildi. Bu yaptığı şey taciz ve ben ona vurmasaydım bu piskopat dahada ileriye gidebilirdi. Hemen ordan çıkıp bahçeye gittim ve masada Efe vardı masaya geçtiğimde bana "neredeydin, geç kaldın" dedi. Bende yüzüne bakmayarak "eşyaları topluyordum" dedim. Onun bana baktığını hissederek "yalan söylüyorsun" dedi. Bende hemen ona bakarak "hayır söylemiyorum"dedim.
"Emre mi geldi"dedi.Bende o an susmuş bir şey diyememiştim. Oda "anladım" dedi. Oda bir yere doğru giderken "nereye" dedim. Oda "Dışarı,gel istersen" dedi. Bende bunaldığım için masadan çantamı alıp "geliyom" dedim. Ve efe ile beraber dışarı çıktık içime güzel havayı çektim akşam havası bir başka oluyor. Ama bizde akşam biraz soğuk oluyor. Vede ben şuanda üşüdüm bile çünkü terasa çıkmıştık ve teras aşağı kattan daha fazla soğuk estiriyordu. Efede benim üşüdüğümü fark etmiş ceketini vermişti "Şimdilik giy bunu sonra hasta olunca benden bilme" dedi. Bende o an onun gıcıklık yaptığını unutmuş ve efenin yaptığı bu hareketi nedensizce çok sevmiştim. Ona bakarak "teşekkürler" dedim. Oda "bişey değil" dedi.bende çok sıkılmıştım"çok sıkıldım gel birbirimize sorular sorak olur mu "dedi.Oda başını tamam anlamında saladı.Hevesle" ilk önce ben başlıyım"dedim.Oda bekliyorum anlamında sustu."hmm mesela en sevdiğin renk"dedim.Oda oyundan keyif almış gibi gözüküyor ki.
"Kırmızı" dedi. "Pekii kırmızı güzeldir, sıra sende" dedi. Oda ne diyeceğini düşünüyordu "En sevdiğin çiçek"dedi.
Bende hemen cevap verdim "kırmızı gül" dedim. Kırmızı gülü çok severdim. Ben tam konuşacaken çalan telefonum buna engel oldu. Hemen efeye dönerek "bir dakika"dedim.Ve çantamdan çalan telefonumu çantadan çıkarırarak baktığımda bilinmeyen bir numaraydı.
İlk başta almamaktadır tereddüt etmiştim Ama sonra açmıştım.
_________________________________________"Alo?"
"Ecrin"
"Murat?"
_________________________________________
Evtt yeni bölüm atıldı şimdi neden bu kadar kısa demeyin fikir kısaydı ama ben sizin için biraz uzatmaya çalıştım umarım başarılı olmuşumdur hadi aşklarım sağlıklı ve iyi kalın☺💞1112 kelime<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗚𝗜𝗖𝗜𝗞
Teen Fiction"yaaa abiii lütfen bir kez bir kez yaa ölürmüsün"dedim.Abim bir futbol kursu işletiyordu ve orda hem patron hemde koçtu ve şuanda oraya gitmek için abimin 2 saatir başının etini yiyordum