♪ŌLŪM KØKAN ÇİÇEK♪

94 6 2
                                    

DİKKAT; BU KİTAPTA UYGUNSUZ KELİMELER, DAVRANIŞLAR, CİNSELLİK VB. GİBİ UNSURLAR BULUNMAKTADIR

Baylar ve bayanlar, yeni bir diyarın kapısını aralamaya hoşgeldiniz🌺

HAZIRSANIZ BAŞLAYALIM!

Sessizliğe ve karanlığa mahkûm olanlara...

♪

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bir yıldırım düştü yeryüzüne. Yeri göğü inletecek kadar büyük, küçük bir kız çocuğunun çığlıklarını bastıramayacak kadar küçük bir gürültüyle.

Tanrı, bu lanetli günde gökyüzünü bile yasa boğmuştu.

Tüm bulutlar küçük bir kız çocuğu için göz yaşı döküyordu.

Tüm hiddetiyle yine bir yıldırım göğü delip düştü yeryüzüne. 'sus' diyordu sanki gökyüzü küçük kıza. Susmuştu ama bu gece değil.

Bu gece olmazdı.

Zaten güneşin yeryüyüne dokunan ilk ışıkla kendisini sessizliğe mahkûm edecekti...

O, gökyüzünün ilk şafaklarında kendisini sessizlikle lanetlemişti.

Kelimelerinde zehir de olsa yutacaktı.
Çünkü o, kendi içindeki zehri kelimelerine akıtır; kelimelerinden ise etrafındaki insanlara akıtırdı.

Ta ki o güne kadar...

Bugün küçük bir kız çocuğu kendisini sessizliğe mahkûm etti.

Bir daha hiç konuşmamak üzere...

Bir yıldız kaydı o gece.
Bir hayat kaydı o gece.

Bir dilek dilendi.
Bir ölüm dilendi.

Beyaz gül kırmızıya bulanmıştı.

Kan vardı.

Kan her yerdeydi.

Küçük bir çocuğun elide kırmızıya bulanmıştı.








Buraya başladığın tarihi yazıp bir tohum ek. Ektiğin o tohum, okuduğun her kelimeyle hayat bulacak...

✒️__/__/____

"Söz uçar, yazı kalır..."

İlk bölümde görüşmek dileğiyle...

ÖLÜM KOKAN ÇİÇEK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin