Dora'nın Ağzından
Her zaman ki gibi okulun arka bahçesine geçmiş,eskiz defterime tanımadığım insanların eskizlerini atıp eğleniyordum.Böyle biriydim işte,tam olarak asosyal ya da ruhsuz olduğumu söyleyemesemde insanlarla olmaktan hoşlanmıyordum.
Sakince kalemimi oturduğum bankın üstüne bırakıp silgiyi almak üzereyken yüzüme gelen basketbol topuyla ne yaşadığımı şaşırmıştım,niye şaşırıyorsam bu o sarışın aptaldan başkası olamazdı...
Baketbol sahasından çıkan sarı saçlı ve benden yaklaşık 5-6 santim daha uzun olan sınıf arkadaşıma baktım,ondan nefret ediyordum
Aslında pek kişisel bi meselem yoktu ama geçen sene yaşadıklarımdan sonra diğer herkes gibi benle uğraşmaya başlamıştı.Düşüncelerimde boğulurken bana seslendiğini farketmemiştim bile
"Lan baksana oğlum 2 saattir sesleniyoruz şurda"
Klasik Ateş işte ne bekliyorsam..Kızların gözdesi okulun popüler ve götü kalkık çocuğu..Genede basketbol konusundaki başarısını küçümseyecek kadar aptal bi insan değildim,güzel oynuyordu,takım kaptanı olmasına şaşırmamalı.
Kafamdaki düşüncelerden kurtulup topu göğsüne doğru fırlatıp resmime devam etmeye başladım.Şimdide mal gibi başıma gelip çizdiğim resme sırıtarak bakıyordu.
"Oo yoksa yeni birini mi buldun ibne?"
Sırıtarak dalga geçtiği belli olan ses tonuyla konuştuğunda sinirlensemde yapabiliceğim bişi olmadığını biliyordum.Geçen seneki dedikodulardan sonra onun bana ibne demesine alışmıştım.
"Suscan ve gidicen mi artık?"
Ateş sırıtmaya devam ediyordu ve üzerime yürüdü
"Bu ara kendini bi bok sanıyorsan yanlış düşünüyorsun,hala geçen seneki aptaldan başka biri değilsin"
"Bu seni ilgilendiren bi konu değil"
"Peki ya ilgilendirmesini sağlarsam?"
Sadece şu eskizi bitirmek istiyordum ama bu aptal başımda durup üstüme yürümeye devam ediyordu,ya git artık ya..
Ateş'in gitmeyeceğini anladığım zaman eşyalarımı siyah sırt çantama atıp gidicektim ki mal gine önümde durdu ve gitmemi engelledi.
"Bırak beni"
"Kaşınıyorsun,ressam"
Dediklerine kulak asmayıp onu itip yürümeye devam ettim.Aslında yüksek ihtimal peşimden gelip bana sinirle hesap sorucağından emindim ama arkasında onu bekleyen Ege ona seslenince durmuştu.
"Ateş bi topu alıp gelmek 10 dakika sürmemeli kardeşim hadi"
Ateş bana bakıp yüzünü Ege'ye çevirip basketbol sahasına geri döndü.O bakıştan bana daha bugün çok çektiriceğini biliyordum ama pek umrumda olduğunu söyleyemeyeceğim.
Arka bahçeden ayrılıp okul binasının içine girdim.10. Sınıf olmanın zor yanlarından biri sınıfın 4. katta ve okulun 5 katlı ve asansörsüz olmasıydı,bitmiştim çıkana kadar.
O kadar kat çıkmadığım gibi bide koridorun sonuna kadar yürüdükten sonra 10/D sınıfına sonunda kendimi atabilmiştim.Sırama geçip kafamı koydum,bu 4 kat çıkış her gün beni sinir etsede gelmek zorunda olduğum için alışıyordum.
Kafamı çevirdiğimde gine Ateş'in takıntılı kız arkadaşları ve ona aşık olan 34 kişilik kız topluluğunu kapının önünde görmüştüm,ya bi salmadılar ki uyuyım şurda güzel güzel..
Omzumda bir el hissettiğimde kim olduğuna bakmaya aşırı üşenmiştim ama şükürler olsun ki ben bakmadan önce konuşmuştu.
"Uyuyacaksan neden geliyorsun ki"
Tanıştırayım, sınıfta belki konuştuğum tek ya da az sayıdaki insanlardan olan Berke.Siyah saçlarıyla Ateşten popüler olmasa da kızların ilgisini geçen bi tipti.Benle neden konuşuyordu emin değildim,ama arkadaştım işte bilmiyorum.
Neyse ben uyumaya devam ediyim zaten bir sonraki ders gıcık olduğum edebiyatçıyaydı..
.
.
.
Yazım yanlışı varsa kusura bakmayın~♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Eskizleri
Romance"Seni seviyorum" "Sana asla inanmayacağım" "O zaman inanmanı sağlarım" ~♡~ Bir basketbolcu ve ressamın hikayesi -Aşkın Tuvalinde Kaybolmak -bxb