Opia

Two

Merabalar.
Keyifli okumalar.
*******************************

Ertesi gün akşamın erken saatlerinde evin kapısı çaldı. Neville,kızının akşam yemeğine yardım etsmesini izlerken,çalan kapı ile kapıyı açmaya gitti. İçinde bir endişe vardı,Theodore için sürekli endişeleniyordu. Kendine engel olamıyordu,her ne kadar Theodore büyücü dünyasının en güçlü büyücülerinden birisi olsa da,içinden bir his sürekli onu düşünmesini sağlıyordu.

Hızla kapıyı açtığı sırada,ilk önce eşinin yüzünü gördü. Yine her zamanki soğuk ve umursamaz bakışlarıyla kendisine bakıyordu. "Theo,iyi misin?" Kollarını eşinin boynuna dolarken,Theodore göz devirerek bitmesini bekledi. "Her şey yolunda,Neville."

"Baba!" Daisy mutfaktan babasının sesini duyarak çıkarken,Theodore yine aynı umursamaz haliyle bakıyordu. "Seni çok özledim!" Daisy babasının bacağına sarılırken,Theodore aynı soğuklukla eğilerek kucağına aldı kızını.

Daisy,babasının yeşil gözlerine baktı parıldayan mavi gözleriyle. Babasından yükselen iğrenç içki ve sigara kokusunu bile göz ardı ediyordu,babası iki günün sonunda nihayet eve gelmişti. Theodore kızının saçlarını kulakları arkasına itip alnına ufak bir öpücük kondurdu,Daisy sevinçten kafasını bile çevirmiyordu.

"Baba,biliyor musun? Babam ile senin için yemek hazırladık!" Theodore ufakça gülümsedi "Öyle mi? Ne kadar güzel." Daisy babasının yorgun olduğunu fark etmişti,her ne kadar onu çok özlemiş olsa da,babasının yorgunken kendisiyle oynamasını isteyemeyecek kadar düşünceli bir çocuktu.

"Sonra oynasak olur mu baba?" Theodore kafasını sallayıp gülümsedi,Daisy babasının kucağından inip kendi odasına koşarken,Neville kırgın bakışlarıyla kocasına bakıyordu.

"Theo,nerelerdeydin?" Theodore üstündeki paltosunu çıkarıp bir kenara astı "İşteydim dedim ya Neville." Neville dudaklarını ısırıp mutfağa doğru ilerlemesini seyretti. Leş gibi sigara ve alkol kokuyordu.

Theodore,mutfak masasına oturduğunda Neville kendi yaptığı yemekten bir tabak hazırlayarak önüne bıraktı. Theodore son zamanlarda ne yüzüne bakıyor,nede doğru düzgün onunla konuşuyordu. Bu canını yaksa da ses çıkarmamaya çalışıyordu. Kocası zor bir dönemden geçiyordu. Babasını daha yeni kaybetmişti.

Theodore yemeğini yerken bir kez bile başını kaldırıp Neville'e bakmadı. Sadece yemeğini bitirdiği sırada,gözleri ile 'Sofrayı topla' bakışı atarak,sanki bir zamanlar aşk ile baktığı sevgilisine bakmıyormuş gibi ifadesizce suratına bakıp yanından geçip gitti. Neville ise o mutfağı terk eder etmez gözlerinden firar eden inci taneleri ile söylediği gibi masayı toplamaya başladı.

*******************************

Bölüm sonu.

Ne düşünüyorsunuz bakalım?

Gelecek bölüm için fikirler?

Birde Theo'ya sövme derneği:

Evleri.

Adios.