Bölüm-4

2.4K 86 1
                                    

YAZAR ANLATIMI

Giden kadının arkasından baktı Alparslan o gözden kaboluncaya kadar, ondan sonrada kafasını Mardin'in eşsiz manzarasına çevirdi yine aklında sorular yine aklında düşünceler yine aklında o kadın

Ahu ise onda farksız değildi yine aklında sorular yine aklında düşünceler yine aklında o adam, kısa bir yolculuğun ardından nihayet eve gelebilmişti yol boyunca Ela gözleri aklından çıkaramamıştı geldiğinde güneş batıyordu içeri geçi kendini yatağa attı sonradan aç olduğunu anlayarak kalkıp mutfakta kendine birşeyler hazırlayıp yedi tam yatağa yatacakken bu seferde açık olan bilgisayardaki arama sesiylen yine ayağa kalktı resmen uyumaması için her şey oluyordu masasına oturup görüntülü aramayı açtı açtığı an karşısında duran iki kişi sayesinde gülümsemeden edemedi "üçüzüm"diyen Ateş'i çok özlemişti"lan bağırma kız açtığına pişman oldu"diyen Arda'yı da çok özlemişti"nasılsınız"diyerek konuşmaya başlamıştı Ahu,Arda "iyiz Lizge sen"dedi "iyim sizi gördüm daha iyi oldum ayrılmaya hiç alışamadım "Ateş gülerek "tabi alışamazsın üçüzüm doğru söyle en çok beni özledin değilmi"Arda konuşmaya atlayarak"niye en çok sen lan"dedi Arda ve Ateş kavka etmeye başlamışlardı

Ahu üçüzlerini çok özlemişti anne karnından askerliğine kadar onlar yanındaydı daha ayrılalı kaç gün oluyordu keşke şuanda onların yanında olabilseydi ama yapacak bir şey yoktu garip bir şekilde 3'üsüde binbaşı olmuştu aynı kaderi paylaşıyorlardı aynı hayatları paylaştığı gibi"Ahu'm ne oldu biliyormusun karargaha bir kadın yüzbaşı geldi"dedi ,Ahu"eeee hanginiz aşık oldu"dedi Ateş elini göğsüne vurarak"bacımdır hani Arda'nın yıllar önce görevde gördüğü kız var ya o"dedi her ne kadar dışarıdan bakıldığında sert görünsekte şuan çocuk gibi olduğumuza emindim"vay be yıllar sonra aşk diyorsun ha"dedi Ahu,Arda sert bir şekilde içine nefes çekerek "ya yok öyle birşey hem eve gelmeden önce gördüm kızın sevgilisi var"dedi"hımm BİR GÖNÜL DAVASI DİYORSUN"dedi Ahu ,Arda"neyse hep kendimizden bahsettik neyin var senin hiç yalan söyleme ne oldu"dedi,Ahu "aynı durum galiba"dedi,Arda"hımm BİR GÖNÜL DAVASI DİYORSUN"dedi "offf siz resmen beni dışlıyorsunuz"diyen Ateş'in ensesine setçe vurdu Arda "lan kıskanç adam bir dur lan, neyse üçüzüm iyi geceler dikkat et kendine"dedi, Ahu'da iyi geceler diyerek telefonu kapatmıştı ve kendini uykunun huzurlu kollarına bırakmıştı

Alparslan Ahu gittikten sonra orada biraz durmuş ve sonrada arabasına binip evine doğru yol almıştı onunda aklında yeşil gözlü kadın vardı ismini acil öğrenmesi gerekiyordu bunları düşünürken eve geldiğini fark etti evin içine girerek etrafa baktı tüm aile koltuklarda oturuyordu çalışanlar ise masayı hazırlıyordu annesi Alparslan'ın geldiğini fark ederek"hoş geldin oğlum işler nasıl"dedi Alparslan annesine bakarak "iyi annem "dedi çalışanlardan biri gelip masanın hazır olduğunu söyledi tüm aile masaya oturarak yemek eşliğinde sohbet etmeye başladılar "oğlum sen bugün çok dalgın gözüküyorsun iyi misin bir şey mi oldu?"diyen annesine baktı Alparslan"evet abi ya çok dalgınsın hayırdır kim var aklında "diyen kardeşi Çağan'a ise ters bir bakış atarak"Çağan annemi gaza getirme işler yoğundu onları düşünüyorum"diyerek açıklama yaptı

İlerleyen saatlerde herkes yemeğini bitirmiş koltuklarda ki yerlerini geri almışlardı Alparslan yorgun olduğunu söyleyerek odasına gitmiş duş alarak kendini yatağa atmıştı tâbi uyumadan öncede orman gözlü kadını düşünmeyi de ihmal etmemişti.

Güneş Arslanoğlu Konağına doğmuştu Alparslan bugün işe gitmeyecek ailesi ile vakit geçirecekti sabah kahvaltı yapılmış şimdide kahve eşliğinde sohbet ediliyordu Yağız ve Efe'de Gelmişti Zelal Sultan sürekli onlara kız ismi sayıyordu Alparslan bu durmudan sıkılarak"Yeter anne rahat bırak onları"dedi.Zelal Sultan"ben onların iyiliğini düşünüyorum"dedi Alparslan başka bir konu açmaya çalışarak"ikizler okul nasıl gidiyor" dedi kendileri 22 yaşında üniversite 2.sınıf hukuk öğrencileriydi "iyi gidiyor abi okul işte çok fazla birşey yok"diyen çağla'ya baktı Arslanoğlu ailesi sohbetlerine devam ederken

Ahu ise sabah uyanmış birşeyler atıştırıp karakola gitmişti bugün işler yoğundu ağaların vukuatları dışında başka sorun çıkaran kişilerde vardı onlarlan ve yeni gelen askerlerlen ilgilenirken epey zaman geçmişti odasına geri döndüğünde birazda dosyalarlan ilgilenip işinin bittiğini anlayarak eve gitmek için hazırlandı ceketini asgılıktan alırken yere düşen bıçak ile oraya baktı bıçak onun değildi ama kimin gönderdiğini anlamamak mümkün de  değildi bu resmen tehditti bıçağın ucundan tutarak sıktı elinden akan kanları bile umursamamıştı"hay ben senin yapacağın işi…beni ardına almak için bu kadar mı alçaldın"diyerek elindeki bıçağı fırlatarak duvara sapladı elinde oluk oluk akan kanları umursamadan ellerini masaya sertçe vurdu burnundan soluyarak "Oğuz…"

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Hello yeni bölümü nasıl buldunuz?

Bence 3.bölüme göre güzel

Yazım yanlışları için özür

BİR GÖNÜL DAVASI ANLATSAM AĞLARSIN

Sizce kim bu Oğuz?

Bir sonraki bölümde görüşürüz

SEE YOU LATER

Mardin BinbaşısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin