Duruşma⚖️

99 7 3
                                    



Elimdeki dosyalara son kez bakarken Amanda'nın sorusuyla ona döndüm.

"Davalının Avukatı kim?"

Derin bir nefes aldım ve dosyayı masama bıraktım.

"Hank, Hank Palmer." Dememle Amanda'nın gözleri zevkten kocamana açıldı.

"Hank Palmer ve Violet Scott... İkinizin davaları o kadar çekişmeli ilerliyorki, resmen mahkeme salonunda kaos yaratıyorsunuz. Vio bende katılabilir miyim? Lütfen..." Son cümlesini bana yalvaran gözlerle bakarak dedi.

Konuşmadan direkt mimiklerimle  reddettim, böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kendiside biliyordu. Evet staj yılı avukat öğrencisi ama şu an Hank ile benim davamı kaldıramazdı. Hank ve ikimizde hafif davaların yanı sıra ağır davalar alıyorduk. O parası olan züppe insanları savunurken, Bense haklı olan herkesi savunuyordum. Bu benim meslek ahlakımdı. Hank ve Beni ayıran şeyde buydu, meslek ahlakımızdı.

*

Mahkeme salonunda Yargıç'ı dinlerken izlendiğimi hissetmemle kafamı çevirdim. Bana aşalayıcı, sert bir şekilde bakan iki gözle karşılaştım.

Bu gözler Hank'ten başkasına ait değildi.

Yargıç Hank'i çağırmasıyla Hank gözlerini benden çekip elindeki dosyasıyla davalının, yani müvekkilinin yanından kalktı ve yargıç'a doğru gitti. Elindeki dosyaları Yargıç'a uzattı, bunlar bahsedeceği mesaj kanıtlarıydı.

Hank'in savunduğu mesaj kanıtlarını dikkatle dinlemeye başladım.

"Müvekkilime, Saat öğlen 2 sularında tehdit içerikli mesajlar, davacımız Bay Brown tarafından gönderiliyor. Öğlen saat 2.30 ve 3.00 arasında da müvekkilimin evine silahlı baskın yapıyor. Yasalar gereği ruhsatsız silah kullanımı yasaktır ama Bay brown kullandığı silahın ruhsatı yoktu. Kendisinin avukatı buna karşı nasıl savunma yapıcak?" Sözlerinin ardından o kibirli sırıtışıyla bana baktı.

Hank'ın dediği şeye ters köşe bir kanıt sunacağımı biliyordu. Beni asla böyle basit bir şeyde tökezletemezdim.

Hank'e alaycı bir bakış atarak konuşmaya başladım.
"Sayın yargıç, öncelikle müvekkilim, öğlen saat 2 sularında kardeşi John Brown ile konuşuyordu, hem telefon arama geçmişi hemde arama kayıtları  belge olarak elimizde bulunmakta."

Kayıtları yargıç'a uzattıktan sonra konuşmaya devam ettim.

"Bay Palmer, müvekkilinin evine ruhsatsız silahla baskın yapıldığını savunuyor ama o silahın kendi müvekkiline ait olduğunu bilmiyordu." Hank söylediklerimle kaşlarını çatıp olduğu yerde dikleşti. Bakalım kamera kayıtlarını izlediğinde ne tepki vericekti?

Ekrana kamera kayıtlarını yansıttığımda Hank, kaşları çatık bir şekilde ekranı izliyordu. Hank'in bundan haberi yoktu ve bu bana artı puan kazandırmıştı.

Violet:1.  Hank:0

Alaycı bir tonda konuşmaya başladım.
"Bazen sadece müvekkilinizle değil, polislede araştırma yapmamız gerekiyor, yoksa karşınıza beklemediğiniz sorunlar çıkabilir. Bu da en büyük örneği." Hank'a baktığımda bana sinirle sırıtıyordu, belliki söylediklerim hoşuna gitmemişti, bu benim işime gelirdi çünkü onda yarattığım etki benim hoşuma gitmişti.

Kayıtı önemli bir yerde durdurarak, konuşmama kaldığım yerden devam ettim.
"Sayın yargıç, Müvekkilim Bay Brown'un sinirlenip olayların karışması burda başlıyor. Davalımız Alex ve Bay Brown'un kızının bir ilişkileri vardı ama kız bu ilişkiden rahatsız olmaya başladığı için ayrılmak istiyordu. Bay Brown kızının konuşmasını istemediği için kendisi konuşmak için Alex'in evine gitti. Yani, müvekkilimin Alex'in evine gitme amacı baskın değil normal bir konuşma yapmaktı. Başta güzel giden muhabbet Alex'in hakaretleri ile kavgaya döndü. Alex, Bay Brown'a saldırmaya başlayınca Bay Brown'da Alex'i korkutmak için evde bulduğu bir silahı evin etrafına sıkmaya başladı. Bay Palmer'a kayıtları kim ulaştırdıysa başını kesmiş olmalı." Dedim imalı bir şekilde. yüzümde bir zafer ifadesi vardı çünkü kazanacağımdan emindim. Şu an Hank'in bu davayı kazanma gibi bir şansı yoktu.

Yargıç ikimizide dinledikten sonra iki dosyayıda incelemeye başladı. Biri benim verdiğim dosyaydı ikinciside Hank'ın verdiği dosyaydı.

Yargıç ya karar vericekti ya da davayı uzatıcaktı. Juriler merakla yargıç'ın ne söyleyeceğini bekliyordu. Bende merak yoktu çünkü kimin kazanacağını biliyordum.

Yüzümdeki emin ifadeyle müvekkilime bakıyordum, bu davayı kazanacağımdan emindim. Hank'in belgelerine nazaran benim belgelerim resmiydi. Kanıtlarımın doğruluğu kesindi.

Yargı'ın dosyaları bırakması ve konuşmasıyla herkes dikkatini Yargıç'a verdi.
"Bayan Scott'un da dediği gibi, Bay Palmer'in dosyası eksik ve bunun sorumlusunun müvekkili yani Davalı olduğunu düşünüyorum." Yargıç sözlerindeki ima ile Hank'in kaybettiğini vurguluyordu.

Yargıç tokmağı kaldırdı ve konuşmasına devam etti.
"Dava davacının lehine karar verilmiştir." Dedi ve ardından o melodik tokmak sesi geldi. Yüzüme kendimden emin bir gülümseme yayılmıştı. En zevk aldığım davalar kazandığım davalardı ama özellikle Hank'a karşı kazandığım davalardı.

Hank'e döndüğümde gözlerini kısmış bir şekilde bana bakıyor aynı zamanda da sırıtıyordu. Hank bana karşı kaybettiği davaları kendine yediremezdi. Ondaki hırs çok farklıydı umursamıyor gibi görünen bir hırstı... Belkide birbirimize karşı olan bu hırsımızdan dolayı birbirimizden nefret ediyorduk. Hank'le hep rekabet halinde olmamızın sebebi bölgedeki en iyi avukatlar olmamızdı. Onun için zirve tek kişilikti, benim içinde. Hank'le tek ortak noktamızda buydu, parlayan tek yıldız olmak istiyorduk. 


Mahkeme salonu yavaş yavaş boşalmaya başlamıştı, bende tam çıkıcakken kapının eşiğinde duran Hank bana el uzattı.

Elini sıktım ve kaşlarımı çatarak ona baktım
"Tebrikler Violet, senin için bedava bir davaydı." Dedi alaycı bir şekilde.

Sinirle sırıtmaya başladım.
"Bedava değildi Hank, senin aptallığın bana artı puan kazandırdı o kadar." Dedim alaycı gülümsememi yüzümden düşürmeden.

"Yerinde olsam aptallık demezdim, bu bütün avukatların başına gelebilicek bir durum. O yalancıyı savunmaya devam edebilirdim ama bunu yapmadım."

Demesiyle kibirli bir şekilde konuşmaya başladım. Kibir, benlik bir duygu değildi ama bu duyguyu sadece Hank'e karşı kullanıyordum.

"Bak, benden sana bir tavsiye sadece gerçek ve resmi kanıtlarla ilerle." Dememle yüzünde kısa ve aşalayıcı bir sırıtış belirdi.

"28 yaşındaki bir Avukat 38 yaşındaki bir Avukat'a mı tavsiye veriyor? Sen daha üniversite okurken ben master yapıyordum. Aramızdaki fark oldukça açık Violet."  Dedi ve arsız bir şekilde göz kırpıp yanımdan gitti.

Arkamı döndüm ve arabasına doğru giden Hank'a baktım.

"En azından senin gibi 21 yaşında üniversiteye başlamadım. Sen başladığın yaşta ben 3. Sınıf öğrencisiydim Aptal..." Sessizce kendi kendime sinirlendim ve göz devirip adliyeden çıktım.

—————



Aramızdaki fark oldukça açık Violet~ Hank

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aramızdaki fark oldukça açık Violet~ Hank

RİVAL |Hank Palmer~Robert Downey Jr.~|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin