İtalya/Roma
Günün telaşının verdiği yorgunlukla evlerine gelir gelmez kendilerini koltuğa atmışlardı. Daha özenerek aldığı beyaz elbisesini bile çıkarmaya mecali olmamıştı Seyranın. Topukları sanki yıllardır ayaktaymış gibi ağrıyordu. Kafasını sevdiği adamın göğsüne koyarak an'ın huzurunu ve günün mutluluğunu yaşıyordu. Hala evlendiklerine inanamıyorlardı. Seyran her dakika rüyada olmadığına inanmak için kendini çimdikliyordu.
Bu gün yeni hayatlarının ilk gecesiydi. İtalyanın Roma şehrinde tanışıp bir birlerine deli gibi aşık olmuşlardı. Aşkları kısa sürede giderek daha da alev almaya başlamıştı. Romanın eşsiz güzellikte olan sokakları onların aşklarına her geçen gün eskisinden daha fazla şahit oluyordu.
Yaklaşık 2 senedir sevgililerdi ve aşklarını evlilikle taçlandırmaya karar vermişlerdi. Attıkları imza hayatlarında bir şeyleri değiştirmeyecekti. Zaten günlük hayatlarında karı koca gibi takılıyorlardı.
Ferit ailesinin baskılarından kurtulmak için İtalyaya işletme okumaya gitmiş ve 2. sınıftayken kampüste tesadüf eseri Seyranla karşılaşmıştı. Seyran ise annesinin ölümünden sonra derin bir boşluğa düşmüş ve Antepten ailesinin yanından ayrılıp İtalyaya mimarlık okumaya gitmişti. Üniversitede tesadüf eseri Feritle kesişmişti yolları. Hedefleri üniversite biter bitmez evlenmekti.
Ferit çok güzel bir sahil kenarında, tamda Seyranın istediği sadelikte sürpriz bir evlenme teklifi etmişti. Seyran evlilik teklifini büyük bir sevinçle kabul etmişti. Tekliften kısa bir süre sonra kendi aralarında bir nikah kıyıp, daha sonra arkadaşlarıyla eğlenmeye gitmişlerdi.
"Hala evlendiğimize inanamıyorum Ferit!" Her genç kız gibi içi kıpır kıpırdı Seyranın. Birini doyasıya sevmek, biri tarafından sevilmek çok özel bir duyguydu onun için. Feritle tanışmadan önce içinde boşluk olan küçük bir kız çocuğuydu Seyran. Ferit sayesinde zamanla yaşama sevincini tekrar kazanmıştı. Annesini kaybetmişti belki de ama hayatının aşkını kazanmıştı.
"İnanmayacaksın sevgilim ama sabahtan beri kendimi çimdikliyorum."
"İlk tanıştığımız günü hatırlıyor musun Ferit?" Heyecanla doğruldu Seyran.
"Hatırlamaz olur muyum. Topu yanlışlıkla kafana atıp kafanı yarmıştım."
"Yalan atma Ferit ya! İlgimi çekmek için atmıştın. Neredeyse kafam deliniyordu senin yüzünden."
Ferit üniversitede işletme bölümünde okuyordu ve aynı zamanda üniversitenin basketbol takımındaydı. Seyranı bir kaç kez kampüste görmüştü ve aşırı ilgisini çekmişti.
"İlgini çekmekte vardı ama top elimden kaymıştı sevgilim ne yapayım ya? Ayrıca sen bayılmasaydın da tanışamazdık unutma"
Seyran basketbol topunun kafasına hızlı bir şekilde çarpmasıyla bayılmış ve gözlerini hastanede açmıştı. Gözlerini açar açmaz ise Feritle karşılaşmıştı. Başkası olsaydı ortalığı bir birine katacak olan Seyran, Feriti gördüğü anda içinde şimşekler çarpmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zemheri / SeyFer
Romanceİtalya'da tanışıp evlenen Seyran ve Ferit, evliliklerinden kısa bir süre sonra ailevi sebeplerden dolayı İtanbula, Feritin ailesinin yanına geri dönmek zorunda kalır. Her şeyin güzel olacağını düşünen Seyran başına geleceklerden habersizdir.