At Home Again

307 26 8
                                    

Şuan Jimin olduğu duruma hayret etmeden edemiyordu. Tüm üyeler etrafında pervane olmuş dönerken Jungkook'un evinde koltukta uzanıyordu.

Ne mi olmuştu?

Gideceğinin lafını ortaya attıktan sonra Jungkook başta olmak üzere hepsi konuşmak için diretmişler ve onu zorla buraya getirmişlerdi.

Jimin eskiden Jungkook'la beraber kaldıkları bu eve şimdi ne kadar yabancı hissetse de bir zamanlar burası onun da yuvasıydı. Hala kendisinden kalan bir sürü anı olsa da uzun zamanlar geçmişti.

Mesela girişteki anahtarlıkları Jimin ve Jungkook bir tatillerinde almışlardı. Her şeyde biraz biraz izleri vardı genç adamın. Jimin düşündükçe üzülüyordu bu yüzden buna bir son verdi ve uzandığı koltuktan doğrulup eski dostlarına teker teker baktı.

Jungkook herkese grubun en sevdiği peynirli noodledan yapıyordu. Az sonra herkes gerçek bir yüzleşme yaşayacaklarını biliyorlardı.

Onlar çok uzun bir süre beraberlerdi. Zor ve sıkıntılı günlerde mutluluklarında hep beraberlerdi. Birbirlerini dinleyip aile oldular hepsinin içinde o güzel sıcak ve rezil yurt günlerine dönmek yaşanan bu bütün olayları unutmak istiyorlardı.

Ceplerinde beş kuruş bile olmadıkları günler hepsi için özel bir yere sahipti. Hepsi birbirlerinin omzunda en az bir kere ağladığı bir gruptu onlar. Hepsi affedilmek istiyordu.

Ne kadar kırgın olsa da Jimin de affetmek ve tekrar evinde olmak istiyordu. Onlar ilk ailesinden daha çok gördüğü ikinci ailesiydi. Hepsi beraber büyümüş birbirlerini büyütmüşlerdi.

Jimin bacağını kırıp kollarını etrafına sardı. Ortamda oldukça sessizdi. Kimse ilk cümleyi kurmaya cesaret edemiyordu. Jungkook sonunda odaya elinde lezzetli yemekle geldiğinde hepsinin içi eski sıcak anılarla yumuşacık oldu.

Küçük yuvarlak sehpanın etrafında yere oturdular ve herkes önüne kasesini çekti. Jungkook herkese teker teker dağıtırken eskiden hep yaptığını yapıp Jimin'e hakkından fazlasını koymuştu.

Bunu gören tae sanki yavrusu elinden alınan tavuk gibi sinirle cırlamaya başladı. "Yaa yine Jimin'e çok veriyon haa pezevenk biz de açızzz. nice to meet you açım kadar açımm" dedi ve Jimin'in tabağına chopsticklerini uzattı.

Tam o anda Jimin de onun sticklerini kendilerininkiyle takıştırıp ufak bir kılıç savaşına girdiklerinde bütün grubun yüzünde tatlı bir tebessüm vardı.

Sonunda Tae küsmüş gibi yapıp şımarıkça omuz silktiğinde Jin minik kardeşine kıyamamış kendi payından biraz vermişti. Tae ona öpücük atıp Jimin'e sinsice baktığında Jimin kafasını iki yana sallayıp göz devirdi.

Sonunda yemek bittiğinde herkes kendi tabağını bulaşık makinesine koyup tekrar koltuklara oturmuşlardı. Kimse konuşmaya cesaret edemese de Jhope sonunda konuşmaya başlamıştı.

"Bugün her şeyi artık düzgünce ve dürüstçe konuşalım senin de aklında hiçbir şey kalmasın Jimin." dedi.

Jimin başını sallayıp "Tamam o zaman bana bu sefer dürüst olun ben artık bir yalana daha tahammül edemem. En baştan başla Jungkook neden bu saçamalığa girdin ve neden yaptın?" diye sordu.

Sorusuyla beraber Jungkook'un gerildiğini hissetmişti ama genç adam kendini çabuk toplayıp konuşmaya başladı.

"Nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Lütfen lafımı bölmeyin. Her şey ilk defa artık yavaş yavaş tanınmaya başladığımız dönemde başladı. Böyle bir işe girişmiş olmak beni çok korkutmuştu. Yaşım yeterince büyük değildi ama sorumluluklar kocamandı.

𝗕𝗮𝗰𝗸 𝗛𝗼𝗺𝗲-𝗝𝗶𝗸𝗼𝗼𝗸Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin