selam
nasılsınız?
not bırakabilirsiniz.
___________
umay'dan
Gelen dört adamın adamları odayı iyice temizlemişlerdi bi kanıt dahi kalmamıştı, hala herkes sesizdi ve sabahlamıştık heryer aydınlanmıştı bile.
onlar plan yaparken ada koltukta uyuya kaldığı için kafasına bir yastık, birde battaniye getirip üstüne örtmüş eski yerime oturmuştum hala olanları kavrayamıyordum katil olmuştum Begüm ve ülkü ne yapmıştı okula mi gitmişlerdi yoksa burayamı geliyorlardı bilmiyorum, kaçıncı olduğunu sayamadığım paketimden bir dal daha çıkarıp yaktım içime zehiri çekmek için yaklastirirken bir el buna engel oldu,elimden dalı aldı ve küllüğe bastırdı kafamı kaldırıp kim olduğuna baktığımda ise kuzey dedikleri adamı görmüştüm anlamaz gözlerle bakarken konuşmasını bekliyordum.
"yeterli bence baya içtin,istersen elini yüzünü iyice tekrar yıka sende uyu merak etme zarar vermeyeceğiz" dedi güven vermeye çalışarak iyide neden güvenmeliydim neden güvenmişim ve onları evime almıştım.
bir kaç saniye hoş gozlerle baktım benden bir cevap bekliyordu."bunu insanları öldüren birisimi söylüyor"
Dediğim şey ile gözlerinde anlayamadığım ifadeyi gördüğümde hala boş bakıyordum bana açıklama yapmak zorunda değildi tek derdim amaçları neydi bize olan herşeyi anlatmalarıydı onlar ise bize öbür kızlarında oluo herşeyi açıklayacaklarını söylüyorlardı.
çağlar ve yiğitefe denen genç içeri girmiş kuzey onlara bakıp kenar otumustu tekrar, bir cevap yoktu soruma,cevabı olsada açıklanamayacak bir soruydu çünkü.
Bu sefer ki sessizliği çağlar bana yönelttiği cevapla bozmuştu
"Arkadaşlarını ege almış geliyorlar baya yaklaşmışlar iki dakikaya falan gelirler"
dediği gibide oldu arqdan geçen beş taş çatlasa altı dakikanın sonunda kapı çalmıştı yiğit hızla kapıyı açmaya gittmiş,açar açmaz ise Begüm ile ülkü içeri koşmuştu.
ülkü girer girmez ilk beni görmüş olmalıydı ki küfür ederek girmişti daha sonra koltukta oturan öbür adamları görünce hem Begüm hemde ülkü değişik değişik bibonlara bı bana bakiyorlardı.
"Ne oluyo siz kimsiniz,ada adaya ne oldu o niye uyuyor"
"arkadaşın iyi uyuyor yorgunluktan ve korkmuştu o yüzden sanırım,olayı en başından anlatacağız sizde oturun" dedi kuzey Begüme cevap olarak.
Begüm ve ülkü geçip oturmuştu,daha sonra Begüm tek kaşını kaldırıp "iyimisin" anlamında kafasını sallayınca gözlerimi "evet" de rgubu açıp kapatmıştım.İkiside korkmuş bı yandan da neler olduğunu çözmeye çalışıyordu bu soruların cevabını ise konuşmaya başlayan kuzeyden öğrenecektik.
"öncelikle isimim kuzey,şimdi şöyleki bizim sizinle aslında alakamız yoktu sanırım piknik yaomaya gelmistiniz ve topunuz bizim olduğumuz yere kadar indi,daha sonra sda bizi görmüş onu farkedince adanın peşinden birisini göndermiştik ama yakalayamayınca yere düşürmüş olduğu kartını görünce yiğitefe'ye verdik bulması için numarasını falan bulunca telefonununa sızdık ve gurubunuzda size anlattığını gördük ilk başta sadece peşinize adam takmıştık ve yaptığınız konusmları kontrol ediyorduk, ama daha sonra Umay anlamış ki işi sağlama almak için bir kaç gün daha bekleyicektik eğer ugrasmazsaniz bırakacaktık dünki aramada birşeyler oldugnu anladık umayların evinin ordaki adamlarımıda bizi çağırınca geldik,eve hırsız girmiş umayda ada ile kendisini kormak için adam sert birşeyle vurmuş"
Tane tane bekleyerek konuşmus olayın kısa özetini geçmişti.Aklımdaki o soruyu ise ülkü seslendirmiştir
"şimdi ne olacak "
onu ise çağlar cevaplayacaktı ki dudaklarını araladı "aslında anlaşıcaktık siz bizim,biz sizin sırınızı saklayacaktık fakat iş dahada büyüdü"
"dahada açıklar mısın bu durumu" dedi Begüm.
"şöyleki bizim eski işbirlikçimiz vardı ki şuan çalışmalıyız uzun zamandır, dünkü hırsız da bu kişinin adamı, ve bu kişi bizden intikam almaya çalışıyor ve bunu öldürerek yapıyor...şuanki hedefi bizim sakladığımız yakinimiz sandığı sizlersiniz"
Ben donmuş bunu söyleyen çağlara bakarken Begüm ile ülkü aynı anda ne demiş şaşkınlıklarını belirtmişlerdi.Bu sefer ege konuştu samimiyetle
"ama merak etmeyin elimizden geldiğince biz sizi koruyacağız sadece bildiğimiz artık bu evin pek güvenilir olmadığı"
"ne diyosun nereye gitsin kız, onu geçtim ailesine ne diyecek blhic dusundunmu biz ne diyeceğiz peki yanlışlıkla mafyaları gördükte onların orospu çocuğu düşmanı bizi yanlış anlayıp bizi öldürmeye çalışıyor falan mı"
"tamam Begüm sakin durun skain kafayla düşünmemiz gerek "
"ne daha ne kadar vakit kaybedebiliriz umay, ya dün size birşey olsaydı o zaman ne olacaktı"
"sınırını anlıyoruz ama sende biraz bizi düşün elimizden geldiğince yardımcı olacağız gerekirse ülke bile değiştirmenizi sağlarız" dedi çağlar Begüme bakarak
"ne ülkesi ya,çok film izliyorsunuz galiba siz biz daha on yedi yaşındayız on yedi bizim ailelerimiz ne diyecek tamam olur falan mi neyin kafasındasınız siz ya"
"ne yapacağız sen söyle o xamna hanımefendi çok biliyorsun ya hadi"
"çağlar tamam dur" diyerek cağlara eliyle geriye itti ege.
"ben şöyle düşündüm bir kaç gün adamlarımız ile idare ederiz bu adam illaki bir gün haddini aşacak öyle birisi Salih, ailenize belli etmezsiniz sıkıntı olduğunda dirke hızı ararsınız ve kimseye bahsetmemeniz gerekiyor şimdilik böyle idare edeceğiz"dedi düşüncesini bizimle paylaşarak kuzey.
"zaten önümüz yaz tatili degilmi" diyerek kuzeye onay verdiğini belli eti ege. fakat sıkıntı su ki seneye hızım üniversite sınavımız vardı ve son iki aydır buna çalışıyorduk.
"iyi ama bizim yks sınavımız ne olacak biz şimdiden başlamışken bu sınava çalışmaya birde hayatta kalma savaşının stresini mi taşıyacağız" dedi düşüncemi tekrar seslendirerek ülkü
Son bir saatir sadece düşünüyorudk neler yapacağımız ile alakalı.ama sanırım uzun zamandır konuşmayan yiğit sonunda konusmutu.
"bizimle yaşayın"
"yok artık"diyerek ilk cevaplayan Begüm olmuştu.
"ebesinin amı ama" dedi ülkü
ada uyuyor ben ise konuşmayıp sadece dinliyordum.Begum ilk bana daha sonra tekrar yiğitefe'ye bakrqk konuştu
"saçmalama nasıl kalalım sizde daha sizi tanimiyoruz bu bir ikincisi lan bizim ailelerimiz var ailelerimuz"
ege ise farklı birşey söylememişti savaşmak dışında."abi kız haklı ben bide bu sümsüklerle yaşayamam çok boş konuşuyorlar"
"sensin be sümsük"
"yaşından utan aramızda sekiz yaş var sekiz"
Lan oha bu ege nasıl olurda yirmi beş yaşındaydı,hiç göstermiyordu.
"OHA" diye bağırmıştı bı anda ülkü.aptal kesin bunada vurulmustur bu
"sana oha küçük velet"
"sensin velet,konumuz dışı ama sizler kaç yaşındasınız ayıptır sorması"
hiçbiri konusmayınca yiğit atladı hemen gülerek lafa
"şey ben yirmi üç olacağım,egecancım dediği üzere yirmi beş,cağlarcancım da yirmi dört kuzeycancımda yirmi altı olacak"
ne demek bunlar otuzuna yaklaşmış,oha amına koyayım gencecik duruyorlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ne demek mafya
Teen FictionDört kız arkadaş eski sınıfları ile düzenlenen bir pikniğe katılmıştı nerden bileceklerdi ki hayatlarının "biraz" kayacağını.