𝙔𝙪𝙯𝙡𝙚𝙨𝙚𝙡𝙞𝙢

310 30 0
                                    

t/w: t*ciz rahatsız içerik etkilenenler geçsinler lütfen

Wonho onun gerçekleri öğrenmesiyle şok içinde Jimin'e bakarken sarışın çocuk oldukça rahattı. Sonunda eteğindeki taşları dökmüştü. Sabit bir yüz ifadesiyle "Ee gerçeği öğrendiğine göre siktir olup gidersin artık evimden." dedi. Wonho ise kabullenmez bir şekilde başını iki yana salladı. "Hayır Jimin sevgilim sana ne anlattılar bilmiyorum ama öyle değil dinle beni." dedi.

Telaşla dizlerinin üstüne çöküp Jimin'in bacaklarına sarıldı. "Anlattıkları hiçbir şey doğru değil ben seni çok seviyorum Jimin o kaltak yalan söylemiş bebeğim yalvarırım bırakma beni." Jimin onun bu haline şokla bakarken kollarını tutup kaldırmaya çalıştı. "Saçmalama artık kalk seni zaten affetmeyeceğimi biliyorsun. Buna rağmen hala oyun oynamaya devam ediyorsun. Yaptığın şey güvenimi kazanıp bana ihanet etmek ve Jungkook'tan intikam almaktı. Bak Jeongguk'u affettim mi? Hayır. Seni de affetmeyeceğim çık dışarı." diyerek uzaklaşmaya çalıştı. 

❗️❗️❗️(buradan sonrasını rahatsız olanlar okumasın lütfen)

Wonho Jimin'in kararlı tavrına şaşırıp kontrolsüzce başını iki yana salladı. Kabul edemezdi. Kolay kazanmamıştı bu şekilde de kaybetmeyecekti.  "Hayır hayır gidemezsin bırakmam." diyerek küçük bedeni duvara yasladığı gibi dudaklarına yapıştı. Jimin onu itmek için debelenirken Wonho daha çok üzerine abanıp köşeye sıkıştırdı. Jimin ne yapacağını bilmez bir halde gözleri doldu. Aylardır tanıdığını sandığı adam ruh hastasının tekiydi ve zorla kendisini öpüyordu. Yaşadığı hayal kırıklığıyla gözyaşları akarken son gücüyle Wonho'yu itip merdivenleri koşarak tırmanmaya başladı


. Wonho kendine geldiğinde adını bağırarak peşinden koşmaya başladı. Jimin korkuyla merdivenleri tırmanıp yatak odasına girdi ve hızla odayı kilitledi. Wonho'nun güçlü yumrukları kapıyı sarsarken arkasına can havliyle kapının yanındaki çekmeceyi itti. Gözleri hızla odayı taradığında telefonunun burada olmasına şükrederek eline aldı. Bulanık görüşü ve sesli hıçkırıkları yüzünden hiçbir şey göremezken sertçe gözlerini silip Jungkook'u bulmaya çalıştı bu sırada Wonho kapıyı kırmak üzereydi. Evleri ne kadar lüks evler olsa da Wonho'nun çıldırmış yumrukları yüzünden her an kırılacak gibiydi.

Yüreği ağzında kendisine en yakın yerde yaşayan Jungkook'u aradı. Evleri hala yakındı ve polisten önce burada olurdu. Telefon ilk çalışta açıldığında Jungkook şaşkın bir sesle "Jimin" dedi. Jimin kapıya endişeli bir bakış atıp titreyen sesiyle "Jungkook Wonho çıldırdı. Yalvarırım buraya gel." dedi. Hıçkırıkları nefesini keserken Wonho kapıyı büyük bir gürültüyle kırmıştı. Jimin'in çığlığını hattın diğer ucundan duyan Jungkook ise korkuda kalbi ağzında onun ismini bağırdı.

Jimin telefonu düşürüp banyoya doğru koşmaya çalıştığında Wonho ince kollarından yakalamıştı.

Jimin tekrar bir çığlık atıp yere düştüğünde Wonho da üstüne düşmüştü. Küçük bedeni yerle kendi arasına sıkıştırdığında Jimin ağlayarak debelenmeye devam etti. Ama üstündeki yapılı beden için onun hamlerleri yetersizdi. Jungkook'sa çaresizce kapatıp Seujun'u aradı. Jimin'e şu an ilk yetişebilecek kişiydi.

Seujun telefonu açtığında telaşla "Seujun çabuk Jimin'in evine git şifre 190811 Wonho Jimin'e zarar verecek onu durdurmalısın ÇABUK!" diyerek bağırdığında Seujun şaşkınlığını atmış telefonu kapattığı gibi hızla birkaç kat yukarıdaki eve koşmaya başladı. İçerden gelen çığlık sesleriyle daha da telaşlanıp Jimin'i kurtarmak için kapı şifresini girdi.

Evin kapısı açıldığında hızla merdivenleri tırmandı. Yatak odasına girdiğindeyse gördüğü görüntü içler acısıydı. Wonho üstü parçalanmış Jimin'i altına sıkıştırmış zorla dudaklarını boynunda gezdiriyor çıldırmış gibi gidemezsin diye sayıklıyordu elleri ise her yerine dokunuyordu.

𝗕𝗮𝗰𝗸 𝗛𝗼𝗺𝗲-𝗝𝗶𝗸𝗼𝗼𝗸Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin